sadist

33.6K 223 0
                                    

 Ertesi gün zorla Deniz'i okula sürükledim. Gün boyu sınıfta uyudu. Devamsızlığı yaza bırakmak istiyordum nasılsa son senemiz. Deniz'e doğum günü hediyesi olarak 'fender' bass gitaralacaktım.

Akşam bara geçmiştik. Üçlükte ordaydı. En son oynadıkları şişe çevirmecede neler yapıldı onları anlatıyordu. Sohbete o kadar dalmışız ki Deniz'in masaya geldiğini gördüm. ve yanından geçen kızın Deniz'e gülerek bakışını. Nereden dönüyor bu? O kızla yiyişti mi? Ya da...? Deniz'e dik dik bakmaya başladım. Gözlerini kaçırıp birasını dikip bitirdi ve bir tane daha almaya gitti. Tülü'ye döndüm:

"Ne zamandır yok bu?"

"Valla üçlük konuşmaya başladığında, Deniz 'işeyip geliyorum' dedi ama yeni geldi. Baya oldu yani. Sen Deniz'e gülen sürtüğü gördün mü?"

"Gördüm."

"Bırak bitsin. Bu kadar ilişki yeter. iki uçuk insan bu kadar dayanır işte."

Haklıydı. Ama hala düşünüyordum. Bunu görmezden gelip ayrılmayadabilirim. Diğer yandan ayrılırsam Nesrin'in bunu öğreniceği aklıma geldi. Havalara uçar sürtük. Karşıma geçip alaylı konuşabilir ayrıca.  Ama Nesrin için ondan ayrılmayacak değilim. Tülü'nün dediği gibi, iki uçuk insan bu kadar dayanır. Yerimden kalkıp Deniz'in yanına gittim.

"Ne halt yedin o kızla?" Kafasını bana çevirdi. Cevap vermedi. Gayet sakindim.

"Öpüştün mü? yoksa..?" Yine cevap yok.

"Becerdin?" Kafasını evet anlamında salladı. Bir kaç saniye durdum. Bunun olacağını biliyordum. Doruk'un gündüz söyledikleri aklıma geldi. 'Dağılmayalım' bende dağılmak istemem...

"Herneyse..." dedim.

"Herneyse  ne?"

"Bitirdik işte. Aslında ilişki yapmak biraz saçmaydı. Bu kadar dayanabilirdik çünkü, belliydi."

"Bi bakıma doğru."

"Ama arkadaşlığı bozmak istemem. Sonuçta Doruk, Tülü falan arada kalmasınlar.Konuşmamızın benim için bi sakıncası yok."

"Benim içinde yok." dedi ve tekrar dikti birasını. Masaya geri döndüğümde Tülü, Üçlük ve Doruk bana bakıyordu.

"Bitti." dedim.

Doruk:

"Küstünüz mü peki?"

"Hayır, eskisi gibi devam." Deniz'e bi arkadaş olarak değer veriyordum. Bu olaylar yaşanınca ne kadar garipsesem de ona değer vermeye devam ettim. Onu siktir edemem. O sadece yatak arkadaşım değil. Okul arkadaşımı böyle bi şey için çöpe atmak istemem.

O gece Deniz'de değil evde kaldım. Eda ve sevgilisinin odadan sesleri geliyordu. Dolaptan bir şişe bira alıp koltuğa attım kendimi. Hala içiyorum ama niye? İçimde bir sıkıntı var. Sanki beni aldattığı için sinirliyim. ve üzgün gibi. Sanırım bu Deniz'i uzun süre tanıdığım için. Onu önemsediğim için. Bir şişe bira daha.. Bir şişe daha... Bir tane daha...

Saate baktığımda saat sabahın 7siydi ve elimde hala dibi kalan bir bira vardı. Artık baktığım yeri 3-5 tane görüyordum. Kafam çok ağır geliyordu ve midem allak bullaktı. Aynı zamanda da acıkmıştım ve susamış. Koltuktan kalktığımda tekrar geri düştüm. Sonra tekrar kalktım ve su içtim. Dolabı açıp yemek ararken daha çok midem bulandı ve tuvalete gidip duşu açtım. Soğuk suyu kafamdan aşağı tutarken hafif bir inilti çıkardım. Buz gibi! Sürekli yutkunmam geliyordu en sonunda küvete çıkardım. Çok sesli kusarım (ıyy mı dedin?) Eda yanımda bitti ve bana kova verdi. Kusmam bittiğinde beni salona götürüp soda içirdi.

İyi Biri DeğilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin