8. Bölüm

264 9 0
                                    


Yalnızlık nedir bilirmisiniz?

Aldığın nefesin burnundan fitil fitil gelmesidir yalnızlık. Burnunun dibinde bal dururken, sırf kahrolası sebepler yüzünden ötelerin ötesindeki zehri avuçlamandır. Elinde değildir bu, bu yüzden can yakar ve seni büyük bir boşluğa sürükler. İşte, bu lânet olası boşluğun adıdır yalnızlık.

Her şeyin farkında olmak ama hiçbir şey yapamamaktır yalnızlık, gönlün erdiğine elin ermemesidir.

Samanlığa düşen iğne olmaktır yalnızlık, kalabalıklar içinde kendini çaresiz ve bulunamaz hissetmektir.

O lânet olası sebepler yüzünden hayâllerin ertelenmesi ve yüreğinin kanalizasyona dönmesidir yalnızlık.

Ve hak ettiğin bir şeyi, uğrunda en önemli şeylerini feda ettiğin hâlde elde edememektir.

Sen de diğerleri gibi Insan olduğun hâlde diğerlerinin başına gökten elmas düşerken, senin taş bombardımanına uğramandır, diğerleri bal tutup parmağını yalarken senin de avucunu yalamandır, yalaya yalaya avucunun aşınmasıdır yalnızlık.

El denizde yüzerken senin damlaya bile hasret kalmandır yalnızlık.

Bir türlü herkes gibi olamamak, kendine esir düşüp kendine kapanmaktır…

İşte, budur yalnızlık!

Tavnla bakışmamız kaç saattir sürüyor hiç bir fikrim yoktu. Kafamı onca şey karıştırırken aklım hiç birini alamıyordu. Çetin amca çevirdiği planlara benide dahil etmesi ve koz olarak kullanması  gücüme gitmişti. Partiyi benim için değilde tanımadığım bir adamı yakalmak için yapıyordu.

Bu iş canımı gittikçe daha fazla sıkmaya başlıyordu buda Çetin amcanın neden böyle birşey yaptığının merakını deli gibi tetikliyordu.

Beynim gözlerime artık sinyal vermeye başladı. Göz kapaklarım kendiliğinden kapanırken kendimi uykunun sıcacık kollarına teslim ettim.

"AREEEEEN KALK SANA KIZIM"

Acaba Almilanın o cılız sesini duymamak gibi bir lüksüm var mıydı? Allah nasıl ses vermişse camların çatlamadığına şaşırdım.

"Allah aşkına sabah sabah ne diye bağrıyorsun"

Gözlerimi banyo ve yatağın arasındaki birden uzun gelen yola sabitledim. Içimde sıcacık yatakta devam yatmak geliyordu tabi Almila sağolsun buna asla izin vermezdi. 

"Kızım içerde Kuaför, Ağdacı ve Tasarımcı kadınlar bekliyor. Evde 3. Dünya savaşı yaşanırken sen hala mışıl mışıl yatağında yatıyorsun"

Aaa ben komple unutmuşum Partinin bugün olduğunu. Yinede omuz silktim ve dolabıma ilerledim. Sanki çok umrumdaydı.

"Almilacığım sen neden böyle heycanlısın anlamıyorum. Bir kaç gündür hal tavrın gözümden kaçtı sanma."

Cevabını beklemeden lavabonun kapısını suratına çarptım. Sinirliydim. Dün gece duyduklarımdan sonra canım hiçte o partiye katılmak istemiyordu.

Soğuk su vücudumu feth eder gibi her bir noktamdan aktı. Defalarca bedenimi titreten soğuk, karışmış kablolara benzeyen aklımdaki karmaşıklığı unutmamı sağlıyordu.

Duşun ardından üzerime tayt ve kazak geçirdim ve Almilanın o heycanla bahsettiği kadınların yanına gittim. Taa salonun öbür ucundan duyulan halaya gözlerimi çevirmekle yetindim.

Elinde bir bez parçasını tutmuş halayın başını tutan bir Almila vardı karşımda. Kaç kere bu eve gelmeme rağmen ben bile buraya daha alışamadım.

Ay Tenli KadınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin