11.Bolum

14 4 8
                                    

Jasper sinirle bir iç çekti. Nazlı nın uzaklaşan adım sesleri artık boğuk geldiğinde kardeşinin yanındaki sandalyeye oturdu. Öylece şömineyi izleyen kardeşine baktı. Ateşi izlemek ikisi içinde hoştu ama biri daha çok seviyordu. Ona enerji verdiğini söyleyip duruyordu.

Jasper öne eğildi ve kardeşine döndürdü sandalyeyi ,  " Şimdi söyle. Ne ceza yedin? "

Kardeşi ateşe bakarak dalgın bir şekilde konuştu ,  " Bedenimde olan anlaşma dövmelerim yüzüme de bulaştı. Ve yüzümdekiler kalıcı. Bir daha asla çıkmayacak. "

Jasper bu ani şok ile ne yapacağını şaşırmıştı. Şaşkınlıkla gözlerini büyüttü ve kardeşine iyice yaklaştı. " Gösterse-"

Olduğu transtan öfke ile çıktı ,  " Asla! "

Jasper kaşlarını çatıp arkasına yaslandı. Şimdi ne yapacaktı? Kardeşi sonsuza kadar bu aptal maskelerle , işe gitmeden hergün yüzünü boyamak zorunda mı kalıcaktı? Bedensizler ona bakıp gülecek , alay konusu mu olucaktı? (Bedensizler Vincent ın anlaşmacı olduğunu biliyor. Yani dövmeleri yok ve öldürülemiyorlar. )  O dövmeler bir 'ben' den birazcık daha büyüktü. Ancak yinede görünüyordu ve Jasper şuanda bunu hayal dahi edemiyordu.

" Bu cezayı sana kim verdi? " dedi Jasper. Her ne kadar bilsede...

" Oturduğun lanet evde yıllar önce bir bedensiz av sırasında ölmüş. O verdi cezayı."

" Peki neden başka bir ceza istemedin? Merhamet ettirmedin?"

Sesini yükseltti , " Çünkü ben kimseden merhamet dilenmem. Ben bana dilenen merhametlileri öldürüyorum , Jasper!  "

Jasper bu konu hakkında sonra düşünmek istiyordu. Başka bir zaman bunu konuşmak istedi. Kız dışarda soğuktan ölmeyi zevkle beklerken değil , daha uygun bir zamanda. Hemen başka bir konuya geçmek için atıldı ,   " Şimdi ne yapacağız? "

" Kız konusunda mı? Dosya kapanana kadar burada kalıcak. Yaklaşık bir ay kadar-"

Jasper şaşkınlıkla bağırdı , " Bir ay geçmeden bu kız ölür burada. Mantıklı ol! "

" Ben cezamı çektiysem o da çekicek. İş işten geçti Jasper. Dosya kapanana kadar o kız burada! İster ölü ister diri! "

Jasper sandalyeden fırlayıp sinirle  bağırdı...

                       *                     *                   *

Şöminenin önünde bana verdiği ince battaniye ile duruyordum. Patates kızartmasına ikide bir çatalımı batırıp ağzıma atıyordum. Açlığım gittikçe tükenirken Jasper ın yanımda olmadığını farkettim. Sanırım o  da kendi odasına çekilmişti. Soyut bir patates kızartması yemek...Ve en korkuncu karnımı doyuruyor olması...Patates kızartması bitince yavaşça mutfağa götürdüm. Geri gelip şöminenin uzak bir kenarına uzandım.

Gözlerimi kapatacağım sırada merdivenden inen ayak sesleri duydum. Uyumaya çalıştım. Bu umrumda olmamalıydı.

Ruhsuz un o öfkeli sesini duydum.  " Sen hala burada mısın? "

" Nerede olmam gerekiyor? " diye mırıldandım. Hafifçe gözlerimi açtığımda sadece ayağını gördüm. Tam tepemdeydi.

" Dışarıda olabilir mesela. Olmayan köpek klübesinde. " dedi alayla.

Ayağa kalktım. Eğer huzur oradaysa gerekiyorsa oraya gidecektim. Soğuktan donarak ölmek istiyordum. Saanırım benim için bu en iyisiydi. Yolun sonuna gelmiştim yani...Dosya benim ölümümle kapanıcaktı. Ama kimse bilmeyecekti bile...

ŞARAP ATLISI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin