Ruhsuz kapıyı arkasından küt diye kapatıp eve girerken Jasper ın odasına daldı. Adam soyunmuş , üstüne yeni kıyafetler giyinmeye çalışıyordu. Ruhsuz umrunda olmadan ona baktı.
" Orada ne oldu öyle?! " dedi öfke ile. Bilmek isteyeceği en son şey Jasper ın birine 'sonunda' aşık olmasıydı.
" Kapa çeneni. Sana yeterince öfkeliyim. " Jasper bunu diyerek üstüne bir tişört geçirdi. Hafif hafif çıkmış göbeği ona yanlış beslendiğini gösteriyordu.
Ruhsuz alkışladı , " Tebrik ederim. Bana öfkeliyken salak bir kıza aşık olmayı be-ce-ri-yor-sun! "
" Sana kes sesini dedim! O kıza yeterince zarar verdin! " dedi çekmeceleri karıştırarken. En sonunda bir tıraş köpüğü ve jilet buldu.
Şaşkınlıkla ağzını açtı. " Tıraş mı olucaksın?! Şaka yapıyor olmalısın-"
Ayağa kalkıp üstüne üstüne geldi , " Sana kes sesini demiştim! Git ve yaptıklarını düşün biraz. "
Ruhsuz kapıya yaslandı , " Benim vicdan azabı çekemediğimi biliyorsun , Jasper. "
" O zaman başkalarına çektirmemek için uzak dur. O kızdan uzak dur. " Omuzluk atarak odasının arkasındaki lavaboya ilerledi.
" Eğer lanet olası o kıza aşık olursan-"
Jasper birden patladı , " N'apıcaksın?! Söylesene! "
" İnsanları sevemiyorsun diye başka insanları da aşktan mahrum edemezsin! En azından kardeşine bunu adil göremezsin. Ben de Nazlı da artık listende yok! " dedi Jasper.
Jasper onun susarak dinlediğini görünce fırsattan yararlanmak istedi , " Eğer sende yıllar önce beni öfkelendirmeseydin bu halde olmuyacaktın! Sende Nazlı ile aynı kefedesin artık! Kendini kimseye sevdirmeye çalışmadın seni biri bedenine geri koysun diye! Bu yüzden insanları suçlamayı-"
Ruhsuz elini kaldırıp dayanamıyormuş gibi bağırdı , "Yeter! "
" Bencede yeter. Defol şimdi. Bu eve iki ceset fazla. "
Jasper cümlesinin sonunda mırıldanmış olsa da Ruhsuz yeterincesini duymuştu. Tek kelime etmeden hızlıca yukarı süzüldü. Kapı sertçe çarpılınca Jasper birden jilet ile yanağını kesti. Okkalı bir küfür ederken aklından artık geçen tek şey Nazlı ydı. Onun nerede olduğunu merak ediyordu. Onun neler yaşadığını anlayabiliyordu.
Bu ilk defa olmamıştı...
Düzenli bir sakal tıraşı olurken kestiği yaranın üstünden geçmemeye çalıştı. Nazlı nın aklından okuduğu kadarıyla sakal onu hiç iyi göstermiyordu. Ruhsuz a inat olsun diye yapmıştı ama madem böyle olucak...Dışarıda Nazlı nın hamak kurduğunu hatırlaması ile gülümsedi. Her ne kadar soğuktan ve zoraki yapmış olsa bile...Gelecek artık eskisi gibi onu korkutmuyordu. Bu seferde görmek istedi geleceği...
'Nazlı işe girmeye çalışınca işler yoluna gitmeyecek. Ruhsuz ile çok yakından ama bir o kadar uzak bir işi olucaktı.'
Jasper korku ile elindeki jileti düşürürken düşündü. İş...Nazlı nın eninde sonunda iş bulması gerekiyordu. Yoksa görevliler buraya gelip zorla onu işe almak zorundaydı. Zaten yarın sabah da gitmesi gereken bir işi vardı. Yanaklarını yıkayıp güzel bir tıraş losyonu sürerken kendini ilk defa mükemmel hissetmiyordu. İşine her zaman mükemmel gidiyordu ama bu farklı geliyordu ona...
Kapının açılma sesi ile eşyalarını toparlayıp hız ile salona ilerledi. Nazlı nın gözlerinde kalmış yaşlar vardı. Ağlayarak bir koltuğa otururken düşündüğü tek şey ' Umarım bana inanır' cümlesiydi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞARAP ATLISI
FantasiaNe aşkla dolu, ne de kanlı sonlu. Tek bir kitap , tek bir kalp olmuştu. Siyah atlı prensinden umudu kesen kız, bir şaraba aşık olmuştu. Şarap ona istediği herşeyi vermişti. Ancak ay da bu aşka dahil olmuştu. 3 kişi birbirine aşık olur muydu? Bir ka...