3. Bölüm

91 20 14
                                    

[Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. Media'da Mirza (Luke Mitchell) var. Bu bölüm okuyucularıma ithafen. İyi okumalar 📖😍]
3. Bölüm

Gece başını yastığa koyup abajuru kapattı. Ama bir türlü uyuyamıyordu. Yatakta bir süre döndü. Uyku ilacı içmek içinden gelmiyordu. Yatakta doğruldu ve ayaklarını sarkıtıp ayağa kalktı. Bazı geceler hiç uyuyamazdı. Hobilerinin arasına yazmakta eklenmişti. İçindekileri yazarak atabiliyordu genç kadın. Mirza'ya özlemini böyle giderebiliyordu, bu özlem tabii gidiyorsa. Küçükken annesi ve babası kavga ederken, Gece annesinin serasına saklanır dizlerini kendine çeker ve kulaklarını tıkamaya çalışırdı. Anne ve babasının sesleri seraya kadar gelirdi. Küçük kız güçlü değildi hiçbir zaman. Belki onu o zamanlar ayakta tutan Mirza'nın sevgisi ve dostluğuydu. İkisinin arasında da güçlü bir çekim vardı. Gece bunu hissetmişti. Mirza o kavgalardan onu korumaya çalışırdı. Onun o seraya tek saklandığını bilen kişi Mirza'ydı. Gürültüler durduğunda seranın kapısı açılırdı ve sarışın, yeşil gözlü bir çocuk içeri girerdi. O yeşil gözlerinde Gece'yi mutlu eden bir parıltı vardı ve kendini onunlayken daha güçlü hissederdi.

Mirza her zaman aklındaydı. Çalışırken, uyurken, nefes alırken, koşarken her saniye aklındaydı. Mirza onun hayatının bir parçasıydı ama bunu fark etmiyordu.

Yatak odası Gece'nin üzerine üzerine geliyordu. Onu düşündüğünde, eskileri açtığında hep yüreğini tarif edilemez bir acı kaplıyordu. Bu yatak odasında daha fazla durursa cinnet geçireceğini biliyordu. Adımlarını hızlandırıp odadan çıkıp salona geçti. İçi daralıyordu, salonun ortasında volta atmaya başladı. İç çekti ve kendi koltuğa bıraktı. "Allah'ım, dayanamıyorum. Onu görünce nasıl dayanacağım?"

Elindeki telefon titrediğinde heyecanla telefonun ekranına baktı. Mesaj Mirza'dan değildi Onur'dandı: Sana bir şey söylycğim.

Hızlı bir şekilde geri cevap yazdı. Ne oldu?

Onur saniyesinde yeni mesaj gönderdi: Rüya seni kafasına takmış.

Gece hemen Onur'un numarasını çevirdi. Telefon açılır açılmaz, "Şu işi baştan anlat!" dedi sabırsızlıkla.

Onur derin bir nefes alıp verdi. "Rüya benden senin numaranı istedi."

Gece nefesini tuttu. "Mirza ona benden mi bahsetmiş?"

"Kendisine sor bence. Bana sadece Rüya'nın onların evindeki fotoğraflarını gördüğünü söyledi." dedi Onur.

Gece dudağını ısırdı. Mirza acaba Mayıs'tan söz etmiş miydi? Tereddüt ederek konuştu. "Rüya, Mayıs'ı biliyor mu?"

Onur nefesini tuttu. "Bilmiyorum, Gece. Ama bahsetme ihtimali yüksek çünkü..."

"Lanet olsun çünkü evleniyorlar!" diye bağırdı Gece. "Lanet olsun. Mirza hayatına devam edebiliyor. Ben niye devam edemiyorum? Neden geçmişimin üzerine bir kırmızı çizgi çekemiyorum?"

Onur onun böyle bağırmasına alışkın değildi. Gece her zaman sakinliği ile ön plandaydı. Duygusaldı, en ufak şeyde ağlardı ama Gece, Onur'a göre en güçlü insanlardan biriydi. "Gece'cim lütfen sakin ol!"

Gece nefesini tuttu. "Mirza bana çok kızgın. Tüm suçu benim üzerime yıktı."

"Biliyorum, Gece ama ikinizde de suç var. Birbirinizi sevdiğiniz halde hiç merak etmediniz," dedi Onur ve aralarında bir suskunluk oldu. "Mirza seni seviyor Gece."

Gece gözlerini kapattı. Kendini sakinleştirmek için derin bir nefes aldı. "Her şey babam yüzünden Onur!"

Onur iç çekti. Ailelerin çocuklarının mutluluklarını hiçe saydığı bir dünyada yaşıyorlardı. Mirza ve Gece, ailelerinin kurbanlarıydı. "Baban ölüyor, Gece biliyorsun değil mi? Ona belki bunu sorabilirsin," dedi ve Nihat Bey'in yataktaki hastalıktan sararmış bedeni aklına gelince ürperdi.

GECENİN ŞARKISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin