Sabah ;
Vücudumun titremesine neden olan rüzgar sayesinde gözlerimi araladım. Gelen rüzgarın açık olan pencereden geldiğini farkettiğimde hızla ayağa kalkıp pencereyi sıkıca kapattım. Arkama dönüp yatağa uzanmayı planlarken kendi odamda olmadığımı farkettim. Yaşadığım olaylar bir bir gözümün önüne gelmeye başladığımda gözümden akan yaşa engel olamadım. Yatağın içine girip yorganı boğazıma kadar çektikten sonra ağlamamı güçlendirdim.
Kapının yavaşça açılmasıyla Justin içeri girdi. Yavaşça bana doğru yaklaşıp yanıma uzandı. Gözlerini tavana dikip sakince ''Beni dinlemeliydin.'' diye fısıldadı. Gözyaşlarımı durdurup yüzüne bakmaya başladım. Vücudunu benimkine sabitleyip nefesini hissetmemi sağladığında ellerimi yüzünde gezintiye çıkardım. Sanki dün ve ondan önce yaşananlar hiç olmamış gibiydi. Yüzüne sinsi bir sırıtış yerleştirdikten sonra aniden yüzü asıldı, kaşları çatıldı ve yanımdan kalktı.
Öylece vücudumda gözlerini gezdirirken ''Kalk ayağa!'' diye bağırdı. Emrine uyup hızla ayağa kalktığımda iç çamaşırlarımla durduğumun farkına vardım. Küçük bir kedi yavrusu gibi gözlerinin içine bakarken bana yapabileceklerini aklımdan geçirmeye başladım.
Eli yavaşça pantalonunda bulunan kemerine giderken parmak uçlarımda geriye doğru adım atmaya başladım. Kemerini çıkarıp sırıtarak bana yaklaştığında soğuk duvara çarpan sırtımla irkildim. Yanıma ulaşıp dirseğimden tuttuktan sonra çelimsiz vücudumu yatağa fırlattı.
Kemeri omzuna atıp aşağı indikten bir kaç saniye sonra hızla odaya girdi. Ben yataktan inmiş yere sinmiştim. Yanıma gelip dirseğimden tutarak beni ayağa kaldırıp yeniden yatağa fırlattı.
Büyük ihtimalle içeriden alıp geldiği iple bileklerimi yatağın kenarına bağladıktan sonra debelenmemi umursamadan kemerin ilk darbesini kasıklarıma indirdi. Ağzımdan kaçan çığlıkla beraber ''Yapma Justin!'' diye bağırdım. Beni dinlemek yerine kemer darbelerini vücuduma hızla indiriyordu. Hıçkırıklarım arasından konuşmaya çalışsamda bir yararı olmuyordu.
Her zaman ki gibi acıya dayanamayan vücudumun tüm işlevini yitirdiğini ve gözlerimin yavaşça kapanmaya başladığını farkettim.
-
Yüzüme vurulan tokat sayesinde kendime geldiğimde Justin'in karşımda öylece durup sırıttığını gördüm. Bulanık gören gözlerimle ona bakarken bir kaç dakikalığına gittikten sonra elinde içi sonuna kadar buzla dolu bir kovayla geldiğini gördüm.
Buzlardan bir kaç tanesini eline alıp vücudumun bir kaç yerine yerleştirdikten sonra daha fazlasını ve daha fazlasını.....
Bir süre böylece bekledikten sonra morarmış dudaklarımı zorla açıp ''J-justin.Soğuk.'' diyebilmiştim. Güçlü bir kahkaha attıktan sonra ''İyi o zaman biraz ısınalım.'' dedi. Hızla kafasını kapıya çevirip ''Gelin Beyler'' deyip bana döndü. 3 tane adam içeri girip bileklerimdeki ipleri çözmeye başlarken o sırada Justin şömineye ateş verdi. Biraz ısınmış olsamda az sonra ne yaşayacağım hakkında en ufak bir fikrim yoktu.
Justin yatağın yanındaki koltuğa oturup adamlara ''Başlayın!'' diye emir verdi. Adamlardan bir tanesi beni yere itip suratıma okkkalı bir tokat geçirdi. Ardından kasıklarıma geçirilen tekmelerle tüm gücümü kaybedip karanlığa gömüldüm.
---
Gözlerimi yavaşça araladığımda vüdumu sarmalayan dövmeli eller ile karşılaştım. Ellerin sahibine baktığımda Justin olduğunu gördüm. Öylece durmuş beni izliyordu. Ağrılar yüzünden yerimden hareket edemezken iğrenir gözlerle Justin'e bakmaya başladım.
Yavaşça ayağa kalkıp beni kucağına aldıktan sonra odadan çıktı. Karşımıza çıkan makarna dolu masaya açlıkla bakarken beni nazikçe (!) sandalyeye oturttu. Karşıma oturup makarnaya saldırdığında ben şaşkınlıkla ona bakıyordum. Yemeğine ara verip bana bakmaya başladığında çatalıyla önümdeki makarnayı gösterip ''Hayatımda ilk defa bir kıza makarna yapıyorum istersen değerlendir'' dedi ve yemeye devam etti.
Çatalına doladığı makarnayı üzerine bulaştırdığında gülmeme engel olamayıp kıkırdadım. Gözlerimin içine bakıp sinirli bakışlarını fırlattığında ifademi hemen toparlayıp ciddileştim. Aniden kahkaha patlattıktan sonra ''Benden bu kadar korkma Lexi.'' dedi. Çatalı hızla masaya vurup ''Senden korkmamam veya iğrenmemem için tek bir neden söyle Justin!'' diye bağırdım.
''Şansını zorlama!'' diye kükrediğinde korkarak makarnayı ağzıma tıktım. Gözyaşlarım makarnanın içine dökülürken o beni umursamadan yemeye devam ediyordu. Gözlerini makarnasından ayırmayıp ''Kapa çeneni!'' diye bağırdı. Ağlamamı durduramadığım için sessizce ağlamaya çalıştım. Ama buna rağmen hıçkırıklarım duyuluyordu. Tabağını alıp duvara fırlattıktan sonra koşarak evden çıktı.
Çok beklettiğimin farkındayım ama bir türlü ne yapacağıma karar verememiştim :) İnşallah güzel olmuştur :)) Vote ve yorum ! :)))))
![](https://img.wattpad.com/cover/13746535-288-k320764.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Heartbreaker (ASKIDA)
Фанфик''Bir insana zorla sevdiremezsin kendini, bana güven diyemezsin...''