okul kayıtları için evden yürüme mesafesi yakınlığında olan liseye yürüdüm yurt dışında eğitim aldığım yer çokta lüks değildi yani buraya göre lüks değildi okulun yanına yaklaştığımda tabelaya dikkatlice baktım -OKYANUS KOLEJLERİ- sırf arkadaşlarımın hepsi burada diye geliyordum bu okula oldukça lüks okulun içine girdim ve müdürün odasına yönlendirildim müdür işlemleri hallederken cüzdanımdan çıkardığım parayı müdüre uzattım "bağış" dedim müdür bana baktı ve gülümseyerek "hangi sınıfı istiyorsun kızım" dedi böyle insanlara sadece gülüyordum çünkü komiklerdi para uzatıldığında huyları falan değişiyordu "12-L" dedim kimliğimi tekrar uzattı işlemler bitince okuldan çıktım ve ezgiyi aradım
"hallettin mi işlemleri?"
"hallettim hallettim"
"dediğim şeyi yaptın değil mi?"
"yaptım sizin müdür hemen gülücükler saçtı parayı görünce" dedim ezgi gülerken bir yandan da soru sordu
"12-L" dedi sorarcasına
"12-L" dedim onu taklit ederek
konuşmayı sonlandırdım ve evin önünde mert ile karşılaştım mert el sallayınca bende el salladım yanına yaklaşınca "naber" dedi ve göz kırptı "iyi senden naber" dedim o sırada batuların evinin kapısı açıldı "hangi sınıf" diye sordu beni göstererek "12-L batu" dedim ve merte baktım tekrardan mert "batu ve bende o sınıftayız" dedi "biliyorum" dedim onlar anlamsızca bakarken "yani ezgi söyledi" dedim tekrardan batu "bugün öğleden sonra meşgul müsün?" dedi önce batuya sonra merte baktım ve "sanırım" dedim batu "o zaman haberleşiriz" dediğinde gülümsedi "haberleşiriz" dedim mert ise "hadi geç kaldık" dedi muhtemelen spora gidiyorlardı buraya geldiğimden beri insanların değiştiğini görmek bana çok garip geliyordu nihayet eve vardığımda kapıyı açmak için anahtarımı çıkardım ve arka bahçeden gelen ses dikkkatimi çekti arka bahçeye doğru ilerlediğimde iki abimi futbol oynarken gördüm onların yanına doğru hızla yürüdüm ve "bir oyuncu daha ister misiniz?" diye sordum başta beni hiç takmasalarda çantamdan çıkardığım tokayla saçlarımı topladım ve topu alıp kaleye koştum attığım golün sevincindeyken abimler şaşkınca beni izliyordu
öğleden sonra batuyla birlikte başakşehirde bir cafede buluşmak için anlaşmıştık fakat olaya sonradan dahil olan aras, mert,ezgi,tuğçe ve buket de gelecekti odama gidip dolabımı açtım siyah püsküllü mini eteğimi ve siyah salaş t-shirtimi üstüme geçirdim krem tek bant ayakkabılarımı da giydikten sonra telefonumu aldım ve aşağı indim bana doğru gelen kumsalı gördüm "çok güzel oldun hala" dedikten sonra bana sarıldı gülümsedim ve elinden tutup odasına götürdüm onunla ve barbieleri ile 10-15 dakika oynadıktan sonra gelen mesajla aşağı indim batu evin önünde beni bekliyordu beni görünce arabaya bindi hemen arkasından bende bindim ve sessizce başakşehire gittik biz gittiğimizde herkes zaten oradaydı sessizce otururken mert "okulun partisi var bu hafta" dedi tuğçe oflarken ezgi "ya of biz kıyafet almadık" dedi erkekler kendi aralarında gülerken buket "hayalin elbisesi var herhalde" dedi "giyerim bi tane elbise" dedim sürekli okuldan bahsediyorlardı ve açıkcası bu beni oldukça geriyordu konuyu değiştirerek herkese ne okuyacağını sordum ezgi hukuk,buket sağlık,tuğçenin mimarlık ve batunun mühendislik mesleğini seçeceğini biliyordum tek maksatım konunun değişmesiydi aras "ben de mimarlık okuyacağım" mert ise "ben güzel sanatlar" dedi şaşkınca merte baktım "dansçılık yapıyorum" dedi gülümsedim ve çok ısrar etmeme karşılık ispanyada yaptığı koraeografiyi izledim oldukça güzel oynuyordu ve yanındaki kızla adeta bütünleşmişlerdi mert hakkında birçok şey öğrenmiştim 4 dil bildiğini ve sesinin harika olduğunu mert bana ısrarla sesimin güzel olduğunu benim fikrim sesimin berbat olduğu yönündeydi söylediğime karşılık "yarın bizim atölyeye geliyorsun ve sesini deniyoruz "demişti söyleyeceğim şarkıyı ben belirleyecektim ve aklımda olan tek bir şarkı vardı o ise selena gomez'in "same old love" adlı şarkısıydı şarkıyı defalaca dinledim ve ertesi gün için de birkaç kere kendimi denedim
