Selammmm!!!
Yeni bölüm geldii.
Keyifli okumalar⭐Gitmekle gidilmiyor ki, gitmekle gitmiş olamazsın; Gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır.
Cemal Süreya
İlke
Yüzümü istila etmiş karmakarışık saçların arsında açtım gözlerimi. İstemsiz derin bir nefes çektim içime. Huzur buydu galiba. Bir nefes bir insanı ancak bu kadar mutlu edebilirdi.
Bu adam benim hayatımın bir kısmına tanıklık etmiş, belli ki beni çok sevmişti.
Peki ya ben?
Ben de onu sevmiş miydim?
Bu çok garipti. Hatırlamadığım bilmediğim bir adam göğsüme başını koymuş bir eli belimde mışıl mışıl uyuyordu. Peki ben ne yapıyorum? Rahatsız olmam, çekinmem gerekirken içimde gram rahatsızlık olmadan dağılmış saçlarına, çatık kaşlarına hayranlıkla bakıyorum.
Hafifçe kıpırdamasıyla hemen gözlerimi yumdum. Birden sıçradı. Korkuyla gözlerimi açtığımda bana dehşet dolu bir ifadeyle bakıyordu.
Filmler de olur ya kız oğlanla sarhoşken bir gece geçirir ve sabah hiçbir şey hatırlamaz ve oğlanı suçlar. Şu an o sahnelerin tam tersini yaşıyordum.
Birden beni omzumdan tutup sarsmaya başladı.
"Bıraksana ya amacın ne?"
Birden cırlamamla omzumu bırakıp yanıma oturdu.Tamamen çaresiz, bitmiş bir hali vardı. Yorgun bir sesle "Ne işin var yatağımda?"
Bu adam çıldırmış olmalıydı. Güldüm. "Gerçekten soru bu mu? Yoksa dalga mı geçiyorsun?"
Kıpkırmızı gözlerle baktı bana. Uzun uzun sadece baktı. O gözlerde kilitli onca cümleyle baktı. İçimde yerinden haberdar olmadığım bir yer parçalandı. Bu adam sadece bir bakışıyla bunca şey anlatırken içinde neler gizliydi acaba.
Başımı ellerime indirdim. Umutsuz bir sesle fısıldadım. "Hatırlamıyorsun değil mi?"
Elleriyle çenemden tutup başımı kaldırdı. Gözlerimiz buluştuğunda ilk defa bakışlarında ki o soğuk ifadeyle değil de bambaşka bir ifadeyle karşılaştım. Öyle güzel bakıyordu ki olduğum yere eriyebilirdim.
"Dün gece ne oldu anlat bana."
Hafifçe çenemde ki parmaklarını oynattı. Söylemiş olabileceklerinden korkar gibi bir hali vardı. Madem bilmemi istemiyordu bende bilmezden gelebilirdim değil mi? Hem öylesi daha kolay olurdu.Yine de biraz kırılmıştım. Dün söyledikleri belkide sadece bir sarhoşun sözleriydi.Kendimi gerçekten bir aptal gibi hissettim. Hala çenemde duran elini yavaşça ittim.
"Sarhoştun seni yatağına yatırdım. Benden yanında uyumamı istedin. Israr edince bende burada uyudum."
"Hepsi bu."Bir nefeste anlattığım masaldan sonra derin bir nefes verip yüzüne baktım. Yüzünde ki rahatlama dolu ifadeden gerçekten nefret ettim. Buna bu kadar alınmam normal miydi?
Neredeyse sırıtacaktı.
"Hepsi bu mu?"Sinirle kalktım yataktan. "Hepsi bu dedim ya neresini anlamadın?"
Hırsla arkamı dönüp çıktım odadan. Gerizekalı ya dün ki adam ve bunun arasında dağlar kadar fark vardı.
Yine beni sinir etmeyi bir şekilde başarmıştı. Sinirle indim merdivenleri. Bu evde bu adamın yanında kalmak istemiyordum artık.
Zaten olaylar en başından beri yeterince karışıkken birde bu dengesiz halleri beni çileden çıkartıyordu.
Bir bakıyorsun pamuk şeker gibi aradan bir saniye geçiyor ve bumm.
Taş devri hödüğü.Tam çantamı almış giderken tişörtümün ucundan çekildim. Bende geç kaldı diyordum kii taş devri hödüğümüz tam zamanında yetişti.
Arkama döndüğümde ateş saçan simsiyah gözleri beklemiyordum. Kabul ediyorum fazla korkunçtu.
Hızla kapıya dönüp kaçmayı denedim ama bu sefer kolumdan tuttu.
Buz gibi bir ses tonuyla "Nereye küçük hanım bu kadar çabuk mu sıkıldın benden?"
Sözlerinden çok bakışları incitti beni. Sanki oracıkta öldürecek gibi bakıyordu bana. Okadar sığ ve ürkütücüydü.
**************
Yorumlarınızı eksik etmeyin.
Seviliyorsunuz..
🌟⭐
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umut Yıldızı
Novela JuvenilBeklenmedik bir anda parlar UMUT YILDIZI! Gereken tek şey biraz dikkatli bakmak gökyüzüne...