OBSTACLE

35

Do Kyungsoo

"Bugün birlikte zaman geçirebilir miyiz?" Diye sorduğumda Jongin sanki ondan uzayda yaşamın var olduğunu kanıtlamasını istermişim gibi şaşırdı. "Emin misin?"
"Evet."

Eve döndüğümüzden bu yana birkaç saat geçmişti ve ben henüz karar vermemiştim. Bir annenin arzusunu geri çevirip ahını almak niyetinde değildim ancak önceleri hiç düşünmeden kabul edeceğim bu güzide teklif şimdilerde sırtıma yük olmuştu. Hayatımı mahveden adamın hayatımdan çıkma ihtimali göğsümü sıkıştırıyordu.

"Kyungsoo," üzerime doğru eğilip yüzümü avuçları arasına aldığında, gözlerimizi birleştirerek esareti altına girmemi sağladı. "Endişeleniyorum."

"Neden?"

"Birlikte zaman geçirmekten bahsediyorsun çünkü."

"Olamaz mı?"

"Olamaz."

Beni bu kadar iyi tanıması canımı sıkmıştı. Elbette bir insanın aniden değişmesi mümkün değildi fakat sorgulamak yerine anı yaşamayı seçebilir bana yeni anılar yaratmamız adına bir fırsat tanıyabilirdi. Şuan mesleğini icra etmesi gereksizdi. Sahip olduğu kaç tane diploma varsa hepsini teker teker kıçına sokmak istiyordum.

Başımı, elleri arasından kurtarıp sandalyemi geri çektiğimde umursamaz görünmeye çalışarak konuştum : "Kıymetli vaktini benim gibi yarım bir adam ile uğraşarak harcamak istemiyorsan seni suçlamam."

"Cidden serseri." Dedi. "Cidden duygu sömürüsü yapmakta çok iyisin."

♿

"İlk durağımız," Diye mırıldandı büyük binanın içerisine girmeden hemen önce cıvıl cıvıl bir ses ile : "Süper Market!"

Kim Jongin ötesini tahmin edemeyeceğiniz türden bir adamdı. Buraya ulaşana değin benim ile yapmak istediği ne varsa sıralamış ve çoğunu reddetmeme rağmen markete gitmekten caymamıştı. Yüzünün yarısını örten bir maskesi yoktu yada gözlük takmamıştı. Normal bir insan gibi davranmak istediğini söylemişti. Senin yanında senden farklı görünmek istemiyorum demişti.

Gerçek şu ki ; onun adına bir miktar üzgün hissediyordum.

Sokağa çıktığı an burnunun dibinde biten ve nesli tükenmek üzere bir hayvan gibi  fotoğrafını çekmek için üçüncü dünya savaşı çıkarmaya hazır hayranlar ile uğraşmak yorucu olmalıydı. Tek başına yemek yemeğe gidemiyordu. Yanında herhangi bir kadın görünse sevgili safsatası meydana geliyor , sonraki günler farklı biri ile buluşsa; bu adam da ne çapkın ama! Her çiçekten bal alıyor! Deniyordu. Jongin özgür olmak istiyordu. Ve Tanrıya şükür ki marketteki insanlar ona uzun uzadıya bakarak rahatsız etmiyordu.

"Ne var biliyor musun ?" Diye sordu. "Daha önce prezervatif almak dışında markete girmemiştim."

"Öyleyse bu ; halka mâl olmuş birinin ilk market alışverişini benim ile birlikte yaptığı için sevineceğim bölüm mü?"

"Belki."

"Rüyanda görürsün."