9-

8.2K 295 19
                                    

    Unutma,sana ışık tutanlara sırtını dönersen, göreceğin tek şey kendi karanlığındır -DESCARTES

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


    Unutma,sana ışık tutanlara sırtını dönersen, göreceğin tek şey kendi karanlığındır -DESCARTES

    Hayat ne güzeldi öyle değil mi?
İçinde bulunduğu durumu bile umursamadan hoyratça yaşayanlar vardı.

    Elim ayağım,nefesim, yüzüne doğru titremeye devam ederken  sessiz diye adlandırabildiğim bir şekilde hafifçe  yutkundum..

    Nefesi yüzüme vuruyor,kokusu tütsü gibi etrafımda dolanıyordu.Çok fazla ayırt edemediğim,daha doğrusu bakmaya utandığım göz renkleri öyle koyu bir renkte benimkilerle birleşmişti ki.
O an,bir anlığına nefesimi tuttuğumu fark ettim.

    Aramızdaki bu derin sessizliği bozan telefonum olurken,istemsizce kendimi geriye itmiş parmaklarımı alnıma yerleştirerek boşta kalan elimi arka cebime atarak telefonumu almıştım.

Selin Arıyor...

    Ekrandaki ismi görür görmez meşgule verip Koraya doğru başımı yeniden kaldırdım.

    "B-benim acil gitmem gerekiyor.Yarın olmazsa-" dedim bir an duraksayıp."Görüşürüz."

    Arkama döndüğüm gibi bir şey demesine müsaade etmeden konferans salonundan çıktım.

    Kalbim hızlı hareket etmekten mi yoksa gerçekten üzerimde yarattığı etkiden mi bu kadar çarpıntı yapıyordu  bilmiyorum.Ona karşı  bu kadar rahat olabilmem de benden beklenmeyecek bir vukuattı aslında.
Sakin bir köşeye geçerek Selin'in numarasına yeniden girerek telefonu kulağıma dayadım. Bir yandan da  etrafımı kontrol ediyor kendimi daha da  kuytu bir bölüme çekmeye çalışıyordum.
4. çalışta  açan Seline hemen karşılık verince,sesinin bir anda ağlamaklı bir tonda gelmesiyle kaşlarım olabildiğince çatıldı.
"Selin ne oldu? Neredesin ve neden ağlıyorsun!?" şu an ne gibi ciddi bir durum olabilirdi anlayamasam da şu anda  nerede olduğunu deli gibi merak ediyordum.
"Eslem! O-o vuruldu.Bilmiyorum aldılar arabaya yaka paça götürdüler onu.Eslem lütfen gel yalvarırım.Yalnızım"

    Beynimde hiçte iyi olmayan çanlar çalmaya başlarken etrafımdaki kişilere dikkat çekmemeye özen gösterip "Selin ne diyorsun sen? O dediğin kişi kim? Neden vuruldu ve sen neden bu kadar çok ağlıyorsun!? Söyle artık nerede olduğunu da geleyim.."dedim.
Selin tam olarak çatlak bir kızdı.Bensiz illaki başına bela alır,ailesinden önce ilk arayacağı kişi de ben olurdum muhakkak.
"Ben, kampüsün  arka tarafındaki büyük parkın oradayım." Deyip yerini belli etmesiyle ilk önce doğru duyduğuma emin olmaya çalıştım."Ne!? Selin senin bu saatte okul dışında ne işin var Allah aşkına!?    Allah'ım delirteceksin sen beni! Kapat geliyorum."  Telefonu kapatıp elimde eşyalarla koşar adımlarla  dışarıya attım kendimi.
Bir taksiye atlayıp Selin'in söylediği yere geldiğimde nefes nefese ücreti ödeyip ağaçlık alana açılan yola doğru ilerledim.
Onu nerede bulacağıma dair en ufak bir fikrim dahi yoktu.Sadece artık ciğerlerim patlayacak noktaya gelmişti onu söyleyeyim.

YASAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin