The Book Eating Magician (Çeviri)(ara Verildi)

5

Ding dong-dang-dong ...

Canlı çan sesi ikinci yarıyılın sonunu açıkladı. Her öğrencinin nihai karnesi bu günden bir hafta dağıtılacaktır.

Bergen Academy'nin okul yılı bugün sona erdi. Okul üniformalarını giymeyen öğrenciler kapıyı koşturdu ve profesörlerin kış tatilinde oynamayacakları tavsiyesi öğrenciler tarafından gözardı edildi.

Genel olarak, bazı genç öğrenciler dışında, akademinin öğrencileri okulda kalmayı bıraktı.

"Huu, bir kargaşalık var. Soğuk olmasına rağmen hala böyle dolaşabilirler. Gerçekten, bence genç olmak en iyisi. "

"Kim yapmaz?" Ah, belki lich? "

"Hahaha, korkarım ki bir lich daha fazla kemik olacak" dedi.

"Ah, bu çok kötü bir nokta!"

Profesörler bile iyi durumda idi. Sonunda onlara her türlü soruna neden olan öğrencilerden ücretsiz olarak meslektaşları ile sohbet ederken bir fincan kahvenin tadını çıkarıyorlardı. Bazıları öğrenciler hakkında konuşurken, bazıları tatil sırasında neyin çalışılacağı hakkında konuştular. Bazı profesörler de birkaç gün sonra eve dönmeyi planlıyordu.

Bir profesör Vince'e, "Profesör Vince, bu tatil sırasında okula devam ediyor musunuz?" Diye sordu.

"Evet, öyleyim," diye cevap verdi her zamanki gibi soğuk bir ifade.

Profesör Vince'in ruhsuz sesi boş ifadesine uyuyordu.

Dost profesörü sersemlemeye yardımcı olamadı.

Bununla birlikte, birkaç yıl birlikte geçirdikleri ve biraz düzelttikleri gerçeği nedeniyle, tekrar konuştuğunda kekelemedi. "Son zamanlarda, bir araştırma projesine odaklandığınızı duydum. Bunun yüzünden mi? "

Profesör Vince'nin gözleri soğuktu. Doğal olarak, sihirbazların birbirlerinin araştırmalarını gözetlemesi kaba bir şeydi. Düşük sesi rahatsızlığını gösterdi. "Burada konuşulacak bir şey değil."

"Ha, haha. Doğru. Sorduğumu unut gitsin. "

"......"

Vince bakışlarını pencereden dışarı açmadan önce bir süre ona baktı.

Odanın atmosferi aniden büyüdü. Profesör Vince çok samimi olmadığı için ünlüdür. Başkentten Bergen Akademisine gönderilen birinci sınıf sihirbazdı ve kıdemli bir sihirbaz (6inci Daire) görevini onu diğer öğretmenlerin üzerine koydu.

Başka bir deyişle, gönderdiği bir öğretim görevlisi idi ve diğer profesörlerin başa çıkmaları zordu.

"Ah! Sen burundaydın Profesör Vince. "

O anda bir profesör büroya girdi. Bunu hafifçe söylemek gerekirse, bu profesör çok yağlı bir insandı. Onu bir balon gibi görünmesi için düzgün giyimli bir takım elbisesine koydu. Böylece, öğrenciler ona 'Balon' takma adı verdiler.

Balon olarak adlandırılan Profesör Baloon, "Sana bir şey sorabilir miyim?" Diye küstahça bir sesle konuştu.

"...Evet."

Vince bu sırıtış yüzünde tükürmek istemedi. Profesör Balloon'a sinir bozucu bir ifade ile baktı. Vince, gevezelik etmeyi seven bu domuzdan hoşlanmadı. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, Profesör Balon'un ağzından çıkan kelimeler Vince'in sinirlerini rahatsız etmeyi başaramadı.

"O çocuk bu sene tekrar mezun olmaz mıydı?"

Kaşları belirgin bir alay konusu yaparak kıkırdadı.