44. Bölüm

36 2 0
                                    

Herkese merhaba 🥰 umarım iyisinizdir. Bugün benim doğum günüm ve doğum günüm için Gecenin Şarkısı'na bir ara bölüm atayım dedim. Dün Lanetli Soy- Melez Prenses'e bölümde yayınladım. Onada göz atabilirsiniz. Keyifli okumalar 💖

44. Bölüm

Soğuk bir mart günüydü ve Gece üzerindeki kabana biraz daha sarılıp annesinin evine doğru hızlı adımlarla ilerledi. Mirza'da kucağındaki Mayıs'la Gece'nin peşindeydi. Gece kapı ziline basıp kapının açılmasını bekledi. Annesi herkesi bir araya konuşmak için toplamıştı ama tam olarak konunun ne olduğunu söylememişti.

Zehra kapıyı açıp "Hoş geldiniz," dedi ve kenara doğru geçip onlara yol verdi.

Gece üzerindeki kabanını çıkarıp vestiyere astı. "Kim var?"

"Reşit Bey ve Ceylan Hanım varlar," dedi Zehra.

Gece tek kaşını kaldırdı. Onların burada olmasını beklemiyordu. "Yavuz ve Feride geldiler mi?"

Zehra başını salladı. "Daha gelmediler, ama Irmak Hanımlar burada."

Gece başını salladı ve içeriye geçti. Annesi onu görünce gülümsedi. Gece ona yaklaştı ve sarıldı. "Anne, nasılsın?"

Melek Hanım gülümsedi. "Gayet iyiyim, sen nasılsın?" dedi ve torununu kucağına alıp saçlarını okşadı. "Peki sen nasılsın Mayıs'cım?"

Mayıs gülümsedi. "İyiyim, anneanne. Ama annem beni parka götürmediği için çok mutsuzum."

Melek Hanım güldü. "Hava oldukça soğuk Mayıs'cım annen o yüzden götürmemiştir."

Gece oturmadan önce Reşit ve Ceylan'a baktı. "Hoş geldiniz."

Reşit gülümsedi ve oturduğu yerde kımıldandı. "Hoş bulduk."

Gece gülümsedi ve Mirza'nın yanına oturdu. Annesine baktı. Gayet mutlu ve enerjik gözüküyordu. "Yavuz'la Feride gelmeyecekler mi?"

Melek Hanım, Gece'ye baktı. "Gelecekler."

Gece başını salladı ve Mirza'ya baktı. Mirza'ya biraz daha yaklaşıp "Niyeyse annem bizi topladığından genelde önemli kararlar almış oluyor, bakalım bu sefer ne olucak," diye mırıldandı.

Çağlar ve Irmak, bahçe kapısından girdiklerinde Çağlar, Gece'yle Mirza'ya "Hoş geldiniz," dedi.

Gece gülümsedi. "Sizde hoş geldiniz."

Irmak gülümsedi ve annesinin yanına oturdu. Mayıs'a baktı. "Teyzecim, bana hiç pas vermeyecek misin?" Kollarını açtı ve Mayıs onun kollarına atıldığında sıkıca sarıldı. "Seni çok özlemişim ya," dedi ve Mayıs'a baktı. Küçük kızın dalgalanmış sarı saçlarını parmaklarına doladı. "Saçların bugün ne kadar güzel, tacında göz alıcıymış."

Mayıs tacına elledi. "Sasha teyzem aldı. Hem de bana bir sürü toka aldı. Hepsini ben seçtim."

Melek Hanım güldü. "Anasının kızı."

Gece'nin yüzünü bir tebessüm kapladı. "Sasha ona bu tarz şeyler alamaya bayılıyor açıkçası, evi tokayla doldurdular."

Mirza güldü. "Birde hanımefendinin favori tokası var. Özel günlerinde onu takacakmış."

Irmak güldü ve Mayıs'ın yanağını kocaman öptü. "Bal kızım," dedi. "Tabii ki istediği gibi takabilir."

"Geçende tokasıyla elbisesi uymadı diye iki saat ağladı," dedi Mirza ve Gece'ye baktı.

Gece göz devirdi. "Kırmızı elbisenin üzerine pembe toka takarsan ağlar tabii."

Herkese koyu bir sohbete dalmışken, kapı zili çaldı ve Zehra kapıyı açmak için hole doğru ilerledi. Birkaç dakika sonra Yavuz ve Feride içeriye girdiler. Selamlaşma faslı bitince Feride, Gece'nin yanına oturdu. Solgun ve yorgun gözüküyordu. Göz altlarında koyu halkalar belirmişti. Hem hamilelik hem de iş çok yorucu gelmişti ona.

GECENİN ŞARKISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin