HAYATIMIN EN İYİ ŞEYİ

23 5 7
                                    

Sidhart;

Çantaları odaya bıraktıktan sonra diğerlerinin yanına indim. 10 dakikada Jameela herkesle selamlaşıp kaynaşmış hatta ortamı neşelendirmiş bile. Boş bir yer bulup Jameela'yı izlemeye başladım. O kadar neşeliki onunda olan birinin o neşeden faydalanmaması imkansız. Ona baktığımı farketmiş olucak ki 'ne oldu' dercesine gözlerini kaldırdı. 'Hiç' manasında kafamı salladım gülümseyerek. Jameela neşesini yaymaya bende onu izlemeye devam ettim tabi ablamın yanında oturduğumu unutmuşum.

"Are Sidhart-ji dikkatli ol zira çok miktarda aile üyesi burda."
"Abla"
"Are şuna bak bir şeyde diyemiyoruz hemen bakışlarınla döv. Al Anjali seni istiyo onunla oyna hadi avluyu göster kızıma. Anjali dayıyı istiyorsun diğmi? Bak nasılda kafasını salladı."
"Abla Anjali sadece 2 aylık asıl kafasını sallıyabilir."
"Are çok konuşma onu 9 ay ben karınımda taşıdım senin göremediklerini ben görüyorum hadi."

Anjali'yi alıp avluya çıktım. Hiç değilse beni konuşmadan dinleyen bir kız.. Şimdilik..

Jameela;

Herkesi o kadar özlemişimki ne kadar konuşsamda doyamadım. Ablam saatine bakıp ;

"Jameela hadi biz sofrayı hazırlayalım." dedi.
"Peki."

Ablamla mutfağa gittik. Annem ne ara yaptı bilmiyorum ama yemekleri hazırlmış bile. Bize sadece sofrayı hazırlamak kaldı. Ablamla sofraya götürülücekleri alıp avluya çıktık. Sidhart Anjali'yle oynuyo.

"Are ne oldu Jameela durdun."
"Rohini abla?"
"Niye bu kadar şaşırdın bende Sidhart'la geldim değil mi."
"Birden görünce şey.."
"Are tamam yar tamam. Tabakları götürüyordun sanırım."
"Ben?... haa evet."
"Anjali'yle çok güzel oynuyor değil mi?"

Gülümsedim evet manasında kafamı salladım.

"Çok diyemem ama iyi bi baba olucak şanslısın ama önce tabakları götürmelisin yoksa annemler daha masa bile hazırlayamıyor diyip kararlarını değiştirebilirler."

Güldüm.

"Yardıma ihtiyacın var mı?"
"Rohini abla..?"
"Tamam tamam oturuyorum."

Sofra hazır olduktan sonra Sidhart'ın yanına gittim.

"Dojeks benim geldiğimi unuttuğunu düşünmüştüm."
"Ne? Neden?"
"Geldiğimden beri sadece merdivende konuştuk."
"Are yâr gelenleri karşılamalıydım değil mi?"
"Ben gelen değil miydim."
"Ama nerde olursam olayımnsen hep benimleymiş gibiydin."
"Haan (haa (evet) ama özlemiş olabilirim değil mi?"
"Haan ama aree kes şunu. Yuvraj!"
"Dojeks!" 

İkimizde 2 saniyelik bi sessizlikten sonra gülmeye başladık.

"Dojeks biz kavga etmeden duramıyoruz."
"Buda bizim özelliğimiz her neyse hadi yemeğe."

Sidhart gülümseyip kafasını salladı. Giderken arkamdan seslendi.

"Jameela."
"Hı?"
"Hiç. Sadece.... yüzünü daha çok görmek istedim."

Gülümsedim ve sofraya doğru geçtim. Ben tabakları doldururken Nandi yanıms geldi.

"Aree yââr yüzündeki bu gülümseme ve yanaklarındaki bu mutlu kırmızılıkların nedeni benim abim mi?"
"Haan (haa) (evet) ....yook. Ne! Kırmızı mı?"
"Merak etme yâr belli olmuyor ben cevabımı aldım."
"Nandi!"
"Are benim güzel yengem bana niye kızıyorsun."
"Nandi.."
"Are yâr sustum sana bir şey diyim mi abimle birbirinizi çok güzel buldunuz ikinizde aynı şekilde kızıyorsunuz hemde suçum yokken sizi bazen boğmak istiyorum."
"Are Nandi unutma akşam aynı odadayız."
"Aree yâr bunu nasıl unutabilirim. Her neyse hadi içerdekileri çağır gelinlerinin elinden yemej yesinler."
"Nandi!"

FİLMİN ÖYKÜSÜ 2: Film Devam EdiyorHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin