"Oppa sevdiğim tokaları taktın değil mi?Güzel oldu mu? Ne zaman bakabilirim?" Somi neredeyse nefes almadan soru yağmuruna tutmuştu Wonwoo'yu.Wonwoo kız kardeşinin örüklerini tamamlar tamamlamaz sabırsız kızın eline tutuşturdu aynayı.
Somi hayalkırıklığıyla homurdandı. Aynada örüklerine bakarken.
"Dadı kadar iyi yapamıyorsun oppa. Birde sana bu iş için güvenmiştim." diye mızmızlandı küçük kız.
"O kadar mı kötü duruyor Somi?" Wonwoo yüzünü buruşturdu umutsuzca. Cevabı açıkca ortadaydı. Somi'ye yaptığı örükler berbat bir durumda görünüyordular.
Mingyu merdivenleri indiği esnada onları gülümseyerek selamlamıştı.
Merakla kardeşlerin yanına oturmuş naptıklarıyla ilgilenir olmuştu. Wonwoo'nun bacaklarının arasında oturan küçük kızın özensiz örüğünü farkettiğinde şaşırmadan edememişti. Somi'nin kılığı,kıyafeti ve saçları her zaman tertipli olurdu. Fakat bugün öyle olduğu pek söylenemezdi. Çünkü izinli olan dadının yerini bugün Wonwoo almıştı. Bu işi başarıyla yürüttüğü de söylenemezdi.
"Saçlarını neden Wonwoo örüyor Somi?" dedi Mingyu ilgiyle.
"Dadımız bugün izinli hastaneye gideceği için. Bu yüzden oppam da, benimle ilgileniyor onun yerine Mingyu oppa." Somi Wonwoo'nun boynuna dolanıp onu yanağından öptü. Wonwoo kızın yaptığına gülümsemeden edememişti.
"Oppam çocuk bakmakta pek iyi sayılmaz ama en azından benim için deniyor." dedi Somi. Wonwoo da onu yanağından öpüp kucağına iyice oturttu.Mingyu onlara gülümsemeden edememişti. Birlikte tatlı duruyordular.
"İstersen saçını ben örerim Somi." diye teklifte bulundu Mingyu birdenbire.
"Emin misin bunda?" diye atıldı Wonwoo şaşkınlıkla. Onun birçok konuda yetenekli olduğunu biliyordu ama bu kadarının olacağına ihtimal vermiyordu.
"Sanırım."dedi Mingyu kısaca.
"Kabul oppa."
Somi Wonwoo'nun kucağından ayrılıp bu kez de Mingyu'nun kucağına oturdu.
Örükleri onun canını yakmadan çözdü ve saçlarını taramaya koyuldu Mingyu.
Somi'nin saçlarını taramayı bitirir bitirmez bir tutam saçı elinin içinde biriktirmiş örmeye başlamıştı.
Usul usul örgülerini bitirdi ve onları lastik tokayla sağlamlaştırdı.
Somi'ye aynayı gösterdiğinde Somi sevinçten çığlık atmıştı.
"Oppa teşekkür ederim bu çok iyi olmuş."
"Peki bana öpücük?"Mingyu yanağını ona gösterdiğinde Somi başını hayır gibisinden iki yana sallamıştı.
"Teşekkür öpücüğünü Wonwoo oppa vermeli bence onu bu dertten sen kurtardın." Wonwoo gözlerini bir Somi de bir de Mingyu'da gezdirip durdu.
"Somi şımarık bir kız gibi davranmamalısın. Saçmalama lütfen." Wonwoo onu öpme fikriyle heyecanlanmıştı. O halde bu cümleyi kurarken kekelemediğine bile şaşmıştı.
"Sorun değil Somi." Mingyu'nun yüzü asıldığında Wonwoo sıkıntıyla derin bir of çekti. Ona karşı bir anda vicdan azabı çeker olmuştu. Usulca yanında oturan Mingyu'nun yanağına uzandı, ufak bir öpücük kondurup geriye çekildi. Mingyu şaşkın şaşkın ona baktı.
"Oldu mu?" dedi Wonwoo sinirli sinirli. Mingyu ise gülümseyerek başını evet anlamında sallamıştı. Mutluluktan konuşacak hali kalmamıştı. Aldığı öpücük küçük de olsa onu memnun etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Smile Flower
Roman d'amourŞimdi gülüyorum ileride çok güleceğimiz günler olacağını bilerek. # Okumaya devam etmenin imkansız olduğu fic. Bir dizi cringe ve aptallık.Okumayın sakın ola.