İyi Biri Değilim

Dikkatinizi çektiğime göre hikaye başlasın...

Lise sondayım. (bitse de kurtulsak) Neyse ki seksi çocuğumla aynı sınıftayım. Deniz tam bir deli olduğu gibi aynı zamanda beni de delirten bir insan. Evet, onun için deliriyorum. Şu Nesrin'le ayrıldıktan sonra ki bunalımı atlattığı an benim olacak. 

Deniz:

Yaş:18

Tip: Kahve saç, balık etli (kilosu hep değişir), kahve göz, küpeli.

Boxer: Tommy hilfiger... Belki Calvin klein.

Onun hakkında ne düşünüyorum: Onu istiyorum.

Deniz gerçek aşk arayan tiplerden değildir. Seksleşelim bitsin der. ama Nesrin'le uzun sürmüştü. Ayrıldıklarında Deniz pek kendine gelemedi. Her neyse siktir edelim Nesrin'i. 3 ay oldu Deniz unutuyor gibi. 

Hafta sonu taksimdeki mekanımıza gittik. Deniz'in grup arada orada çalar. Rock ağırlıklı müzik yapıyorlar. Mekandaki bütün çalışanları tanırız. Bende arada şarkı söylerim sesim fena değildir hani. Hele seksi, gitarist erkeğimin grubunda şarkı söylemek... büyük zevk..

Sahnede bir kaç parça söyledikten sonra masaya döndüler. O sırada en yakın erkek arkadaşım Çağlar geldi. Tam bir piçtir. İyi anlaşırız keretayla. Lakabı "üçlük". Lakabın nereden geldiğini az çok tahmin edersiniz...

Çağlar:

Yaş:18

Tip: Siyah saç, büyük burun, büyük dudak, kısa boy, kahve göz.

Boxer: Salı pazarı.

Onun hakkında ne düşünüyorum: Tam kafa dengi.)

Çağlar ilk tanıştığımız zamanlar bana yanaşıyodu ama buna izin vermedim. Sonra baya iyi anlaşmaya başladık işte. Hayatında tek kalıcı hatun benimdir herhalde. Şimdiye kadar hiç tartışmadık.

Deniz masaya gelmemişti. Sahnenin hemen yanında merdiven vardır. Yukarı, mekanın müziklerini ayarlayan, Bora'nın küçük kulübesine çıkar. Bir de aşağı inen merdiven var. Çalışanların molalarda orada uyuklamaları için düzenlenmiş bir oda vardır. Tabi bu odaya girmek bize yasak değil. (Mekanın sahibiyle bile kanka olunca tabi...) Deniz odaya girdiğinde peşinden gidip odanın kapısını açtım. Deniz açılan kapı sesini duyunca bana döndü. 

"Üstümü değiştircem terledim." Çalışanlardan birinin tişörtünü aldı koltuktan. Önce kollarını, sonra kafasını geçirdi tişörtten. Çıkardığı tişörtü koltuğa sererken:

"Bugün tavlayamadın mı birini kaplancık?" Bana kaplan diyor, diyorlar. lakabım oldu artık. Neden böyle dediklerini ileride görücez. Ona doğru yaklaşıp tişörtünü yavaşça yukarı doğru sıyırmaya başladım. Ağzı açık yüzümü izlemeye başladı. 

"Daha yeni giymiştim ama.." dedi dudaklarının arasından. Dudağımın kenarıyla gülümseyip:

"Böyle daha iyi." dedim ve tişörtü çıkardım. Elimi saçlarının arasına sokarak kendime çektim ve dilimi diline değdirdim. Bana orada kızmasını göze alarak yanına gitmiştim ama hiç zor olmadı. Elleriyle belimi sardı ve kendine bastırdı. Ben yavaş yavaş dilimi ağzında gezdirirken o hızlanmaya başladı ve hızla benden ayrılıp tişörtümü çıkarıp fırlattı. Ardından beni kucaklayıp koltuğa yatırdı ve üstüme çıktı. Kemerini çözerken öpmeye devam ediyordu. Kemerini çözüp pantolonunu indirdi. Bende o sırada pantolonumun düğmelerini çözüyordum ki elimi çekeleyip daha hızlı bir şekilde pantolonumu açtı ve erkekliğini kadınlığımın girişine getirdi. O an durup bana baktı, bakıştık. Sonra içime girdi ve ikimizde inilti çıkardık. Sert seviyordu. Çok hızlı gelgitler yapıyordu ve inilti çıkarırken sesi incecik oluyordu. Peki bunun bende yaptığı etki? Daha da deliriyordum! Ama başarmıştım. Deniz'le sonunda yatmıştım. Koltuktan düşmek üzereydik. Elimle yerden destek aldım sert düşmemek için. Yerde devam ettik. Bu sefer ben onun üstüne çıktım. Elimi saçlarında gezdirmeye başladım. Sona yaklaştığımızda Deniz dahada hızlanmaya başladı. İniltilerimin yükseldiği an gelmiştim. O devam etti ve bir kaç saniye sonra içimden çıkıp o da geldi. Yukarıda müzik susmuştu ve mikrofondan bir sesleniş duyduk.

"Deniz! Sesime gel kanka!" Ardından gülüşmeler duyuldu. Deniz nefes nefese yerinden kalkıp giyindi. 

"Giyinip gel sende hadi." Dedi tek nefeste ve yine nefes nefese çıktı odadan. Bir süre yerde kalıp tavanı izledim. Nefes alışlarım yavaşlamaya başladı. İstediğimi almıştım. Ama Deniz'i sadece bir kere istemediğimi fark ettim o an. Ben onu tekrar istiyordum. 

İşte tavana bakan o çıplak halimle ve yukarıdan odaya sızan "Amy Winehouse - You know i'm no good" şarkısının boğuk sesiyle kendime söz verdim.

Deniz tekrar benim olacak...

Yorumla mesajla falan devam et derseniz devam edicem