39. Bölüm

18 2 0
                                    

Herkese merhabalar, olaysız ama bir o kadar güzel  bir bölümle karşınızdayım. İyi okumalar.

39. Bölüm

Gece temiz havayı içine çekerken elini karnına koydu ve içinde büyüyen bebeğini düşündü. Yaklaşık dört ay olmuştu ve yakında cinsiyetini öğreneceklerdi. Gece için bebeğin cinsiyetinin pek bir anlamı yoktu. Sadece bebeğini kollarına almak ve doyasıya o bebek kokusunu içine çekmek istiyordu. Zaman hızla geçiyordu ve içindeki bebek ona daha sıkı tutunuyordu. Gece'de bebeğe daha sıkı tutunuyordu. Bir zamanlar Mayıs'a sıkıca tutunduğu gibiydi. Gece bir ürperti hissetti ve omuzlarından inen şalını düzeltti. Yavaşça düzeltti. Hava soğuktu ama toprağa çıplak ayaklarla basmak Gece'nin stresini azaltıyordu. Şu an ne kadar erken olsa da doğum için endişeleniyordu ve içindeki korku bir çığ gibi büyüyordu. Annesinin sesini duydu.

"Gece üşüteceksin, içeri gir artık," diye seslendi Melek Hanım kapıyı aralayarak. "Çıplak ayakla toprağa basmak mı? Deli misin sen?"

Gece iç çekti ve yerde duran terliklerini alıp verandaya doğru ilerledi. Mirza birkaç günlüğüne iş seyahatine çıkmıştı ve Gece'de o süreçte koca evde yalnız kalmamak için annesine gelmişti. "Sadece toprak bir şey olmaz."

Melek Hanım göz devirdi. "Ocak ayındayız Gece ve yerler ıslak ayrıca soğuk, havada tam hasta edebilecek bir kıvamda. Üstelik hamilesin. Bazen aklını kaçırdığını düşünmeden edemiyorum."

Gece annesinin sitemlerine gülümsedi ve ona sarıldı. Mayıs'a hamileyken annesinden bunu gizlemişti, tabii sonu pek iyi bitmemişti. Ama şu an annesinin onun iyiliğini istediğini biliyordu. "Tamam anne, bir daha yapmayacağım."

Melek Hanım, Gece'ye gülümsedi. "Tamam."

Gece annesinden ayrılıp salona doğru ilerledi. Mayıs tabletiyle oynuyordu. Bazen gerçekten zamane çocuklarını anlamıyordu. Ellerindeki tablete bağımlı hale geliyordu. Gece, Mayıs'ın elinden tableti aldı. "Bu kadar yeter küçük hanım, az da öğretmeninin verdiği ödevlere çalışır mısın?"

Mayıs kaşlarını çattı ve üzgün bir şekilde, "ödev yapmak istemiyorum, sonra yaparım. Tabletle biraz daha oynayamaz mıyım?" diye mızmızlandı.

Gece başını iki yana salladı. "Mümkün değil, bugünlük yeterince oynadın. Şimdi odaya çıkıp ödevlerini yapıyorsun bende birazdan kontrol etmeye gelicem. Eğer eksik görürsem, tabletle bir hafta kadar oynayamazsın."

Mayıs mızmızlandı. "Ama hiç adil değil."

"Evet, canım kesinlikle adil," dedi Gece.

Mayıs yerinden kalkıp sızlana sızla merdivenlere doğru yürüdü. Gece zafer kazanmışçasına güldü ve kendini koltuğa bırakıp telefonunu eline alıp sosyal medya hesaplarında gezinmeye başladı.

"Çok iyi bir örneksin Gece'cim," dedi Melek Hanım berjerlerden birine otururken.

Gece güldü ve omuz silkti. "Büyük olmanın en güzel hali bu olsa gerek," dedi.

Melek Hanım gülümsedi ve konuyu değiştirerek, "Mirza ne zaman geliyor?" diye sordu.

Gece omuz silkti. "Daha var gibi. En azından bir hafta daha yok," dedi iç çeker gibi. Mirza'yı özlemişti. Whatsapp'a girdi ve Mirza'yla olan sohbetlerine tıklayıp mesaj yazdı: Seni çok özledim 😔

Mirza'nın çevrim içi olmasını beklerken Instagram'da takılmaya başladı. Telefonu titrediğinde bildirim panelinde Mirza'dan gelen mesajı okudu: Bende seni çok özledim bitanemm 🥺

Gece mesaja tıkladı ve sohbet açılınca geri yanıt yazdı: Zaman geçmiyor sensiz 🥲

Mirza çevrim içi gözüküyordu. Hemen cevap yazdı: Birde bana sor, sensiz çok sıkıcı 🥲

GECENİN ŞARKISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin