Okuyucularım..! Kitabımız tahminimden bile daha fazla okunuyor... ama lütfen destek için paylaşın!
EN ÖNEMLİSİ! Vote ve yorumları kesinlikle unutmayın!
Sizleri seviyorum...Eve geldiğimde üzerimi hızla değiştirip kendimi uykunun güzel kollarına bırakmıştım. Ve tabi mutlu bir şeklide...
Timurun sen bir deneme tahtasısın demesini yanlış anlamıştım. Ediz olmasaydı hiçbirşey anlayamayacak ve Timura kin Tutacaktım.
Ama onu... sevmiyordum. Onca kötülüğe göz yumayıyordum. Ama nedense kin de bağlamıyordum.
Bende dönek olmaya başlamıştım. Dengemi bozuyor, ne yaptığımı kendime sorduğumda cevap alamıyordum. Ama şundan eminim ki Timurun içinde sakladıklarını gün yüzüne çıkaracaktım.
👇👇👇👇👇👌
Başımda öten Çınara baktığımda yastığımı başımın altından çekmek için bin bir çeşite giriyordu. "Rahat bırak yastığımı!" Diye boğuk sesle bağırırken koluna bir şaplak indirdim.
"İki saatten beri mahalleyi ayağa diktim bi seni dikemedim. Kalk şu yataktan!" Bu sefer daha sert çektiğinde başım hızla yatağa vurdu. "Çınar!" Diye bağırdığım ve son gücümle topladığım enerjimi ayağımda birleştirip var gücümle bacağına tekmeyi bastım. "Abi!"
Kapıdan gelen bir ses ile bakışlarımı o yöne çevirdim. Annem gelmişti. Çınara baktığımda yerde köpek yavrusu gibi can çekişiyordu. İstemsizce güldüm. "Ben sana kaç kere dicem kız! Abi oo abi!"
Anneme başımı dikleştirerek baktım. "3 yaşında ki çocuğa abi demeyi mi öğretiyorum anne ya! Demicem abi filan"
Elini ayağına götürdüğünde terlik şov başlayacağını anladım ve savunma olarak önüme pikemi çektim. Aklım sıra kalkan oluşturmuştum.
"Üzgünüm gizli ajan ama bu sefer ben kazandım!" Dediğim an artık annem nasıl nişan aldıysa pikeye deydiği an burnuma okkalı bir şekilde çarparak yere düştü. "Çikolatalı sütler aşkına! Anne burnum öldü burnum!"
"Tam on ikiden helal sana anne! Tam can noktasından vurdin oni!" Yerimde kıvranırken önümde duran terliği Çınara doğru rastgele fırlattım ama isabet gelmemişti.
"Kesin bakim bağrışmayı! Herkes aşağı! Kahvaltıya!" Emir büyük yerden gelince yataktan fırlayarak pofuduk terliklerimi giydim.
"Sende yerde maymun gibi kıvranma! Çık odamdan defol!" Ayağım ile Çınarın sırtından doğru itmeye başladım. "Çöp mü itikliyosun kızım!" Diye bağırınca bir kahkaha patlattım.
"Annemler seni çöpten bulmadı mı? Sende bir nevi çöp sayılırsın" ayağa hızla kalkarak ellerini saçlarıma geçirirken başımdan baskı uygulayarak aşağı doğru bastırdı. "Çınar! Bırak beni yeter! Sabah sabah aksiyon fazla!"
Kıkırdayarak ellerini saçlarımda karıştırdı bende karnına vurmaya çalıştım. "Abicim dersen bırakırım"
İçimden söverek pes ettim "Tamam abicim artık bırakabilir misin beni cınım cınım cıncazcım?"
"Aferim asker" dediği an ellerini saçlarımdan çekerken odadan hızla çıktı. İçime doğan öldürme hissi ile bende onu kovaladım "gel buraya gel acıtmicam!"
👇👇👇👇👇👌
Kahvaltıyı yaptıktan sonra oturma odasına geçtim. Bugün hafta sonu idi. Zaten kore gezisi de iptal olduğuna göre rahat rahat sıkılabilirdim. Öykü de partiyi yarına yani pazar gününe aldığını söylemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Keskin Koleji (ASKIDA)
Teen Fiction"Nefret etmeyi dene, daha mutlu olursun" Seven bir kız, henüz nefret etmeyi öğrenmemişti. Eziyet etti, direndi. Öldürdü, küllerinden yine doğdu. Belki nefret etmeyi denedi, ama daha çok aşık oldu kusurlarına. İhanet mi dediniz? En yakınından aldı...