smut !
Kris altına pijamasını geçirip yatağa uzandı.Yatarken Üzerine birşey giymek pek adeti değildi o yüzden üstü çıplaktı.Çarşafı beline kadar çekip gözlerini kapattı.'Tık tık tık' kapı 3 kez tıklatılmıştı.Saatine baktı.Gecenin 3 üydü ve kimsenin ayakta olabileceğine imkan vermiyordu.Ama ne de olsa o bir liderdi.Acil bir durum olabileceğini düşünüp yattığı yerden kalktı ve kapıyı açtı. Karşısında duran Tao'yu görünce genişçe bir gülümseme yayıldı yüzüne.Esmer olan bir adım attı."Gelebilir miyim?" Her zamanki masumluğuyla konuşmuştu. "Tabii ki..Yine bir şeyden mi korktun?" Kris kollarını etrafına dolayıp kapıyı kapattı."Hayır korkmadım..Sadece seni özledim.."
"Birbirimizi neden bu kadar çok özlüyoruz?Şuan sana sarılmama rağmen seni özlüyorum."Kris başını onun alnına dayadı."Sadece...seni daha fazla istiyorum.."Fısltıyla konuşurken nefesleri birbirine karışıyordu.Yavaşça dudaklarını genç olanınkilere değdirdi.Bu dokunuş bile onu titretmeye yetmişti.Sanki ilk defa öpüşüyormuşcasuna birbirlerinin dudaklarını keşfe daldılar.Tao'nun Dili Kris'in dudağının üzerinde dolaşırken sarışının ağzından çıkan ufak bir iniltiyle dilini içeri soktu.Bu sırada Kris'in eli Tao'nun kalçasını kavradı ve onu iyice kendine çekti.Tao büyük olanın henüz sertleşmemiş üyesini kendisininkinin üstünden hissedebiliyordu.Elini Kris'in önüne attı ve pijamasının üstünden üyesini kavradı.Tao'nun dokunuşlarıyla nefes alışverişleri hızlanan Kris yüksek bir inlemeyle başını geriye doğru attı.Sonra esmer olanın kulağının altına küçük ama ateşli bir öpücük kondurdu.Tao elinini daha da bastırdı uzun olanın üyesine.Artık sertleşmiş olan üyesini avuç içinde hissedebiiliyordu.Yavaşça pijamasının belinden kavrayıp aşağı doğru çekiştirdi.Kris genç olanın ne yapmaya çalıştığını anlayınca pijamasını onun elinden kurtarıp,kendisi çıkardı.Şimdi üzerinde sadece boxer vardı ve bu bile Tao'nun nefesinin kesilmesine yetmişti.Kris öne doğru eğilerek esmer olanın tişörtünü çıkarıp,pantolonunu sıyırdı.Şimdi ikisi de eşitti.Ellerini sımsıkı karın kaslarının üzerinde gezdirirken boynuna diliyle dokunuşlar yapıyordu.Tao bir hamleyle sarışını yatağa yatırdı.Eli hala dikleşmiş üyesindeydi.Biraz daha eliyle ovaladıktan sonra elini boxerın içine soktu ve çıplak bir şekilde tuttu.Kris başını geriye atmış gözlerini kapatmıştı.Tao biraz daha eğilerek başını ağzına aldı ve dilini çevresinde gezdirdi.Kris artık iyice tahrik olmuş,Tao nun içine girmesini istiyordu."B-Bu kadar yet-ahh!" Maknae dilini Kris'in deliğine dilini sokunca uzun olan konuşamadı ve gözlerini sıkıca kapattı.Bundan sonra da konuşmamaya ve tüm işi Tao'ya bırakmaya karar vermişti çünkü bu çok iyi hissettiriyordu.Tao yavaşça dilini Kris'in girişinde dolandırdıktan sonra uzun olanın elini tutup kendi üyesinin üzerine bastırdı.Kris onun ne istediğini anlamıştı.Esmer olanın üyesini iki elinin arasına alarak yukarıdan aşağı doğru çekmeye başladı.İnleme sırası Tao'daydı.Gürültülü bir 'AHHH' tan sonra dudaklarını uzun olanın boynuna gömdü.Boynunda geçmesi zaman alacak izler bıraktıktan sonra geri çekildi."T-Tamam..Boşalmadan yapalım şu işi." Tao Kris'in ellerini üyesinden çekti ve başının üzerinde birleştirdiArdından Kris'in bacaklarının arasındaki konumunu düzeltip eliyle dimdik olmuş üyesiyle Kris'in girişine sürtünmeye başladı."Yap artık şunu!Dayanamayacağım."Dişlerini sıkarak konuşan Kris'in bu sözlerinin ardından onu daha fazla sinirlendirmek istemeyen Tao,darlığına aldırmadan üyesini Kris'in girişine bastırdı ve sonuna kadar durmadan ittirdi.Kris bu kadarını beklemiyor olacak ki derin bir çığlık attı.Tao elleriyle sarışının ağzını kapattı ve yüzünü onunkine yaklaştırdı."Gege!İstersen biraz daha bağır da tüm yurt uyansın!" Kris maknaenin elini itti ve ona sinirle baktı.Tao ona biraz daha yaklaşarak dudaklarını onunkiyle buluşturdu.Derin olmayan bu ateşli öpücüğün ardından üzgün bir şekilde geri çekildi."B-Ben canını yaktıysam özür dilerim." Kris bi an için maknaenin ne kadar duygusal olduğunu unuttuğu için kendine lanetler okuyordu.Yününü ellerinin arasına aldı ve "Biraz daha hiç bişey yapmadan durursan seni kendi wushu sopanla döveceğim"dedi ve gülümsedi.Tao'nun aynı şekilde tatlı bir gülümsemeyle cevap vereceğini düşünmüştü ama yanılıyordu.Bunun yerine Tao kalçalarını sarışınınkilere daha çok bastırdı ve hızını arttırdı.Kris'in inlemeleri yatağın gıcırtılarına karışıyordu.Artık acının yerini hayal edilemez bir haz almıştı."G-Geliyorum.." diye uyardı onu Tao.O sırada kris elini kendi üyesine attı ve aşağı doğru çekmeye başladı.Tao bir hırıltıyla boşalırken Kris de ondan hemen sonra kasılmış üyesinden beyaz sıvıların akmasına izin verdi.Maknae eğilip gege'sinin kasıklarına doğru akan meniyi yaladı ardından dudaklarını Kris'inkilere yöneltti.Kris kafasını çevirip yüzünü buruşturdu."Henüz bu tür fantazilere hazır değilim.." Tao sırıtıp yataktan kalktı ve banyoya yöneldi.Uzun olan çarşafı beline kadar çekip gözlerini kapattı."Gege?" Banyodan gelen sesle gözlerini araladı ve banyo kapısının önünde dikilen Tao'nun çıplak bedenine bakıp dudaklarını ısırdı.Şu an tek düşünebidiği şimdiden sertleşmiş üyesinin Tao'nun içinde kıvrılmasıydı."Gelmiyor musun? Tao düşüncelerini bölüp devam etti."Nereye?"Kris Tao'nun zihin okuma gibi bir yeteneğini olmadığını umarak konuştu."Geçen gün birlikte duş alacağımıza söz vermiştin yoksa unuttun mu?"Maknae'nin yüzü düştü.Kris içinden bir küfür savurdu.Yoksa gerçekten de..Tao düşüncelerini mi okumuştu.Onu daha fazla üzmek istemiyordu bu yüzden usulca yataktan kalkıp maknaenin yanına,banyoya doğru yöneldi.
*****
yazar : parazit