2.4

275 115 5
                                    

Küçük bir sokağın girişin de bulunan bir ev vardı. Cidden orayı çok merak ederdim. Kim yaşıyordu bu korkunç evin için de diye.

Her zaman bağırma sesleri gelirdi o evden. Bir okul çıkışı yine o evin yanından geçiyordum ki çok geçmeden bir çığlık sesi yükseldi. Kapı açıldı ve dışarıya bir kız atılıp kapı tekrar örtüldü.

Kız küçük, çelimsiz bir kedi yavrusu gibiydi. Onun yanına yaklaştım usulca. Önce beni fark etmedi. Fark ettiğinde ise irkilip benden uzaklaştı. Dudağı patlamış , dizleri yaralanmış ve en kötüsü de kolları morarmış ve sigara izleri ile dolmuştu.

Ona çok acıdım. Eve gider gitmez zorla babama o evde kim varsa onu polis alıp götürsün diye yalvardım.

O evin hikayesi aslında çok güzel başlamış ama sonralarında doğan çocuk ile ev neşelenmek yerine buhran ile dolup taşmış.

Adam bir esnaf,kadın ise avukatmış. Kadın babasından kaçıp okumak için adamla evlenmiş. Adam öncelerinde aşıkmış kadına ama kadının ilgisizliği adamı bir süre sonra bıktırmış.

Kadın adamdan hamile olduğunu öğrenince çocuk doğana kadar sürekli bu bebekten nefret ettiğinden bahsedip durmuş. Çocuğu çok kez düşürmek için ağır şeyler kaldırmış ama çabaları sonuç vermemiş.

Çocuk doğduğunda anne evi terk edip gitmiş. İlgisiz ve annesiz büyüyen küçük kız çocuğu sürekli dayağa maruz kalmış. 10 yaşına geldiğinde ise babamın ihbarı üzerine annesine teslim edilmiş.

O kız çok güzel saçlara sahipti. Küçüktüm ama hatırlıyorum. Bir keresinde beni büyük bir köpekten kurtarmıştı.

Sözlerini ise hiç unutamam " Korku, savaşmadıkça seni cesur yapmaz " demişti.

Şaşırmıştım önce küçük bir kız nerden bilsin böyle şeyleri diye.
Elinde her zaman kalın kalın kitaplar görür imrenirdim ona.

Kısa bir süre sonra ise annesinin yanına gitti. O zamandan bu yana da onu görmem.

Ta ki yeniden karşıma çıkana kadar.
Selim Eroğlu, Masal Serttaşı bulmuştu. O küçük kız çocuğuna tekrar bakabilmişti. Babası şimdi yine onun peşinde idi. Artık polis ile durmazdı. Masal ise öylece boyun eğmeyecekti. Yediği onca dayaktan sonra neyin ne olduğunu çok iyi biliyordu.

Ne yapmasını ise yapmamasından daha iyi biliyordu.

Şimdi gerçekler yavaşça gün yüzüne çıkmaya başlamıştı.

Kiraz/TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin