İnci duşunu alıp dışarı çıkmak için hazırlandı. Eve alması gerekenler için kısa bir süre dışarı çıkması8 gerekiyordu. Dışarıdayken Kerem de uğrayabileceği aklın a geldi. Evlendiği günden beri iş yerine hiç gitmemişti. Evden çıkmadan önce telefon sarıldı.
Kerem’in sekreteri telefonu açtı. “Alo.”
“Ben İnci AKAY eşim ile görüşmek istiyorum.”
“Hemen bağlıyorum İnci Hanım.”
Bir dakikalık beklemeden sonra İnci karşı taraftan kocasının sesini duydu. “Efendim İncim.”
“Bugün alışverişe çıkacağımda eğer çok işin yoksa sana da bir uğrayayım dedim. Bel ki öğle yemeğini beraber yeriz.”
“Sormana ne gerek var ki İnci….sevgili karıma her zaman ayıracak vaktim var……. ne zaman gelirsin.”
“Yarım saat sonra orada olurum…….görüşürüz.”
“Tamam canım bekliyorum.
Genç kadın evden çıktı tam arabasına binecekken birisi arkasından ağzını mendil ile kapadı bir iki dakika sonrası ise karanlığa gömüldü.
Kerem karısı ile vakit geçirebilmek için yarım saat içinde masasındaki işlerin hepsini düzene soktu ve karısını beklemeye başladı. Ama yarım saat olduğu halde karısı hala ortalarda yoktu. Ev telefonuna cevap veren yoktu ve karısının cep telefonu ise kapalı. Bir süre daha bekledi genç adam ama bir saat olunca merakla hemen belki annesine gitmişti diye telefona sarıldı. Ama annesinde de yoktu İnci ve Miray ile de değildi. Kerim’in okuluna da gitmemişti. Kerem düşüncelere dalmışken telefonu çaldı ve hızla açtı.
“Evet.”
“Kerem Bey sizinle konuşmak isteyen bir bey var ama adını vermek istemiyor……görüşecek misiniz efendim.”
“Bağla.”
Kısa bir süreden sonra telefonunun bağlandığını anlayınca karşı tarafın konuşmasını beklemeden “Kiminle görüşüyorum?” dedi.
“Benim kim olduğumu zaten biliyorsun değil mi Kerem Bey?”
Tabi bu iğrenç sesin kime ait olduğunu biliyordu. Nasıl unutabilirdi ki? “Sen……Turgut.”
“Evet doğru tahmin.”
Bu adamın aramasının tek bir nedeni olabilirdi. “İnci’ye ne yaptın seni aşağılık herif…..konuş karım nerede?”
“Senin karına ne yapabilirim ki…..üstelik sen söylememiş miydin karıma yaklaşma diye……”
“Benimle oyun oynamaya çalışma karımın yerini söyle.” Yerinde oturamadı genç adam. Masasının başındaki koltuğundan kalktı.
“Madem bu kadar karını önemsiyorsun beni çok iyi dinle o zaman.”
“Konuş.” Sesinde bariz öfke vardı. Şu anda o herifi eline geçirse kesin katil olurdu.
“Karına bir şey olmasını istemiyorsan hemen boşanma davasını açacak ve onu bana bırakacaksın …..anladın mı beni Kerem Akay, İnci’yi bana bırakacaksın……Aksi taktirde İnci ne senin ne de benim olur….. Sevgili karın kara toprağın olur.”
Kerem telefonun ahizesini o kadar çok sıkmıştı ki parmakları baskıdan morarmıştı. Dişlerinin arasından karşı tarafa adeta kükredi. “Eğer İnci’ye bir şey yaparsan seni öldürürüm…..saçının teline bir şey olsa dahi seni yaşatmam duydun mu beni sakın ona dokunmaya kalkma…...”
Telefondaki adam “Kes…..eğer karının yaşamasını istiyorsan tek yapacağın onu boşamak ve sakın beni hafife alma …..karın elimde ve istediğimi alacağım…..yani onu. İnci sadece bana ait sana değil. Seninle evlenmesinin de bedelini ödeteceğim ona.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAĞLILIK 1 - ANNELİK ANLAŞMASI -(TAMAMLANDI - DÜZENLENİYOR)
Ficción GeneralAnnelik Anlaşması' nı okuduktan sonra Kerem'in küçük kız kardeşi Miray'ın anlatıldığı Aşkın Amansız Savaşı' nı okumalısınız ve ortanca kardeş olan Demir'i ise üçüncü hikaye olarak Asi Çiçeğim'de okuyabilirsiniz arkadaşlar.