Umarım bu bölümü severek okursunuz
EN ÖNEMLİSİ! Vote ve yorumları kesinlikle unutmayın!
Sizleri seviyorum...Bir yanım git dese de bir yanım hala tedirgindi. Anlamakta gerçekten zorlaniyorum. Hiçbirşey yerine oturmuyor, birbirleri ile bağdaşmıyordu. Ne yaptığını da anlayamıyordum. Kafasında her ne varsa onu başka insana dönüştürmesini sağlıyordu.
Bir gülüyor bir kızıyordu. Yakın davranması hoşuma gidiyordu... Bilmiyorum ama öyle davranmasını seviyordum. Ama uzaklaşınca... Bende nefret ediyordum! Bende dengemi kaybetmiştim asla eski Duru olamayacaktım ve bu beni üzüyordu..
Okula doğru yürümeye başladım. Bu durumdan en çok Çınar rahatsız oluyodu... Timuru nerede görse hiç şüphe etmeden öldüreceğine emindim.
Okulun koridoruna geldiğimde ilk olarak kantine indim bir tane çikolata alarak sınıfa çıktım. Henüz kimse yoktu sırama doğru ilerlerken sarı bir not kağıdı ile karşılaştım.
"Zindanına hoşgeldin Unicorn :)" sıkıntıyla nefes verip kağıdı buruşturdum ve sıramın gözüne sakladım.Yağmur da biliyordu artık yine bu lanet yere döndüğümü. Onu da peşimde pervane etmiştim bu durum canımı sıkmaya başlamıştı.
Sırama oturup kafamı ellerimin arasına aldım. Zil çaldığını duyduğumda kitaplarımı çantamdan çıkardim. Kapı sertçe açılınca gözüm oraya kaydı.
Timur ve köpekleri gelmişti sıralarına yavaşça giderken gözleri kısa süreliğine beni buldu ve pis bir sırıtış yolladı.
İçimden lanet okuyarak kafamı sıraya gömdüm...
........
Zil çalınca Yağmur ile dışarı çıktık. Banklardan birine oturarak basketbol oynayanları izledik.
"Sen nasılsın şimdi?" Yağmura dönerek başımı salladım "Bilmem, duygusuzum gibi bisi" Önüme dönerek tırnaklarım ile oynamaya başladım."O olmasaydı hayatım daha sakin güzel geçebilirdi. Neşem yok artık Yağmur. Adam akıllı surdan şuraya bile yürüyemez oldum ya!" Bana bakarak suratını astı ve omzumu tutarak kendine çekti.
"Ya kıyamam yaa. Geçecek bebeğim buda geçecek ve sen hak ettiğin hayatı yaşayacaksın" gülümseyerek "Ne zaman?" Diye sordum. Dişlerini göstererek güldüğünü hissedebiliyordum.
"Belki bugün değil ama mutlaka bir gün yaşayacaksın"
Yağmurdan ayrılarak diğeldim. Etrafa bakınarak gözlerim Timuru aradı. Evet oradaydı. Yine yaptığını yapıp pür dikkat beni izliyordu. Ne yüzsüzün sen ya
Çenesi hafiften kasılınca önüne döndü.
Timur'dan...
Yağmur Duru ya sarılınca sinirle güldüm. Çok aptal duruyorlardı.
Duru gülümseyince gözüm çenesinin iki yanında olan gamzelerine kaydı. Bu kadar şapşal birinin nasıl güzel gamzeleri olurdu?Boğazımı temizleyerek önüme döndüm. "Şimdi sana bisi dicem ağzımı burnumu kırmandan korkuyorum"
Edize dönerek baktım "Yine ne saçmalayacaksın?" Soğuk yüz ifadem Edizi fazla tedirgin ediyordu. "Duru" deyince alaylıca güldüm ve önüme döndüm.
"Evet saçmalayacaksın" yerinde kıvranarak durdu. "Olamaz demi? Yani seviyor olamazsın-"
"Devam edersen seni şurdaki potaya fırlatmak zorunda kalıcam" dedim ve sinirli gözler ile Edize baktım."Abi şimdi aşkın iyisi kötüsü olmaz seviyorsan adam gibi davranacaksın" derince bir nefes verdim. Duruya bakmak için döndüğümde beni gözetlediğini fark ettim.
Akıllanmayacaksın demi unicorn suratlı?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Keskin Koleji (ASKIDA)
Novela Juvenil"Nefret etmeyi dene, daha mutlu olursun" Seven bir kız, henüz nefret etmeyi öğrenmemişti. Eziyet etti, direndi. Öldürdü, küllerinden yine doğdu. Belki nefret etmeyi denedi, ama daha çok aşık oldu kusurlarına. İhanet mi dediniz? En yakınından aldı...