İyi Biri Değilim

Bana aşık olamazsın değil mi?

Kapının sesine ikimizde uyandık. Tülü ve Üçlük gelmişti ve Üçlüğün sol gözünün altı kırmızımsı morumsu bi renk olmuştu.

"Kim yaptı lan bunu?" İçeri geçtiler o sırada. Tülü söze girdi.

"Dün biz gidince barda dayak yemiş." Doruk'ta içeri gelmişti. 

"Kim dövdü?" diye sordu. 

"Kaan'la dalaşmış. 'Bigdick' var ya." 

Kaan? Şu adonisli Kaan..

"Ya bizim mekanda bi kıza yavşadım barın orada. Meğer Kaan'ların masadanmış. Kızda ilkten bi yüz verdi sonra laf etti dengesiz midir nedir. Kaan'da görmüş niye rahatsız ediyosun diye geldi daha ağzımı açmadan çaktı bi tane amk. Sonra arkadaşları da geldi." Tülü devam etti.

"Bu da tek başına saldırmaya çalışmış. Biri de boynunu çizmiş." Üçlüğün boynunu çevirip gösterdi.

"İyi tırnak varmış herifte."  

"Gitarcı ya bunlar kanka ondan amk." Yine kapı çaldı. Deniz gelmişti.

"Napıyonuz lan çıtırlar. O göz ne lan?" gülmeye başladı. Doruk:

"Evil'da ki Kaan yapmış." Olayı Deniz'e de anlattık.

"Ee ne zaman karşılık veriyoruz?" Tülü araya girdi:

"Ne karşılığı sakın böyle bi şey düşünmeyin. Siz onlara, onlar size bunun sonu gelmez."

"Gider konuşuruz güzelim. Yüz yüze bakıyoruz her hafta." Kahve hazırlamak için mutfağa gittiğimde Doruk'ta yardıma geldi. Mutfağın kapısını kapatıp arkadan elimi eşofmanına götürdüm.

"Napıyosun kızım?" dedi bardağa döktüğü süt tezgaha taşmıştı. Sıkıca kavrayıp okşamaya başladım. 

"Eslem yeter." Eliyle beni durdurup bana döndü.

"Sen hazırla içeri gidiyorum." Arkasını dönmüştü ki tekrar bana döndü ve dikilen Doruk'u gösterip:

"Yaptığını beğendin mi?" Kahkaha attım. O da gülmüştü.

Eşofmanından görünmeyecek şekilde ayarladıktan sonra kahveleri içeri götürdük. Akşam bara geçicektik. Kavga olur mu diye endişelenmiştim. Neyse ki gittiğimizde Kaan'lar yoktu. Henüz.. İkinci içkilerimize başlamıştık ki Kaan'ın grup mekana ayak bastı. Tülü'nün de benim gibi gerildiği yüzünden anlaşılıyordu. Deniz'le Doruk birbiriyle bakıştıktan sonra kalkıp yanlarına gittiler. Üçlük tuvaletteydi. Tülü'yle göz göze geldik. Eğer birbirlerine dalarlarsa yerimden kalktığım gibi yanlarına koşucaktım. Tabi büyük olasılıkla bi kaç vuruş yiyecektim o kalabalığın arasında. Gergin bi şekilde onları izlerken Üçlük tuvaletten dönmüş ve grubun yanında bitmişti. Bi süre konuştuktan sonra Kaan'la Üçlük karşı karşıya gelip sakin bi şekilde konuştular. Ardından birbirlerinin koluna samimi bi şekilde dokunup masaya döndüler. Tülü:

"Noldu?"

"Konuşup hallettik işte." dedi Doruk. 

Kaan'lar sahneyi hazırlamaya başladılar. Doruk bana kolunu atmıştı. Sanırım artık daha rahat olacak. O sırada sahnede hazırlanan Kaan'la göz göze geldik. Bi süre bana baktı tepkisiz. Ardından iki parmağını alnından yukarı doğru kaldırıp selam verdi. Gülümsedim. Zaman ilerledikçe kafalar gitti. Kaan'lar  kapanış şarkısı bulamadılar. O sırada Deniz bağırdı:

"Hep yabancı söylediniz oğlum! Çal bi Duman da kapanışı yapalım!" Şarkıyla mekan uçtu zaten. Herkes zıplamaya başladı. İnsanlar birbirine girdi. Duman'ın " İçerim Ben Bu Akşam" şarkısına hepimiz eşlik ettik. Deniz mikrofona bağırıyordu.