Düzenlenmiş bir bölümdür...
O karşımda duruyordu. Tam birine aşık olmuşken o benim karşımdaydı. İlk hatam, ilk çaresizliğim, ilk yanılgım. Bana güzel güzel bakmaya başlayınca acı bir şekilde yutkundum.
"Kim gelmiş Okyanus ?"
"Kargo" deyip yalan söyledim. Hafifçe kapıyı aralayıp, dışarıya çıktım.
"Senin burada ne işin var acaba ?"
"Onu ve seni çok özledim"
"Sana artık inanmıyorum biliyor musun ? Bir Uzaydan hoşlanıyorum, bir de senden hoşlanıyorum diyorsun çünkü. Git başımdan iyi değilsin" deyip içeriye geçmeye çalıştım fakat bileğimi tutuyordu.
"Sen benim hayatımın ilk hatası olacaksın Okyanus"
"O zaman olmak istemiyorum"
"Neden ?"
"Çünkü hatalar iyi değildir, çünkü hata yaparsak ölebiliriz... Ve ben ölmek istemiyorum"
"O zaman neden beni seviyormuş gibi davrandın ?"
"Ben seni seviyordum Deniz. Hem de çok seviyordum... Fakat sen buna inanmadın işte. Şimdi sana yeni hayatın da başarılar dilerim" deyip içeriye geçip, yutkundum. Sandalyeme geri oturdum. Uzay hala bana bakmaya çalışıyorken ben ise sadece önüme bakıyordum. Herkes yemeğini bitirdikten sonra bulaşıkları yıkamak üzere mutfağa gitmiştim. Arkamdan biri belime sarılınca ürkmüştüm. Arkamı döndüğümde ise Uzay ile sadece aramızda 2-3 santim vardı. Gözlerimin içine baktığında gülümsedim.
''Senin canın bir şeye mi sıkkın ?''
''Yok'' deyip işime devam edecekken bileğimden tutup, kendisine döndürdü. Ben ise şaşkınlığımdan gülümseyip, duruyordum. Bir anda öksürme sesi gelince Toprak ve Rüzgar'ın bize baktığını gördük.
''Biz çıkalım isterseniz''
''Saçma sapan konuşma Toprak'' dedikten sonra bulaşıkları yıkamaya devam ettim. Salona gittiğimde kaşlarımı çatıp, ellerimi belime koydum. Toprak, Rüzgar'ı dövüyor, Uzay ise tip tip onlara bakıyordu. Hemen Toprak'ı tutup, koltuğa sürükledim.
''Ne yapıyorsunuz siz ya ? Ben daha yeni burayı toparladım''
''İlk önce o başlattı. Bana laf etti ben de dövdüm'' deyince Rüzgar Toprak'a yine tip tip bakmaya başladı.
''Bir kere 'güzelim' dedim, kötü bir şey demedim ki''
''Susun bir ya. Siz burayı toparlayacaksınız'' Dedim ve banyoya gittim. Kısa bir duş aldıktan sonra üstümü giyinmek üzere odama gittim. Üstümü giyinip, aşağıya indiğimde ise her yer yerindeydi.
''Aferin hep böyle olun işte'' dedikten sonra oturdum. Karnım guruldamaya başlayınca herkes bana bakmaya başladı. Buna Uzay da dahildi. Hemen ayağa kalkıp, mutfağa gittim. Buzdolabını açıp, yemek var mı diye bakmıştım. Ne yazık ki hiç yemek yoktu. Yapmak ise bir saatimi alırdı herhalde o zamana kadar ölürdüm. Uzay'a gülümsediğim de hemen pizzacıyı arayıp, dört büyük boy pizza söylemişti. Ben ise vitrin de durup, filmlere bakıyordum. Çok vakit geçmeden filmi bulup, oynatmaya başlamıştım. Korku filmi başladığında aynı o kızın yaşadıkları gibi olmuştu. Elektrikler gitmişti ve kapı çalmıştı. Yavaş yavaş kapıya doğru ilerlediğimde 'kim o?' demiştim. 'Pizzacı' dediğinde rahatlayıp, kapıyı açtım. Parayı ödedikten sonra koltuğa oturdum. Elektrikler geldiğinde şaşkınca etrafa bakıyordum. Rüzgar Toprak'ın kucağındaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatımın Hatası 1
RomanceNeden aşık olunurdu? Neden aşık olduğunda, acı çekmek zorundaydık? Kahve çekirdeğine benzeyen gözleri, dikkatimi çekmişti. Ona aşık olmuştum. İlk defa birisine aşık olmuştum. Sonunu bile bile sevmiştim onu. Neler yaşayacağımı, neler yapacağımı bilme...