İ D O L |KTH| - Tamamlandı -

Doberman

Moda bölümünde son senemi ders çıkışlarında hızlıca toparlanıp part time işime giderek geçiriyordum. Yine geç kalmıştım ve aldığım siparişleri tepsiye doldurup yürümeye başladım. Gittiğim masada bir kadın ve erkek arkadaşı hafif yüksek sesle tartışıyorlardı. Daha çok kadın konuşuyordu adam ara sıra cevaplıyor ardından susuyordu.

Masaya ulaşınca durdum ve gülümseyerek buyrun siparişiniz dedim. Paket içindeki burgerı özenle masaya bıraktım. Daha sonra diğer siparişi aynı şekilde verdim. Kadın paketi araladı ve hoşnut olmayan bir ifadeyle yüzünü ekşitti. Önce erkek arkadaşına daha sonra bana baktı.

"Ben ketçap istememiştim yalnızca mayonez olacaktı. Neden düzgün sipariş almıyorsunuz. "

"İçeride bir karışıklık olmuş olmalı.Onların adına özür dilerim." dedim.

Kadın sandviç tabağını hızlıca önüme itti.

"Müşterilere böyle mi davranıyorsunuz siz? Dikkatli olmak çok mu zor?" dedi.

Sinirlenmeye başlamıştım ama sakince konuştum. İnsanlar olayları üzerinize kitlemeye bayılırlardı. Tüm sinirinin acısını ben çekiyordum.

"Bakın hanımefendi bu kadar abartmanıza gerek yok burası gayet yoğun bir yer böyle aksaklıklar olması doğal şimdi gidip istediğiniz siparişi getireceğim. "

Kadın ayağa kalktı ve
"Gerek yok çünkü gidiyoruz. Çok fazla küstah davranıyorsun. " dedi.

Çantasını koluna taktı ve erkek arkadaşına baktı. Adam önündeki paketi araladı ve içindeki burgerı kız arkadaşına gösterdi.

"Bu senin siparişin. Karışmış olmalılar."

Kadın hiç bozmadan bana doğru dönüp erkek arkadaşına cevap verdi.

Kısa kızıl saçları ona saldırma isteğimi artırıyordu.

"Yine de şu kızın tavrını sevmedim burayı şikayet edeceğim." dedi.

O sırada patronum yanımıza gelmişti.
"Bir sorun mu var efendim ?" dedi kadına dönerek.

Kadın sinirle birşeyler söyledikten sonra en sonunda " Çalışanlarınıza saygıyı öğretmeyi unutmuşsunuz." dedi.

Patron bana doğru dönüp sert sert baktı. Aniden önlüğümü çıkarıp yere fırlattım.
"Kokuşmuş işinizden istifa ediyorum. " dedim.

Eşyalarımı alıp hızlı adımlarla yürümeye başladım. Söylenerek köşeyi döndüm. Rüzgar saçlarımı gözlerimin önüne doğru savurmuştu ve etrafımı görememiştim. Saçlarımı araladığımda karşımda kocaman siyah bir doberman dişlerini göstererek bana bakıyordu.

Köpeklerden hastalık derecesinde korkuyordum. Ani bir hareketle ters yöne doğru koşmaya başladım. Hayatımda hiç koşmadığım kadar hızlı koşuyordum. Köpek de peşimden geliyordu.

İleride bir kalabalık ve birkaç siyah araba gördüm. Kendimi onların arasına atmak iyi bir fikir gibi geliyordu. Nereden bulmuştu şu köpek beni?

Hızlıca kalabalığa girdim ve gördüğüm ilk kişinin kucağına atladım. Duyduğum flash sesleriyle gözlerimi araladım. Etrafta siyah doberman köpeği görememiştim ama bir grup insan tarafından resmim çekiliyordu. Aralarında hem konuşuyor hem de beni çekiyorlardı.

Kucağında beni taşıyan kişiye bakmak için kafamı çevirdim. Kahverengi alnını örten saçları, siyah parlak gözleriyle uyumlu burnu ve dudakları olan Kim Taehyung'a benzeyen biri gözlerini kocaman açmış beni seyrediyordu.

Onun BTS üyesi V olduğunu iyice idrak edebilmek için bir kaç defa gözlerimi kırptım. Gerçekten oydu.
Aniden kucağından aşağı atladım ve etrafa bakmaya başladım. Tüm BTS üyeleri buradaydı ve basın da öyle...