Taehyung
İlk 1 ay boyunca ortalık yavaş yavaş durulmaya başlamıştı. En azından kasaba da ölüm haberleri azalmıştı. Evet durulmaktan kastım azalmasıydı. Tabi bu gidişle yavaş yavaş bu kasaba yok olup gidecekti ve esrarengiz bir olay olarak dillerde dolanacaktı.
Ayrıca son birkaç gündür ailem iş için şehire gittiğinden dolayı Jimin yanımda kalıyordu ve ben yanımda bulunan bedenine,yanımda uyuyan varlığı sussa bile belli olan Jimin'e ciddi manada kapılmış ve nereye olduğu belli olmayan bir yolda sürükleniyordum.
Kimi sevdiğini ciddi manada merak ediyor ve birini sevdiğini bilmenin o kırıcı acısını her santimim ile yaşıyordum. Böyle olmamalıydı. Duygu barındırmayan birkaç saniyelik öpücükten bu kadar etkilenmemeliydim. Ama bunun için fazlasıyla geçti.
Başkasını sevdiğini bile bile ona kapılıyordum. Acı çekiyordum işte bunu bile bile duramıyordum,geri adım atamıyor, yavaşlayamıyor aksine duygularım koşar adım ona ilerliyordu.
Ve buna engel olamıyordum... Olmakta istemiyordum. Onun yanında oldukça sessiz,kendi halinde ve çok aykırı dursam bile kendimi ona yakıştırabiliyordum işte. Evet,böyle bir ahmaklığı yapabiliyordum.
Ama ne yapabilirim. Okuldaki onlarca kızla Jimin'i yan yana getiremiyordum bile,getirmek istemiyordum ve ahmak duygularımı ona yakıştığımı düşünerek tatmin etmeye çalışıyordum. Eminin Jimin bunları duysa kahkaha atar ve her zamanki gibi 'Dostum' ile başlayan ve gerisini dinlemeyeceğim bir konuşma yapardı. Başlangıcı yetiyordu gerisini dinleyip canımı daha çok yakamazdım ya.
"Taehyung."
Homurdanıp kafasını geriye attığında aralanan dudaklarına ve çıplak kaslı kollarına baktım. Benim yanımda rahattı. Rahat olması da normaldi. Ama onu sevdiğimi bilse çıplak göğsünü göz zevkime sunmaz ve bir tişört ile arzularımı gölgelendirirdi. Yine de her zamanki gibi hislerimi bilmediği için tek yapabildiğim bana sunduğu üst vücudunu zevkle izleyecektim.
Sonuçta erkektim. Ve ilgi duyduğum,hoşlanıp sevdiğim biraz daha zaman geçse delicesine aşık olacağım kişi yanımda böyle otururken hormonlarıma söz dinletemezdim. Dinletmek istemiyordum da. Manzaram dehşet derecede harikaydı.
"Hey Taehyung!"
Mırıldanması ve ardından gelen oflaması kulaklarıma dolunca gözlerimi kırpıştırıp yüzüne baktım.
"E-efendim. Acıktın mı?"
Kafasını sağa sola sallayıp bacaklarını örten örtüyü ittirdi. Altında siyah bir şort vardı dizlerine kadar gelen. Böyle uyumuştu. Ciddi manada sabah olmasını istemediğim bir geceydi. Her ne kadar onu izlerken bir süre sonra uyuyakalsamda.
"Hayır acıkmadım. Hala uykum var."
Yanaklarını şişirip bana doğru yaklaştı ve kafası omzumdaki yerini aldı. Bu kalp atışlarımın hızlanması için harika bir sebepti.
"Mezuniyete kiminle gideceksin?"
Sorduğu soru ile kaşlarımı havaya kaldırdım. 'Seninle gitmek istiyorum ama bu biraz zor' demek istedim. Mezuniyet hazırlıklarına daha iki ay önceden başlanmıştı ve diğer sınıftan bir kız bana bir teklifte bulunmuştu. Açıkçası adını bile bilmiyordum ama başka bir seçeneğim de mevcut değildi,bundan ötürü teklifini kabul etmiştim.
"Diğer sınıftan bir kız ile gideceğim."
'Hm'layıp elini belime yerleştirdi ve kafasını kaldırıp vücudumu kendine doğru çekti. Yüzüne baktım hemen.
"Hiçbir kız ile gitmek istemiyorum. Eşim olursun sanmıştım"
Kesinlikle benimle dalga geçiyordu. Ya da en azından kızlardan kurtulmak için beni kullanıyordu. Bence ikiside geçerliydi.
"Bunun için biraz geç kaldın."
Kıkırdandığımda burnumun ucunu öpüp alnını alnıma yasladı. Bu yakınlık tüm vücudumu yakıyordu.
"Bilmiyorum,göreceğiz"
Yüzüne yerleştirdiği yamuk gülüşü seyrettim ve istemsizce dediği şeye gülümsedim.
Sanırsın beni seviyordu ve beni elde etmek istiyordu. Ah bu çok fazla imkansız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Jennifer :: VMin ✔
Fanfiction'Şimdi daha iyi anlayabiliyorum. Jennifer gerçek.' ||15.04.2017||