İ D O L |KTH| - Tamamlandı -

Taehyung'un itirafı

Merhabalar sevgili okuyucular ^-^ Kısa aralıklarla üç bölüm yükledim umarım seversiniz. Desteklemeyi unutmayın. Bu bölüm biraz uzun oldu ama keyifli okumalar *-*

Taehyung ellerini iki yana sallayıp ayağa kalktı.

" Hayır hayır yalnızca uykunda konuştun ve ben de seni dinlemeye çalıştım. " dedi.

" Odama neden geldin Tae? Ben uykumda bağırmam."

Taehyung kahkaha attı. " Yüzümü yıkamak istemiştim. Ama yanlış odayı seçmişim."

" Tamam şimdi çıkıyorum kıyafetlerini giyebilirsin. Zaten pijamalarınlasın neden saklanıyorsun ki." deyip gülerek odadan çıktı.

Ona böyle görünmek çirkin olabilme ihtimalimi artırmıştı kendi gözümde.

Çabucak kıyafetlerimi giyinip odayı toparladım. Daha sonra Taehyung'un yanına gittim.

"Gece sen uyuyunca uyandıramadım ama burada kalman büyük sorun gibi görünüyor. " dedim telefonunu kurcalayan Taehyung'a.

Başını kaldırıp gülümsedi.

" Merak etme Eun Ha. Şirket üyelerin küçük kaçamaklar yapmasına izin veriyor yakalanmamak koşuluyla."

" Küçük kaçamaktan kastın umarım düşündüğüm şey değildir..." dedim.

O mükemmel üyeleri sapık halde düşünemiyordum. Onlar insan olamazdı ve tuvalete gittiklerinden de şüpheliydim. Şimdi ise onları bir kadınla... Asla düşünemiyordum.

Taehyung'un gülmesi şiddetlendi ve kahkaya dönüştü. Gözleri yine çizgi halini almıştı.

"Eun Ha çok masumsun cidden."

Gülmeye devam ediyordu. Biraz daha güldükten sonra ona gülmeden dikkatle baktığımı görünce durdu.

" Tabi ki ben hiç kaçamak yapmadım. En çok Seokjin, Namjoon ve Yoongi hyung yapıyor. Ben kendimi aşık olacağım kadına saklıyorum." deyip kıkırdadı.

Kendini aşık olacağı kadına saklıyor. Yani şu an kimseye aşık değil. Boş hayallere kapılma Eun Ha diye düşünüp kendime geldim.

Ben tekrar birşey söylemeyince Taehyung gülmeyi bıraktı.

"Kahvaltıyı şirkette yapalım. Beni daha fazla merak etmesinler." dedi. Onaylayıp hazırlandım ve çıktık.

Kim Taehyung;

Eun Ha'yla şirkete girdiğimizi gören Jimin onun yanında birşey söylemese de o gittikten sonra tüm laflarını etmişti.

" Dün gece nerede kaldın? "

"Yoksa düşündüğüm şeyi mi yaptın? "

" Daha da ilginci dün Eun Ha'yla beraber miydiniz?

"Neden şu aralar hep yanyanasınız Tae?"

Resmen soru bombardımanıydı bu. Dudaklarımı birbirine sıkıca bastırdım ve Jimin'e baktım.

" Dostum. Çok fazla konuşuyorsun." deyip odama çıktım. Peşimden geldiğine emindim ama aldırmamıştım.

Odaya geldiğimde hemen arkamdan Jimin de gelmişti. İçeri girdik. Daha sonra konuşmaya başladı.

" Bana anlatmak istediklerinin olduğunu düşünüyorum Kim Taehyung. " dedi.

Ahh Jimin ve merakı... Yine de ona söyleme gereği hissetmiştim ve nasıl davranmam gerektiğini soracaktım.

Jimin koltuğa oturdu ve ben de karşısına geçtim. Ellerimi birbirine kenetledim ve yüzüne bakmadan anlatmaya başladım.

" Jimin ben ondan hoşlanıyorum." dedim. " Yani ne yapmam gerek hiçbir fikrim yok ama hislerimden eminim."

Yere bakmaya devam ettim ve bir süre konuşmasını bekledim.

" Bunu tahmin ediyordum." dedi.

Ahh biliyordum. Kim güzel karşılardı ki. Git ona ilanı aşk et diyen olmayacaktı tabii...

"Ama bana kalırsa onunla konuşmalısın. Ki bir yol seçebilesin." dedi Jimin.

"Ben seçim yapmak istemiyorum sadece hayatımda olsun istiyorum. " dedim. Yüzüne bakabilmiştim. Jimin gülümsedi ve bana doğru uzanıp elini omzuma koydu.

" O halde git ve onunla konuş. " dedi.

Haklıydı. Konuşmalıydım. Geç kalmamak için...

Jimin gittikten sonra duşa girmiştim. Bir şeyler yedikten sonra düzgün kıyafetler giydim. Daha sonra Eun Ha'nın odasına gittiğimde kapısı şifreliydi ve ışıkları çoktan kapanmıştı. Sanırım bugün de erken ayrılmıştı. Ama pes etmeyecektim. Şirketten ayrılıp evinin önüne gittim. Telefonuna bir mesaj bıraktım.

-Eun Ha. Seni aşağıda bekliyorum.

Beş on dakika kadar sonra Eun Ha görüş alanıma girmişti. O kadar narin ve güzeldi ki kilometrelerce öteden onu tanıyabilirdiniz. İyice yaklaştı ve gülümseyerek konuştu.

" Umarım seni tanıyan biri çıkmaz. Nasıl bir cesaret ki bu beni dışarı çağırıyorsun? İçeri ge... "

" Şşş..." diyerek sözünü kestim. "Bu gece sen beni dinleyeceksin."

Şaşkın şaşkın yüzüme bakıyordu. İnanılmaz sevimli görünüyordu ama ona yenilmeyecektim.

" Eun Ha biliyorsun bizim seninle bir geçmişimiz var."

Eun Ha başını aşağı yukarı sallayarak onay vermişti. Devam ettim.

" Sen yokken bir şeyleri çok düşündüm. Yani sen bu şirketten ayrıldığında... Seni çok düşündüm. Sürekli aklıma geldin. İçtenliğin samimiyetin... Oyun da olsa beni öpüşün... Sürekli kafamın içinde dolaştın durdun." dedim.

Eun Ha ara sıra yere bakıyordu ve yanaklarında pembelikler oluşuyordu. Utanmaya başlamıştı ve bu dışardan o kadar çok belliydi ki. Kendimi tutamadım ve gülümsedim. Ona iyice yaklaşıp küçük ellerini avuçlarımın arasına aldım.

" Seninle harika zamanlar geçirdim. Ve bu zamanların daha da çoğalmasını istiyorum Eun Ha. Buna dayanarak söylüyorum ki senden hoşlanıyorum. Hem de çok. " dedim.

Kim Eun Ha;

Duyduklarım karşısında bacaklarım beni taşımamaya başlamıştı. Yazın ortasında soğuktan donmuş gibi titriyorlardı. Taehyung'un söyledikleri bir rüya olmalıydı başka türlüsü mantıklı değildi.