Medya da Jimin *-*
Hatalarım varsa kusura bakmayın.
✴✴✴✴✴✴
Zil çaldığında Taehyung ve Jin hyungla konuşmayı kesip ayağa kalktık. Bir sürü sorular sormuşlardı. Bir buçuk saat boyunca dedikodu yaptığımıza inanamıyordum.
Sınıfa girip yerimize oturduk. Jiyong hoca içeri girdiğinde gülümseyerek ayağa kalktım. Geçen dersinde yaptığım saygısızlığı telafi etmek zorundaydım.
"Jungkook? İyi misin? " dedi şaşkınlıkla.
"Geçen derste olanlar için üzgünüm hocam. Ailevi sorunlar vardı. Derse aktif olmaya çalışarak telafi edeceğim."
Jiyong hoca gülümseyerek dersi anlatmaya başlağında dikkatle dinledim. Anlatış şeklini beğeniyordum. Tahtaya notlar yazmaya başlağında bende not defterine geçirdim.
Akıllı tahtadan test açtığında üçümüz anında elimizi kaldırdık. Jin hyung ve Taehyung'a ters bakışlar attıktan sonra sırıttım. Onlarla yarışa girmeyi özlemiştim.
Son soruyu da çözdüğümüzde zil çalmıştı. Jiyong hocayı memnun olmuş bir şekilde gülümseyip sınıftan çıktı. Tüm soruları üçümüz çözmüştük. Sınıfın yarısı uyuyordu zaten.
"Kantine gidiyoruz Jungkook. Geliyor musun? "
"Hayır hyung. Çizim yapacağım belki bitince gelirim."
Başlarını sallayıp sınıftan çıktıklarında kulaklığımı takıp müzik açtım. Çizim defterimi açıp rastgele bir şeyler çizmeye başladım.
Jin hyung ve Taehyung'u çizmiştim. Tamamen benzemiyordu ama resme bakılınca onlar olduğu anlaşılıyordu. Deftere tüm yaşadıklarımı çiziyordum. Çizimlerin çoğunda Jimin vardı.
Sınıftan içeri Jimin girdiğinde hızla defteri kapatıp sıranın altına koydum. Jimin tek kaşını kaldırıp deftere baksa da omuz silkip yanına oturdu.
"Taehyung anlattı. Bizim yanımızda yabancı hissetmemek için diğerleriyle takılacakmışsın? "
"Evet. Zaten diğerlerini yalnız bırakamam. En iyisi bu sanırım."
"Bizimkilerin sana mesafeli davranacağını düşünüyorsan yanılıyorsun Jungkook. Jin ısrar etti seni getirmem için. Neden bu kadar ısrar etti anlamadım ama hadi gel. "
Gülümseyip başımı salladım ve sıradan kalktım. Jimin istediyse tabi yanlarında olurdum. Bir kere ayağıma gelmişti. Reddetmek aptallık olurdu.
Kantine inip Taehyung'un yanına oturdum. Taehyung ve Jin hyung imayla sırıtıp göz kırptılar. Jimin'i bilerek yanıma göndermişlerdi.
"Jungkook bizden uzak durmana gerek yok. Taehyung ve Jin neyse sende osun bizim için emin ol. "
Suga hyung göz kırptığında güldüm. Beni düşünmeleri hoşuma gitmişti. Kantinden içeri Luhan girdi. Gözleri etrafta gezindikten sonra beni buldu. Koşarak yanıma gelip çizim defterimi elime verdi.
"Sınıfta bir kız karıştırıyordu. Neyseki her şeyi görmedi. Sahip çıksana defterine! "
"Teşekürler Luhan."
Luhan'ın sinirli ifadesi anında kayboldu. Gülümseyerek el sallayıp kantinden çıktı. Jimin'in deftere baktığını gördüğümde hızla defteri aşağı çekip bacaklarımın üzerine koydum.
"Jungkook çizim yeteneğin mi vardı? Versene bakalım. " dedi Hoseok.
"OLMAZ! Yani şey gösteremem çünkü içinde şey olmayan şeyler var."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haphephobia ||JiKook||
Fanfiction"Her gün kızları altında inleten Jimin ve dokunulma fobisi olan sen. Sencede biraz fazla imkansız değil misiniz Jungkook? " Yan Karakterler : VHope, NamJin. Haphephobia : Dokunulmaktan korkma fobisi.