Sabah kurduğum alarmla gözlerimi açtım. Ah lanet hastane ! Her gün o kadar çok vakayla karşılaşıyorum ki ben bile onların arasında değişmediğime şükrediyorum. Bi psikolog olmayı ben tercih etmedim aslında. Babam çok istiyordu bende oldum. Yani her zaman ki gibi kendi mutluluğumu değil başkalarının mutluluğunu düşünüyorum. Yorganı yere hırsla atıp banyoya koştum. Elimi yüzümü yikadiktan sonra odaya geçtim ve dolabımı açtım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Üstümü giyinip saçımı ve makyajımı yaptım çantama gereken şeyleri atıp telefonumu aldım ve çıktım evden.
--------------------------------
Odamda boydan boya duran camın önüne geçip bahçede gözlerimi gezdirmeye başladım. Siyah saçları beline kadar düz bir şekilde inen esmer büyük gözleri olan küçük kız annesinin eteğini cekistirip parmağıyla heyecanla bir noktayı gösteriyordu. Bir yandan uçuşan balonlar diğer yandan dondurmaci amca sanki bu kare için çizilmiş gibiydi. Sonra bu karikatürü kafasında kapşonu olan elleri önünde kelepçeli iki Yanın da kollarından tutan 3 adam bozdu. Dikkatle daha fazla odaklanıp kim olduğuna baktım siması birini hatırlatıyor ama beynime yüzü dolmuyordu. Bir müddet gözden kaybolmasını izledikten sonra ellerimi önlüğümün cebine koydum. Sonra aniden kapı çaldı.
M: Gel
Odama giren 3 adamı baştan aşağıya süzdüm diğer 2 kişinin sivil polis olduğu açıktı.
M: Buyrun ?
Masama doğru ilerleyip tam karşılarına geçtim. Çocuk kafasını kaldırıp bana bakınca görüntüler bilinc altima dolustu anında. Bir daha görüşmemek üzere sarışın !
- Toplum içinde bir kaç kişiye saldırmış akli dengesinin olmadığı söylendi yani raporlu birde sizin bakmanızı istiyoruz
Sarışın polis ilk başta tereddütte kalsada kelepçeleri çözüp arkadaşıyla birlikte çıktı
M: Otur
Kafamı onunla ilgili olan dosyadan kaldırıp ona baktım. Kafasını sağ sola sallayıp karşıma oturdu.
M: 3 tane adam öldürme 8 yaralama gaspcılık.. dosyan kabarık boran
Bunları dememe rağmen kafasını kaldırmadı yerden alayla güldüm kaldirmamakta haklı belkı de..
M: Peki belliki konuşmayacaksın. Burda raporlu olduğun söyleniyor yani ne yaparsan yap ceza alamayacağın.. ama o akşam oldukça aklı başında birine benziyordun
Kafasını aniden kaldırıp beni baştan aşağıya süzdü gözleri biraz göğüslerimde oyalanınca dosyayı sertçe masaya bıraktım. Dudaklarını yalayıp sırıttı.
B: Burda güvende olduğunu mu düşünüyorsun
Kadifemsi sesi o akşamkinden daha ince çıkınca tekledim. Gözlerim yara içinde kalmış bileklerini buldu. Belliki bayaga debelendi.
M: Sen fazlasıyla akıllısın değil mi boran kuzum ? Deli olmadığın halde deli taklidi yapıyorsun...
Gözünün içinde bir anligina oluşan şaşkınlık ve bocalama kısa bir süre içinde yok oldu. Ellerimi masaya dayadim
B: Dediğini anlamıyorum sarışın
M: Sarışın değil doktorun ! Ve elbette anladın
Masadan kalkıp ellerimi cebime koydum ve yavaşça odanın içinde gezindim. Bir insan neden deli taklidi yapar ? Koltukta sakince oturan adam elini kolunu sallayarak adam öldürüyor ama kimse Bir şey diyemiyor neden ? Çünkü akli dengesi yerinde değil ! Ah bu tamamen yalan
M: Benden önceki doktorun yani senin akli dengenin yerinde olmadığını söyleyen doktor. Adı neydi imm.. He Kubilay Aka
Adam kafasını kaldırıp tekrar beni baştan aşağıya ilgiyle süzdü
B: Dikkatimi çeken çok şey var mesela vücudun, bacakların bunlar göz onundeyken sizi cevaplamak zor oluyor doktor
Sesindeki alay daha çok gerilmeme sebep olurken giydiğim kıyafete küfür ettim. Masadaki kelepçeleri alıp karşına geçtim ve ayaği kalk hareketi yaptım. Ayağa kalkınca boyumun ondan kısa olduğunu şimdi fark ettim.
M: Bileklerini uzat
Dudağının kenarı kıvrıldı usulca. Yara bere içinde olan bileklerini uzatıp gözümün içine baktı
B: Belkide o akşam asıl seni halletmeliydim
Sakince kelepçeleri takıp alayla güldüm. Iki adım geri gittim
M: Aradaki farkı görüyormusun ? Sen hep çizginin o tarafına mahkumsun
Bana doğru bir kaç adım attı. Burun buruna gelen ayakkabılarımıza baktım.
B: Hayatına girmem için bir adım atmam yeterli doktor
Burnuma dolan sigara ve vanilya kokusu sanki sinirimin uçmasına sebep olurken gözlerimi ona diktim. Kapşonunun içinden çıkan sarı bir kaç perçem fazlasıyla dikkat çekiciydi. Sonra düzgün burnuna alayla gülerken çıkan gamzesin de gezdirdim gözlerimi. Kahve çekirdeği renginde ki gözleri mavi olmamasına rağmen bu ton rengin olup olmadığını düşündürüyordu insana. Sonra büyü aniden bozuldu sanki bir el tarafından o şuranın içinden kurtulmuş gibi hissettim. Oda tekrar netleşti gözümde. Boğazımı temizledim ve kapıyı açıp polislere gelmelerini söyledim
