Portakal ağaçlarında ötüşen kuşlar
Sabaha ait
Geceden kasetlerde kalmış filmin etkisinde bir kez daha kahvemi yudumlarken gecenin bıraktığı soluğa inat ve inanmışca sarılı genç aşıkları izliyorum
Gökyüzünde tahmin edebileceğiniz hiçbir şey yok boşluktan başka
Güneş, ay ,yıldızlar ,bulutlar yok
Mavi bir boşluk
Ben ve gözlerimin ruh hali gibi
Hayır şuan herşeyi , her duyguyu anlatamam
Bu kuşlara ve portakal ağaçlarına hakaret olur
Gücenmesin ama gökyüzünün boşluğundan ibaret şuan herşey
Uzandıkca penceremden aşırı alçalan bişey var
Yokluğun damgası altında suskun bir ahenk var
Anne derdi kadar hareketli
Ağaçlar kadar mütevazi
Kitaplar kadar gizli
Muhteşem bir gürültü
Sokak çocukları mesai başında
Kargaları kovalıyorlar çöplükten
Kedilerse kargaların peşinde
Biz insanlar da kedilerin
Saat 05.46
Yarım saate uyan, kahvaltını yap, hazırlan gel
Sırf lüks gözüksün diye ispanyolca ismi olan , poşet çay demliğen , koltukları hiçte rahat olmayan ve hizmetsizlikte sınır tanımayan o kafedeyim.
Sırf yolunun üstü diye.
Ben geldim bekliyorum.
