Bir sonraki bölüme ithaf isteyenler şöyle aşağıdan parmaklarını oynatsınlar haydi gülüm
-----
Neden her şey üst üste geldi. Yoldan taksi çevirdim. Hıçkıra hıçkıra ağlarken taksici beni teselli etmeye çalışıyordu.
“Allah şifa verir. Her şey düzelir.” Hastaneye girdiğimde Tülü’ye koşarak sarıldım. Gözleri şişmişti ve annesi Hülya teyzede yanındaydı. Ardından Hülya teyzeyede sarıldım.
“Kalp krizi geçirdi ameliyata aldılar.” Tülü’yü teselli etmeye fırsatım olamazdı çünkü onun kadar bende yıkıktım. Hülya teyze ikimizide sakinleştirmeye çalışıyordu. Şevket amca babamdan sonra gelen babamdır. Annemlerin ayrılığında bana hep destek olmuştu. Küçükken Tülü’yle beni alıp gezmelere götürürdü. Bizi hep bir arada tutardı. Üstümde çok emeği vardı. Tülü’nün amcası ve yengesi de oradaydı. Hepimiz koridorda durmuş ameliyat bitimini bekledik...
Ameliyathanenin kapısı açıldı ve doktor çıkar çıkmaz konuşmaya başladı.
“Hiç merak etmeyin gayet güzel geçti, her şey yolunda. Şimdi yoğun bakıma geçecek endişelenmenize gerek yok. Stabil duruma gelince size haber vereceğim.” Bu sefer mutlu habere ağlıyorduk. Hülya teyze:
“Kızlar biraz hava alın isterseniz olur mu biz buradayız zaten.” Kapıya çıkıp sigara yaktık.
“Çok erken daha, onu kaybetmek istemiyorum Eses.”
“Her şey yolundaymış işte. Hiç bi şey olmaz ona.” O sırada Doruk gelmişti. Tülü’yle sarılınca Tülü yine ağlamaya başladı.
“Şimdi ameliyattan çıktı iyi geçmiş.”
Doruk:
“E tamam güzelim ne güzel haber. Diğerleri yok mu?”
“Ya bi tek sizi aradım. Deniz’i de aradım açmadı. İkinci defa aramadım.”
Doruk:
“Olur mu kızım haber ver. Sen Ufuk’u ara ben diğerlerini ararım tamam?” Tülü evet anlamında başını salladı. Sonra telefonu cebinden çıkarıp uzaklaştı.
Doruk kısa bir süre bana baktı. Yaklaşarak tek koluyla sarıldıktan sonra diğer koluyla da sardı beni. Kendimi tutmaya çalıştım ama yüzümü boynuna gömmüş hıçkırıyordum. Üzücü bir olayda biri sarıldığında daha çok ağlamamız geliyor. Saçlarıma bir öpücük kondurdu. Şevket amcayı kendime ne kadar yakın gördüğümü biliyordu.
“Eslem.” Dediğinde ağlamamı tutmaya çalışarak başımı kaldırdım.
“Ağlama daha, iyi geçmiş işte lütfen.” Bu sefer tek eli sırtımdaydı. Diğer eliyle telefonunu çıkarıp Deniz’i aradı ama açmıyordu. Sonra Murat’ı aradı.
“Alo kanka. Tülay’ın babasını hastaneye kaldırmışlar. Eslem’le ben geldik...” Sonra Çağları (üçlük) arayıp hastanede olduğumuzu söyledi. İlk Ufuk gelmişti. Tülü’ye sarılmıştı ve bırakmamıştı. Hülya teyzeylede tanışmışlardı. Tülü’nün annesiyle tanıştırdığı ilk oğlandı bu. Ardından diğerleri de gelmişti. Gecenin 2sini etmiştik. Konsere gidicem diye süslenmiştim. Hastaneye bu kıyafetlerle gelince kendimi çok rahatsız hissediyordum. Hülya teyze:
“Çocuklar siz burada beklemeyin hadi gidin dinlenin güzelce. Tülay sende kızım Eslem’lerle doğru eve. Onlarda kal tamam.”
“Hayır ben hiçbir yere gitmiyorum.” Dedi Tülü.
“Canım, inat etme baban iyi. Otobüstede uyumadın e sonra bu olay oldu gözünden uyku akıyor.” Zar zor Tülü’yü ikna etmiştik. Hülya teyze beni kenara çekmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İyi Biri Değilim
Teen FictionBir çok kişi tanıyor fakat sadece iki kişi arasında kalıyor Eslem. En yakın iki arkadaşı arasında...