1.0| Düşman

1.9K 141 133
                                    

Yazardan Not: Luna, ana karakterlerin yaşıtıdır. Seriden farklı olarak.

"Ne?"

Draco, oldukça şaşırmış ve dehşete düşmüş bir ifadeyle Hermione'ye baktı. Bu hayatında gördüğü en saçma fikirdi. Hermione'yi Malikhane'ye hangi sıfatla getirecekti? Annesinin ona söylediği planı deşifre etse, Lord'un annesini bir an bile düşünmeden öldüreceğini biliyordu. Direkt kızı getirse, bu sefer de ona neden güvendiğine dair bir ton zırvalıktan geçmek zorunda kalacaktı. Güvenini yitirecekti. Asla olmazdı, bu. "Asla," dedi, sinirlenerek. "Seni asla götüremem."

Hermione, bu işin çok hızlı bir şekilde ilerlemesini istiyordu, bu yüzden onu hangi maksatla Malikhane'ye götüreceği sorusuna uyduracak bir şey düşünmemişti. Draco'nun neden bu tepkiyi verdiğine şaşmamalıydı. Kendisi daha düşünmeden, ağzından kelimeler yuvarlanmaya başladı. "Bak," dedi, ne demesi gerektiğini bilmiyordu ama bir şeyler demeye girişti. "Onlara söyleyeceğin hiçbir şey yalan olmayacak, biliyorsun ki ben artık sizin tarafınızdayım. Harry'e...Potter'e karşı olan güvenimi ebediyen yitirdim. Bunu onlara anlatsan yeterli olur."

"Sana inanmıyorum," dedi Draco kesin ve sert bir sesle. "Sen, bana onlardan olmak zorunda değilsin dedin, bir bulanık olarak kan farkına inanmadığını söyledin," Draco'nun bu çıkışması da oldukça yerinde ve normaldi. "Bak, Draco. Ben senden bir yardım isterken, aynı zamanda sana bir söz verdim. Bu işin sonuna kadar seninle geleceğim. Eğer sen, Dumbledore'nin yanında yer almaya başlasan, ben de öyle yapacaktım ama fikrini değiştirmiyorsan, nerede istersen orada olacağım. Potter'e güvenmiyor olmam, kan farkına inandığım anlamına gelmiyor, ben hala aynı Hermione'yim. Sizin yanınızda olmam, sizin fikirlerinizi desteklediğimden değil, seni yalnız bırakmayacak olmamdan."

Kendince, gayet mantıklı bir açıklama yapmıştı, Hermione. Keza, Draco da bunu mantıklı bulmuş olmalıydı ki, sessiz kaldı. Ama, genç adamın bakışları geçen her saniyede farklı bir duyguyla alevlendi. Grileri, her bir saliselik dilimde mavilerini daha çok esir aldı. Tek kaşını havalandırıp, genç kıza tehlikeli bir ifadeyle yaklaştığında, Hermione geri çekilmemek için büyük bir mücadele verdi. O, Hermione Granger'dı. Baskın olan tarafın Draco olmasına izin verip, pasif kalmayacak kadar özgüvenliydi. "Önce, anneme danışacağım," dedi, çocuk yakıcı bir fısıldamayla. Nefesin nefese çarpması, oldukça tenha olan Baykuşhanede, adeta görünmez bir yankılanma oluşturmuştu. "Eğer kabul ederse, geleceksin, ama biliyorsun ki, bir haftayı bulabilir."

Ama, Hermione bu yakınlık karşısında, Draco'nun söylediklerine odaklanmaktan çok uzaktaydı. Tanrı aşkına, bu kelimeleri söylemek için bu kadar yakınlaşmak zorunda mıydı? "Evet," dedi mırıldanırcasına. Konuşurken o kadar zorlandı ki, kelimeleri yarı yutar vaziyete düşmüştü. Draco memnunca sırıttığında, Hermione, ona zaferin tadını yaşattığını farketmişti. Kendisine gelmeliydi. Madem çocuk, büyük oynamak istiyordu, o da öyle yapacaktı.

Hiç çekinmeden, bir adım da o attığında Draco'nun gözleri şaşkınlıkla büyüdü. Şimdi aralarındaki mesafeden, rüzgar bile geçemezdi. Tek bir minik adımda, vücutları birbiriyle temas edebilirdi. Draco'nun suratındaki gülümseme yok olurken, ellerini sanki kendisini kontrol etmek istercesine arkasında bağladı ve gözleriyle kızı baştan aşağı süzdü. "Biliyor musun, Malfoy? Bana Üçbüyücü Turnuvalarının olduğu zaman, bunu baloya kim davet etsin demiştin. 4 gün sonraki baloya, beni kim davet eder dersin?" cüretkar bir ifadeyle gülümsedi. Konuyu kendi lehine olacak şekilde, değiştirmişti ki, Draco'nun da bunu beklemediği belliydi. Yutkundu ve gözlerini kızın dudaklarında kilitledi. "Bilmem," dedi, mırıldanarak. "Weasley?"

"Onunla aramın bozuk olduğunu biliyorsun ve beni davet etmeyeceğini de adın gibi biliyorsun değil mi?" dedi. Gülümsemesi daha çok büyüdü. Draco her sözüyle, her tavrıyla Hermione'yi aralarındaki savaşta öne geçiriyordu. "Hangi cevabı duymak istiyorsun?" dedi, çocuk yandan bir gülümsemeyle. Hemen yenilmeyecekti.

Light or Dark -dramione-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin