34.Yüzük III

89 11 1
                                    


34 Bölüm

Yüzük III

Kapıyı açıp dışarıya çıktı, kapıyı sessizce kapattı ve sol tarafa yöneldi. Koridorda kapılara yakın yürüyor hem içerisinin sesini dinliyor hem de karşıdan gelebilecek kişilere kapıyı hızlı açıp içeriye girmesini sağlayacaktı. Koridorun sonuna gelmeden odanın kapısının önünde durdu. İçeride lambalar yanıyordu. Burası aradığı oda idi. Aşağıya eğilip içeriye baktı, hizmetçi kadının elbiselerini çıkartıyordu. Banyosunu hazırlamak için diğeri sıcak suyu koyuyordu. Kapıyı yavaşça araladı ama içeriye girdikten sonra kapatmadı. Parmağında ki yüzünü görmüştü kadının Keskin büyük bir soğukkanlılıkla ilerledi ve iki hizmetçinin başına aynı anda vurarak bayıltmıştı. Kadın suyun içinden çıkmak istediği sırada Keskin ağzından ve burnundan tutmuştu. Bir süre nefes alamayan kadın bayıldı. Parmağında ki yüzüğü çıkardı. Keskin odadan dışarıya çıktı. Geldiği yere doğru gitti kapıyı açtı. Çok kolay olmuştu, tahmin etmemişti, aşağıya indi. Geldiği yolları takip ederek uzaklaştı. Haberin duyulması uzun sürmeyecekti ve peşlerine düşeceklerdi.

...

Birkaç saat sonra şehirde güvenlik ve devriye arttırılmıştı. Keskin yüzüğün alındığını anlamıştı. Hırsızlar loncasına girer girmez kılıçlar çekilmişti, ondan öncesinde eski kıyafetlerini giymişti. Loncada silahları alındıktan sonra Liderin karşısına çıkartılmıştı. Keskin cebinden çıkardığı yüzü masaya koydu. Lider ''Çabuk hallettin fakat bütün şehirde arama var, devriyeler arttırıldı. '' dedi. Keskin ''Albay'ın karısının yüzünü alındı diye geçiştirmeyeceklerdi devriye ve arabalar normal'' dedi. Lider ''Ama bunu bizden bilecekler'' dediğinde Keskin ''Hırsızlar loncasının olmasının bedeni bu'' dedi. Lider yüzüğü aldı. ''Elmas işine bir süre ara verdik 1500 demirini al ve ortadan kaybol. Yakalanırsan işini içerde bitiririz.'' Dedi. Keskin masaya konulan demir kesesini aldı. Keskin sesini çıkarmadı 1500 demir fena sayılmazdı. Keseyi aldığı gibi odadan dışarıya çıktı. Elbisesini değiştirmişti, daha önce tuttuğu han gitmek için yollara düştü, gecenin bu saatinde devriyeler her taraftaydı, karanlık sokakları daha çok tercih ediyor devriye görür görmez kenarlara kaçıyordu. Kapının eşiğine saklanmıştı, arka sokaktan devriye geçmemesine rağmen askerlerden birkaçı sokağın ortalarına kadar gelmiş kimse olup olmadığını araştırmıştı.

Sokaklarda dışarıya çıkma yasağı uygulanıyordu. Önceden yatmak için ayarladığı hana geldiğinde girişe asker koymuşlardı, arka tarafını dolaştığında ise orada da vardı. Keskin geceyi geçirmek için arka sokaklarda bulunan kilitli evlerden birine girip geceyi oradan geçirecekti. İki sokak dolaştı hiç devriye yakalanmadan arka sokağa girdi. Sokak terkedilmiş görüntüsü görünce sokakta ilerledi, sağlı sollu evlere bakıyordu, şu durumda kimse ona yardım etmek istemezdi. Yaşamak daha tatlıydı, kilitli kapının önünde durdu. Maymuncuk ile ilk kilidi açtı, ikinci kapı kilidini açtıktan sonra içeriye girdi. Karşısına ilk çıkan örümcek ağlarını ellerini ile savuşturdu. Evin uzun zaman önce terk edildiğini biliyordu. Evin ilk girişinde mutfak vardı. Oraya geçti ve oturma odasına geldi. İki koltuk karşılıklı vardı. İçerisi oldukça sade görünüyordu, kitaplıkta birkaç kitaplık kalmıştı. Oturma odasından yatak odasına geçti, burası kapalı olduğundan daha iyi korunmuştu. Yatağın etrafını ve içini elleri ile temizledi ve sonrada uzandı. Sabaha kadar epey vakti vardı.

...

Keskin[Bitti]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin