Ve o an Nietzsche'nin sözü geldi aklıma: Umut kötülüklerin en fenasıdır, işkenceyi uzatır.
Elimdeki kamerayla karşımda ki şaheser manzarayı çektim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Inanamıyorum paris benim hayallerimin şehri burada olduğuma hala inanamıyorum miray" miray pınarın heyecanına kıkırtı şeklinde karşılık verdi. Elindeki kameraya odaklandı bir süre.
"Hayatımız bu kadar mükemmel ilerleyemezdi"
"Ya ne demezsin" pınar miraya gözlerini devirdi. Ayağında hissettiği varlık ile çığlık atıp yerinden sıçradı.
"Bu ne!" Ona doğru sokulan köpeği berteraf etmek için pınarın arkasına saklandı. Köpeğin boyutu genç kızı ürkütmüştü.
"Maks buraya gel oğlum" köpek sahibini fark edince mirayı rahat bıraktı. Mirayda derin nefes alarak korkusunu dizginlemeye çalıştı.
"Çok üzgünüm biraz gezmesi için salmıştım. Gözden kayboldu bir anda iyi misiniz siz" miray ona açıklama yapan adama baktı
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Bora Cengiz)
"Ben şey.. ah evet iyiyim biraz büyük olunca ürktüm" adam beyaz dişlerini belli edercesine gülümsedi. Tasmayı tekrar köpeğin boğazına bağlayıp ipi dizginledi
"Aslında uysal bir köpek sizi korkuttuysa özür dilerim" pınar makinayı eline alıp çaktırmadan ayakta dikilen ikiliyi aynı kareye aldı ve çekti.
"Önemli değil" miray eğilip köpeğin kafasını okşadı. Sonra tekrar ayağa kalktı
