5.Bölüm " Karmaşa"

7.7K 362 42
                                    

Umarım düzenli olarak her hafta bir bölüm atabilirim. Belki daha fazlada atabilirim ama bir gün belirlemedim çünkü ruh halime göre cidden herşey değişebilir. Umarım beni anlayabilirsin sevgili okuyucu ❤ herşey senin için!

EN ÖNEMLİSİ! Vote ve yorumları kesinlikle unutmayın!
Sizleri seviyorum...

O olaydan sonra eve geldiğimde hiçbirşeyi sorgulamamıştım ve direk kafamı yastığa koymuştum.
Annem habersizce kafama göre iş yaptığımı sanıp kendi kendine bana bağırıp çağırırken bir yandan da Çınar üzerime geliyordu.

Herşey üzerime gelmeye başladığı için bir anda patlayıp ne olup bittiğini sinirle bir hışımla, konuşmalarına izin vermeden ikisinede anlatmış ve odamdan birdaha çıkmamıştım.

👇👇👇👇👇👌

Okula geldiğimden beri sıradan kalkmadan öylece boşboş oturup durdum. "Duru iyi misin?"

Yağmura bakarak tekrar önüme döndüm ve ofladım galiba korkuyordum artık. O Uzaylı İnekten herşey beklerdim. "Galiba hayır Yağmur. Kendimi çok... güçsüz hissediyordum"

Bakışlarımı yeniden Yağmura çevirerek ona baktım. Yüzünde kabullenirmiş gibi bir ifade vardı "Sen güçsüz değilsin. Sadece gücünü gereksiz insanlara yoruyorsun" başımı onaylar gibi sallayarak önüme döndüm.

Bir an sınıfa Timur girince bakışlarımı çektim ve önüme döndüm "Duru. Yüzleşmen lazım bebeğim. Böyle korkak gibi davranarak pes etme" ama elimden birşey gelmiyordu! Lanet olsun ki ona meydan okuyamıyordum! Ne zaman karşısına dikilsem hep başkaları zarar görüyordu.

"Yağmur artık çok yoruldum. Ona karşı yapabileceğim hiçbirşey yok. Sadece boyun bükmekten başka yapabileceğim birşey yok" kendi sesimle duyduğum acizlikle gözlerim acımaya başlamıştı.

Timurun olduğu yere kısa bir bakış attım. Ediz ve Öykü haşır neşir birşeyler konuşurken Timur ise hiçbir tepki vermeden öylece duruyordu. Bir anda gözlerimiz bağlandığında kendimi geri çekmedim ve bende ona bakmaya başladım.

Senden korkmuyorum İnek! Aklıma dün gelince bir an sinirlerim zıpladı. Bakışlarım nefretle dolarken aniden bakışlarını benden çekti.

Bende göz devirerek olduğum yerde önüme döndüm "Ne oldu?" Yağmura baktığımda "birşey yok" diyerek önüme döndüm.
Bir kıpırtı olduğunda sınıfın kapısına baktım. Henüz zil çalmamıştı. Gördüğüm şeyle şok olurcasına gözlerimi pörtlettim. Kalbime serpilen lav suları ile ona bakmaya devam ettim.

Dün beni kurtaran çocuk. Yani Savaştı. O olay olduktan sonra Timur sinirle Savaşa saldırmış ve dudağını patlamıştı. Ben ise korkudan hiçbirşey yapamamıştım. Ediz onu zor ayırıp ordan uzaklaşmıştılar. Bende ona yardım etmiştim. O orda olmasaydı ben büyük bir durumunda kafayı yerdim. Dikkatlice Savaşa bakmaya başladım.

Durup etrafa baktığında bana döndüğünde gülümseyerek bana doğru gelmeye başladı. "Senin ne işin var lan burda!" Başımı çevirdiğim de Timurla karşılaştım. Ediz de ayağa kalkmıştı

Savaş hiçbir tepki vermeden önümdeki boş sıraya oturdu. "Bende okuyorum biliyor musun Timur?" Savaşa baktığımda yandan bana baktı ve gülümseyerek göz kırptı. Yarabbim!

Bende gülümserken bakışlarımı çektim. "Oha! Bu kim?" Yağmura döndüğümde gözlerini pörtlemiş Bir bana bir Savaşa bakıyordu.

"Sonra anlatırım" diyerek önüme döndüm "Kaşınma Savaş! Ne haltlar çevirmek istediğini çok iyi biliyorum"

Timura döndüğümde aniden bakışları bana kaydı. Bir süre bakıştıktan sonra Savaşa bakmaya başladı. Neydi bu böyle "Kesin şunu! Savaşın burada olup olmaması seni ilgilendirmez" Timura laf attığımda sırıttı
"Burası benim okulum" dediğinde bir kahkaha patlattım "Amcanın olmasın? Ve senin sözün geçmeyen bir okul. Fazla mi hayal kuruyorsun sen?" Kolumda hissettiğim bir uyarı ile Yağmura baktım "bulaşma şunlara!" Diye bana tısladı. Ama ondan korkmuyorum.

Keskin Koleji (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin