Adamın yüzüne ancak ailesini gömdükten sonra detaylı olarak baktı Jean. Kolcu otuzbeş yaşlarındaydı saçında ve sakallarında beyazlıklar vardı. Özellikle göz kenarlarında kırışıklıklar oluşmuştu cildi elleri kadar olmasada yıpranmıştı yaklaşık bir aylık sakalı vardı boyu bir metre seksen santim civarında atletik yapılıydı.
Siyah giyinmişti yaz olduğu için kürk felan yoktu üzerinde, sırtındaki sabanda bir miktar ok vardı belinde hafif kavisli bir kılıç ve bir hançer takılıydı kılıcın kını ve kabzası yıpranmıştı fazlasıyla kullanıldığı belliydi. Jean onu incelerken adam seslendi "Hey yola koyulma vakti."Jean komutanından emir alan bir asker gibi hemen tepki verdi ve ayağa kalktı ani hareket yaralarının sızlamasına sebep oldu ama bunu belli etmemeye çalıştı.
Adam atın yanına gitti heybeyi yükledi ve ata bindi aşağı kadar eğilip Jean'i bir bebekmiş gibi rahatça kaldırıp ata bindirdi. Yola koyuldular. Jean' in iz sürme hakkında en ufak bir fikri bile yoktu bu yüzden sadece kolcuyu takip etti. Adam havayı koklayıp, rüzgarın yönünü tespit etti. Yavaş ilerliyorlardı ama bir müddet sonra adımları hızlandı. Doğal olmayan şekilde kırılmış bazı dalları inceleyen adam yakın aradıklarına yakın olduklarını biliyordu. Jean' de kolcunun halinden bunu anladı ama aklında başka bir düşünce vardı bu yaratıklarla nasıl savaşacaklardı. Ormanın sıklaştığı bir yerde Jean' i attan indirip dizgini onun eline verdi
"Ormandan gideceğiz izler bu tarafta, çok yavaş olacak ama onları bulmaya yakınız."Dedi.
Jean etrafını inceledi her an bir yerlerden saldırı bekliyordu. Adam önden Jean ve at arkadan gidiyorlardı. Sean birden durdu eliyle sessiz olmaları için işaret yaptı yanına gelip fısıldayarak
"Burada çıt çıkarmadan bekleyin"dedi ve belindeki hançeri Jean'e verdi.
Çocuk tedirgin olmuştu etrafta olduklarını anladı. Adam dalların altından usulca ilerledi, Jean olacakları görmek istiyordu belli bir mesafeden sonra adamı takip etmeye başladı onu gözden kaybetmemek çok zordu. Böylesine sık bir ormanda bu çeviklik ona bir vaşağı anımsattı. Ormanın içinde küçük bir mağara ağzına yaklaştı kolcu kapıda cılız bir ork vardı muhtemelen nöbetçiydi Sean rüzgarı karşısına aldığı için muhtemelen kokusunu almamıştı.
Adam kılıcını son iki adım kala başının üzerinde tam tur çevirdi tam o esnada arkasına dönen orkun boynuna kusursuzca vurdu ve kopardı sadece kılıcın dönmesinin ivmesiyle güç harcamadan kesebilmişti uğursuz yaratığın boynunu. Ama yaratığın kafası kayaya çarpıp miğferinde etkisiyle yüksek bir ses çıkardı. Sean farkedildiğini anlayıp hızla mağaranın üzerine çıktı kılıcını hemen yanı başına bırakıp eline yayını ve bir ok aldı ve beklemeye başladı mağaradan çıkacak olan ilk yaratığı vuracağını sandı Jean ama öyle olmadı adam bekledi. İçeriden 4 cılız ork daha çıktı sonuncusu çıktığı sırada ok vızıldadı ve ona saplandı yaratık yere düşüp can çekişmeye başlamadan adam ikinci oku çekti ve diğerini vurdu yayı bıraktığı gibi kılıcını alıp aşağı atladı. Atlarken kılıcınıda savurdu vücut ağırlığı ve düşmenin hızıyla güçlenen hamlesini ork palasını kaldırarak engelleyemedi ve adamın kılıcı yaratığın boynundan aşağı doğru yirmi santim yardı son orkun üzerine yürüdü darbesi ilk olarak yaratığın kılıç tutan eline yaptı silahsız kalan ork kaçmayı düşündü ama adam çok hızlıydı ikinci hamleyi boynuna yapmıştı.
Tam kılıcını kınına sokacaktı ki mağaradan bir kükreme geldi, Sean arkasını döndüğü esnada yaratık eğilerek mağaradan çıktı iri cinsti ve zırhlıydı sağ elinde uzun ağır bir kılıç vardı adamın üzerine savurdu adam yana adeta bir kedi gibi sıçrayıp kılıca arkasından vurup yaratığın bir sonraki hamlesini yapmasını geciktirdi. Yaratık kılıcını çekemeden dirseğindeki tendonu kesti iri ork bir anda kılıcını tutamaz oldu sol elini adama savurdu ama kolcu geriye esneyip yatarak bu hamledende kurtuldu kılıcını iki eliyle sıkıca kavrayarak yukarıdan sağdan soldan çok hızlı hamlelerle yaratığın sol elini parçaladı yaratık kollarını kendine siper edip gökyüzüne doğru kükremeye başladı aynı anda adam kayadan yukarı iki adım koşup üçüncü adımda zıplayarak yaratığın ensesine kılıcını sapladı kükreme bir anda kesildi kolcu kılıcını çıkardı silip kınına soktu ve hiçbirşey olmamış gibi Jean'e dönüp "Senin burada ne işin var?" diye sordu.
Jean afalladı kolcu bir dakika içerisinde beş orku öldürmüştü ve aynı zamanda onun orada olduğunu farketmişti böylesine bir odaklanmanın mümkün olamayacağını düsünürdü bu ana kadar. Afallayarak "Be, ben şey efendim görmek istedim"dedi.
"Verdiğim komut gayet açıktı."dedi ve daha fazla konuyu uzatmadan atını bıraktığı yere yürümeye başladı çocuk mağaranın üzerindeki yay ve okları alıp koşarak adama yetişti adam onaylarcasına çocuğa bakıp yoluna devam etti.
Ata bindikleri esnada adam konuştu "Bunlar benim aldığım kısımdaki son yaratıklardı, toplanma bölgemize gidiyoruz mıntıkasını bitiren arkadaşlarımla orada buluşacağız muhtemelen reisimizde oradadır."dedi Jean heyecanlandı kabul edilmeyi herşeyden çok istiyordu ailesini katleden yaratıklardan intikam alması gerekti bu yolda canını verse dahi bunu yapmalıydı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KOLCU
FantasyFANTASTİK içinde #54 Kırılan kemikler, çarpışan kılıçlar, savaş naraları ve can çekişen insanların seslerinden oluşan dehşetengiz bir ses furyasından bile duyulabiliyordu askerlerin ismini haykırdığını,insanları orklara karşı asırlar boyunca süre...