Medya da Jikook *-* Ne yaptıklarını çözen biri var mı jxjxkx
Hatalarım varsa kusura bakmayın.
✴✴✴✴✴✴✴✴
Ağrıyan başım ile yüzümü buruşturarak gözlerimi açtım. Görüşüme üst üste yatmış Taehyung ve Hoseok hyung girdiğinde bakışlarımı kaçırdım.
Dün şişelerce içki içmiştik. Prenses gecemiz sadece böyle geçmişti. Yerde yatan hyunglara baktıktan sonra koltukta uyuyan Jimin'e gülümsedim.
Yerden kalkıp yukarı çıktım. Namjoon ve Jin hyung aşağıda yoklardı. Yavaşça Jin hyungun odasına girdiğimde sırıttım.
İkisi çıplak şekilde birbirlerine sarılmış uyuyorlardı. Gece onlar için güzel geçmiş olmalıydı. Odadan yavaşça çıkıp aşağı indim.
Mutfağa girip kahvaltılıkları çıkardım. Omlet yapıp meyve sularını çıkardım. Kendime de kahve yapıp salona geçtim. İlk Jimin'in yanına gittim.
"Sevgilim~"
Jimin gözlerini aralayıp bana baktı. Kısık gözleri ile ne kadar güzel gördüğünün farkında mıydı? Hiçbir şey demeden birbirimize baktık.
"Gözlerle hamile bırakmak mümkün olsaydı Jimin ile Kore nüfusundan daha fazla çocuğunuz olurdu. "
Hoseok'un sesi ile gülerek gözlerimi Jimin'den ayırıp ona baktım. Hoseok hyung Taehyung'u uyandırırken yukarı çıktım. Kapıyı birkaç kere çaldım.
"E-efendim?" Jin hyungun telaşlı sesine sırıttım.
"Kahvaltı hazır hyung. Bekliyoruz aşağıda "
Gülerek mutfağa girip Jimin'in yanına geçtim. Ağzıma bir parça omlet attıktan sonra geriye yaslanıp kahvemi yudumladım.
"Neden bir şey yemiyorsun Kookie? Ben sana böyle mi öğrettim annem?"
Taehyung saçlarımı karıştırdığında gülerek elini ittim."Canım istemiyor. "
Jin ve Namjoon hyung mutfağa girdiğinde kıkırdamamak için yanağımın içini ısırdım. Jin hyungun yanakları kızarmıştı ve Namjoon hyung sırıtıyordu.
"Gece güzel geçmiş heralde." dedi Suga hyung.
Jin hyungun yüzü daha da kızardığında kıkırdadım. Jin hyung kaşlarını çatarak elindeki çatalı fırlattı. Sağa doğru çekilip çataldan kurtuldum.
"Bugün okula gitmiyoruz." dedi Namjoon hyung.
"Neden? "
Taehyung'un sorusu ile hepimiz ona değişik değişik baktık. Cidden anlamamış mıydı? Her şeyi fesat anlayan çocuk nereye gitmişti?
"Hyung yürüyemiyor da ondan."
Jin hyung yerinden kalktığında kahkaha atarak mutfaktan çıktım. Jin hyung koşmaya başladığında hızla odasına girip kapıyı kilitledim.
"Benim odam da kilitlisin Jungkook. Mutlaka çıkacaksın biliyorsun değil mi? "
"Senin ağrın yok mu? Nasıl koşuyorsun öyle!"
Kapıya yumruk attığında güldüm. Yapacak bir şey bulamadığımda kendimi yatağa attım. Ardından çığlık atıp yataktan kalktım.
"Ne oldu lan? " dedi Jin hyung endişeyle.
"Çarşafları değiştirdin mi?"
Sessiz kaldığında ağlamaklı ses çıkarıp üzerimi kontrol ettim. Hiçbir leke olmadığını görünce rahatlayarak nefesimi verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Haphephobia ||JiKook||
Fanfiction"Her gün kızları altında inleten Jimin ve dokunulma fobisi olan sen. Sencede biraz fazla imkansız değil misiniz Jungkook? " Yan Karakterler : VHope, NamJin. Haphephobia : Dokunulmaktan korkma fobisi.