DOKUN BANA

BARS-2

           

Karşımda bir eli Melodi'nin omzunda duran, bir yandan tüm sinirli ve bu kız benim diyen bakışlarını bana ve Toyga'ya çevirmiş insan duruyordu. İnsan olarak gayet yakışıklı denilebilirdi. Benim için ise basit bir avdan başka bir şey değildi. Ta ki elini Melodi'nin omzundan beline indirene kadar... Melodi ise beni ve Toyga'yı yan yana görmenin şaşkınlığıyla bir bana bir de ona bakıyordu.

Toyga'nın çıkışı onu tatmin etmemiş olacak bakışları bana yönelmişti. "Merhaba?" "Merhaba Melodi." Elimi ona uzatmıştım, çekimser kalarak o da bana uzattı.

O gece bizi duyduğunu anladığımda boynuna ufacık(!) bir ısırık kondurmak zorunda kalmıştım. Henüz bize cephe alma zamanı değildi. Ona dönüşene kadar her şey iyi gitmeliydi.

Benim burada bulunmam ise tesadüften ibaret değildi. Okula kadar onu takip etmiştik. Buraya oturacaklarını duyunca onlardan önce gelip oturmuş, siparişlerimizi vermiştik. Geriye yalnızca onun bizi fark edip yanımıza gelmesi kalmıştı.

O da gelmişti...

Yanında bu insan denilen herif ile...

Dip dibe oturuyorlardı. Koray denen bu adama yokmuş gibi davranıyor olsam da o kendisini her lafa katıyordu. Toyga ise azıcık daha katlanmam için sürekli göz hareketi yapıyordu.

"Ee, siz nereden tanışıyorsunuz Toyga ve Bars?"

"Biz nereden tanışıyoruz? Oldukça güzel bir soru, Bars ile ben Korayların evine taşınmadan öncesinde tanışıyorduk. Zaten aramıza birini daha alacağımızdan bahsediyordum, işte o aramıza gelecek kişi Bars'tı."

"Hmm, anladım. İyi bakalım hoş gelmiş. Okulu bitirip geldin sanırım."

"Okulu bitirip geldim sayılır. Dövüş okulum var burada. Ayrıca spor malzemeleri üreten bir şirketim var." Ben konuştukça kaşları yukarıya kalkıyor, salla bakalım daha nelerini öğreneceğiz diyordu. İnsanların arasına karışma şeklim buydu. O dövüş okulunda normal bir dövüş eğitimi verilmiyordu elbette, çok çetrefilli işler dönüyordu. Yalnızca bu durum insanlara belli edilmiyordu. Bir de gelir kaynağı olarak şirketten para kazanıyorduk. Koray araya girerek: "Dövüş eğitimi almak istiyordun Melodi bak fırsat ayağına geldi." "Bana verdiğin sözü başkasına mı satıyorsun yoksa Koray?"

"Ne sözü?" Bu insan Melodi'ye ne sözü vermişti de bu kadar önemli olmuştu?

"Koray çalıştıracaktı, taşındıktan sonra iyice boşladı beni."

Kızı nasıl kandırmıştı bu insan? Bizden birini kandırmak bu kadar kolay değildi. Hem de bir alfayı...

Yoksa alfalar insanların arasında fazla bırakılmamalı mıydı? Bu kadar saf olmayı başka şekilde açıklayamazdı yönetim.

Yönetim demişken, Melodi'yi ısırdığım için bana ceza vereceklerdi. Umarım saçma sapan bir şey olmazdı. Ailemin katillerini öldürdükten sonra hiç ceza almamıştım. Sicilim temizdi. Zaten ailemin katillerini yediğim için bana ceza indirimi uygulanmıştı.

Toyga bir şeyler anlatıyor Melodi ve insan onu dinliyordu. Bu insan fazlaca gözlerini bana çevirip bakmasına rağmen umursamamayı seçiyordum. O bakışlarını üzerimden çektikçe bende ona yöneltiyordum bakışlarımı. Melodi ise ben her o insana baktığımda bana bakıyordu. Artık Toyga'dan önce Koray'ı koruması gerektiğini düşünüyordu sanırım.

Aslında haberlerde "Şok Şok Şok, ŞEHRİN ORTASINDA VAHŞET! BİR İNSAN PARS SALDIRISINA UĞRAYIP FECİ ŞEKİLDE CAN VERDİ!"

"Bars, bu kadar hoşuna giden ne acaba?"