Gökleri Mühürleyeceğim [1]

Bölüm 145: Eski Bir Dağ Yolu

"Patrik Menekşe Eleği!"

"Bize liderlik eden kişinin Kara Eli Bölümü'nin Yeşillik Soul eksantrik Patrik Menekşe Elek olduğu düşünmemiştim. Cinayet atmosferinin inanılmaz olduğunu söylediler! Yıllar önce Nasent Ruh'unu kurarken adı Güney Domain'i salladı. Bir gece sadece üç Mezhep'i yok etti! "

"Söylentilere göre, Kara Elek Bölümü beş kez tehlike bölgesine girdi. İnsanları korumak için arkalarında bıraktıkları her sefer. Bugün altıncı kez. Hâlâ, kaç kişi topladığına bir bakın! Bu Bölüm çok güçlü! Hiç şüphe yok ki Güney Alanının beş büyük bölümünden biri ".

Meng Hao çevresindeki konuşmayı dinledi ve menekşe külüsten yaşlı adamın sızdığı baskıyı hissetti. Ancak vizyonu daha da geriye odaklanmıştı, yönünde uçan dokuz bin metre genişliğindeki sarı Feng Shui pusulasında. Üstünde yüzlerce kültivatörün yanında duran bir kadındı.

Uzun, siyah bir elbise giymişti ve yüzü soluk beyaztı, neredeyse kansızdı. Bu onu şimdiden daha serin bir hale getirdi. Ancak ... ona bakarken, Meng Hao gerçekte, aslında kırılgan kalbini örtbas ettiği anlamına geldi.

"Yaşlı Kızkardeş Xu ..." diye mırıldandı ona baktı. Sonunda biraz rahatlamış olabilir. Şimdi, birbirlerinden çok uzakta değildi. Ve yine de, birbirlerine çok yakın olmasına rağmen, hala birbirinden ayrı dünyalardı.

Bu noktada Meng Hao'nun kaşlarını çattı. Yaşlı Kızkardeşi Xu'nun yanında durmanın hoşçağına benzeyen bir kadın olduğunu ve gözlerinde tatsuz bir havanın olduğunu fark etti. Sanki konuşmaya cesaret edemiyormuş gibi başını indiren Yaşlı Kardeş Xu'yı eleştiriyor gibi görünüyordu. Yüzü daha da büyüdü.

Meng Hao'nun gözlerinde soğuk bir parıltı ortaya çıktı.

Yaşlı Kardeş Xu ile birlikte, büyük Feng Shui pusulasında yüzlerce öğrenci vardı. Onların yetiştirme üsleri çeşitliydi, ancak bunların Seçilmiş Öğrenciler değil, sıradan öğrenciler olduğu açıktı.

Ayrıca Feng Shui pusulasında sırtından kanatları büyüyen çıplak göğüslü bir adamın devasa saha-siyah heykeli vardı. Kanatların yarısı açıktı, heykeli çok tuhaf bir görünüm kazandı.

Daha da garip olan, çok uzun boylu bir şapka heykeli başının üzerinde tünemişti, ki bu çok yerinde değilmiş gibi görünüyordu.

Eğer var olan her şey olsaydı, bu büyük bir şey olmazdı. Fakat olağanüstü Ruhani Duyusu ile daha da muayene üzerine Meng Hao, heykelin tamamen cansız olmadığını fark etti: nefes aldı!

Her nefes aldığında, etrafında duran yüzlerce Siyah Elek Sect öğrencisinden biraz Qi emdi.

Meng Hao'nun gözleri kısıldı. Feng Shui pusulasındaki öğrencilerin çoğu çok yüksek ruhlarla baktı; Açıkçası heykelin ne yaptığını bilmiyorduk.

On taraflı menekşe Feng Shui pusulasında zarif ve şık bir genç adam vardı. O bir gülümsemeyle ayağa kalktı ve Meng Hao da dahil olmak üzere haydut Kültivatörler grubuyla konuştu. "Diğer Daoists, sanırım çoğunuz beni tanıyor. Ben Xie Jie duyuyorum Siyah Elek Tarikatı'nın."

Meng Hao, anı daha önce konuşan kişinin sesini tanıdı.

"Bence birkaç Adalet Bakanlığı Daoisti bugün yolculuğumuz hakkında spekülasyon yapıyor" dedi bir gülümsemeyle. "Yolumuza çıktığımızda daha da açıklayacağım! Lütfen takip edin! "Üç bin metre genişliğe kadar aniden duran üzerinde mor renkte olan Feng Shui pusulası sonra onlara doğru uçtu.

Meng Hao ve diğer haydut Vakıf Kuruluş Kültivatörleri, farklı şeyler düşünüyor gibiydi. Bununla birlikte, birer birer uçmaya, ışık demetlerine dönüşmeye ve mor Feng Shui Pusulasına doğru ateş etmeye başladılar.