Lucy'den
Natsu odadan çıktıktan kısa bir süre sonra kapının sertçe kapandığını işittim. Aşağı inip odalara bakındım.
" Natsu ! Zeref ! İgneel-san ! " Hiç kimse yoktu. Bu sırada mutfaktan gelen tıkırtılarla yavaşça mutfağa yöneldim. Giderken Natsu'nun ısrarla aldığı beyzbol sopasını almayı da unutmamıştım. Kapının arkasından onu aldıktan sonra mutfağa girdim. Biri Natsu'yla yaptığımız keke gömülmüş yiyordu. Onun kim olduğunu anlamam uzun sürmedi. Yavaşça gerilerken Sopa tabureye çarpmıştı. Hızla sopayı arkama saklayıp ona baktım.
" Uzun zaman oldu, değil mi ? " Bana yaklaşıyordu. Geri geri giderken Yanıma geldi ve saçımdan tutarak beni durdurdu.
" Saçlarını uzatmışsın. Ve söylemeliyim ki böyle daha ateşlisin ! " Sırıtıp telefonunu çıkardı.
" Şimdi Natsu'yu arayacağım sakın sesini çıkarma. " Saçımı sertçe çekiştirip beni duvara yasladı. Göz yaşlarım çoktan dökülmeye başlamışlardı. Telefonu hopörlöre aldı ve beklermeye başladı. Telefon açıldığında sırıtması genişledi.
" Merhaba Natsu. "
" NE İTİYORSUN LAN PİÇ KURUSU ?! " Zero gülmüştü ama Natsu'nun siniri hat safadaydı.
" Ayıp oluyor ama Natsu. Demek ki Lucy sana söylemiş. " Yan gözle bana baktı.
" O söylemed. Zorla öğrendim. "
" Vay be ! Natsu büyümüş. "
" Sana bir kez daha ne istediğini soruyorum. " Zero yine sırıtmaya başladı.
" Şimdi gözüme girdin Natsu. Ne mi istiyorum ? Tabiki de Lucy'mi. " Elini saçlarıma geçirdiğinde tiksintiyle yüzümü buruşturdum.
" ONUN ADINI AĞZINA ALMA ! " Arkadan diğerlerinin homurtuları geliyordu. Bu sırada ağzımdan bir hıçkırık kaçtı.
" Neden ki ? Şu an benim yanımda gayet mutlu,değil mi Lucy ? " Sonrasında telefonu kapatmıştı. Bir an benim saçlarımı bıraktığında beyzbol sopasını kafasına geçirdim. Sendelenirken yukarı koştum. En ykın odaya,yani Natsu'nun odasına girip kapıyı kilitledim. Bir köşeye çöktükten sonra Natsu'nun odasına göz gezdirdim Tişörtlerinden bir tanesini alıp kokusunu içine çekmeye başladım. Kapı yumruklanmaya başlamıştı.
" LUCY AÇ KAPIYI ! LUCY !! " Cama yaklaştım. Natsu'nun tişörtü hala elimdeydi. Kapı kırılınca içimdeki son cesaretle kendimi aşağı attım. 1-2 metre vardı. En azından Zero'nun elinde kalmaktansa hastanede yatarım daha iyi. Gözlerimi kapayıp Natsu'nun Tişörtüne sarıldım. Ama yere düşmemiştim. Gözlerimi açtığımda Laxus gülmüştü.
" Az daha tahtalı köyü boyluyordun. " tebessüm ettim. Natsu koşarak yanıma geldi. Beni kendi kucağına aldıktan sonra sarıldı.
" Özür dilerim. Yine seni koruyamadım. " Bende ona sarıldım.
" Aslında telefona cevap vermeseydin Beyzbol sopanı Zero'nun kafasına geçirip zaman kazanamazdım. " beni daha da sıktı.
" Yine aynı şeyler olacak sandım. " Yanağını okaşadığımda ıslaklığı hissetmiştim.
" Natsu ben artık eskisi gibi korkak değilim. " Bana baktığında göz yaşlarını sildim. Beni Gray'in kucağına verdiğinde şaşırmıştım.
" Onu Mirajane'lere götür. Bizim işimiz var. " Gray itiraz edecek oldu ama beni görünce vazgeçti. Beni kucağında taşırken gözlerimizin buluşmaması için sürekli gözlerimi kaçırıyordum.
" Neden benden gözlerini kaçırıyorsun ? " Ona baktım.
" Hep size yük oluyorum. " Gray bana sinirle baktı.
![](https://img.wattpad.com/cover/113421664-288-k225427.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üvey Kuzenim
Hayran KurguBaşlık sizi yanıltmasın. Bu bir Nalu fanfictir. Diğer shipler de olacaktır ama Nalu ağırlıklı. Aralara smutlar koyabilirim zaten belli ederim. Neyse uzatmadan konuya geçiyorum. Lucy'nin babası şirketini Lucy ve Kuzenleri olan Drgneel kardeşlere bır...