Çayım geldi ve bende yavaş yavaş yudumlamaya başladım ne zamandır böyle oturup rahat rahat çay içmemiştim aa bi dakka o Can mı ya of be
Önümdeki dergilerden birini alıp açtım ve okuyormuş gibi yaparak yüzümü kapatmaya çalıştım arada bir gözlerimi yukardan çıkarıp ona bakıyordum deli gibi beni arıyordu nerdeyse önüne gelen herkeze bişeyler soruyordu en sonunda bilet alınan yerlere doğru koştu teker teker hepsine bişey sormaya başladı ay hayır ya oraya sorma be şimdi kadın söyliycek kesin benim bilet aldığımı aha valla söyledi valla gözlere bak nasıl açıldı be şimdi bulur beni bi saat konuşmaya çalışılır falan dur ben burdan kalkıyımda uca köşeye bi yere gidiyim baride bulamasın çantamdan çay parasını çıkarıp masanın üstüne koydum sonrada hızlıca ayağa kalkıp yürümeye başladım hırkamın kapşonunuda kafama taktım belki bi nebze tanımaz ya yürüye yürüye kadınlar tuvaletine gidiyodumki
"DAMLA!!!!"
Buyur burdan yak işte yürü Damla yürü hiç cevap verme ben böyle kendi içimden konuşa konuşa yürürken birden koluma birisi koala gibi yapıştı kafamı çevirdim aa bakın tesadüfe Cann
"Nereye gidiyosun?"
"Sanane bu seni ilgilendirmez"
"İlgilendirir"
"Hayır ilgilendirmez"
"Sevgiliyiz biz hani hatırlatırım ne kadar yaşayamamış olsakda öyleyiz"
Lanet olası göz yaşları sen niye ağlıyosun Damla kurbanın olayım niye ağlıyosun yani şimdi
"Tamam biraz hakkın var İstanbul a gidiyorum"
"Tamam bende geliyorum"
"Hayır gelmiyorsun"
"Gelicem o kadar"
"Tamam sen git o zaman bende burda kalıyım "
"Hayır birlikte gidicez"
Arkamı dönüp yürümeye başladım
"Hayır Can sen gelmiyosun O KADAR!"
Arkamdan gelen ayak seslerini hiç umursamadan yürümeye devam ettim yine aynı el koluma yapıştı hızlı bi şekilde beni kendine çevirdi ve sıkıca sarıldı hayır ya bunu yapma sana teslim olmak istemiyorum
"Geliyorum"
Kulağıma fısıldamasıyla bütün hayallerimden sıyrıldım
"Hayır Can bunu yapma kafamı toplamaya ihtiyacım var sadece iki gün"
"Korkuyorum Damla korkuyorum seni kaybetmekten korkuyorum"
"Beni kaybetmiyceksin söz veriyorum"
Kafasını salladı sadece kafasını salladı bu kadar yani
..............................................................
Uçakta yolculuk yapmayı seviyorum gökyüzünün maviliğini bulutları seviyorum bana huzur veriyorlar.
İki saat sonra Istanbul a varmıştım hava alanına girer girmez bile sanki burnuma o enfes deniz kokusu geldi biran önce o güzel manzara karşısında hayallere dalmam lazım.
Taksiye binip annemlere her İstanbul a gelişimizde kaldığımız otelin adını söyledim ve dışarıyı izlemeye koyuldum
..............................................................
Otele bi gecelik kaydımı yaptırıp odama çıktım çantamı bi kenara atıp duşa girdim suyun altında ağlamaya başladım bu her zaman bana huzur verir oh be herşeyden uzak bütün sıkıntılardan olaylardan HERŞEYDEN
Duştan çıktığımda nerdeyse otelin akşam yemeği saati gelmişti bende üzerimi giyinip aşağı indim artık biraz kafamı dinlemeliyim ve geri döndüğümde Can hakkında bütün gerçekleri öğrenebilirim ama şuan kafamı boşaltmam lazım ve rahatlamam lazım yemek salonuna girdiğimde neredeyse heryer boştu bende denizi görebileceğim boş bi masaya oturdum bi kaç saniye sonra elimde bi menüyle garson geldi menüyü bana uzattı bende aldım sonrada gözden kayboldu şuan hiçbişey yiyesim yok aslında ama sanırım bişeyler yemezsem bi kaç saat sonra odamda açlıktan ölmüş olarak bulabilirler beni menüyü açtim ve göz atmaya başladım sanırım sadece çorba içsem doğru bi seçenek olabilir menüyü masanın üstüne bırakıp beklemeye başladım denizin tonları ne kadarda güzel öyle şuan burda onunla birlikte mutlu bi şekilde yemek yiyip gülüşüyo olabilirdik ama şuan ne o burda nede benim gülücek halim var böyle olmak zorundamıydı en azından bana arkadaş olduğumuz zamanlarda anlatabilirdi onu anlardım dinlerdim ama şimdi bu şekilde olmamalıydı daha farklı olmalıydı of Can of
"Karar verdinizmi?"
Kafamı kaldırdığımda hiç beklemediğim bi yüzle karşılaştım
"Berke?"
Dudaklarımdan dökülen tek kelime bu olmuştu onun burda ne işi varki Istanbul da
"Damla senin ne işin var burda?"
"Esas senin ne işin ve burda?"
"Uzun hikaye"
"Doğrusu benimkide baya uzun bi hikaye "
"Burdamı kalıyorsun?"
Kafamı salladım
"Tamam o zaman mesaim bitince buluşur konuşuruz nasıl fikir ?"
"Olur ben yemekten sonra sahilde olcam"
"Tamam o zaman sahilde görüşürüz ama sanırım şuan patronumun bana attı pis bakışları engellemen için sipariş almam gerekiyo "
Gözlerimi onun baktığı tarafa çevirip baktım adam cidden sinsi bakışlar atıyodu
"Ben sadece çorba alıcam beyfendi"
"Tamamdır hanımefendi"
Elindeki deftere bişeyler yazıp yanımdan uzaklaştı onun burda olması ne kadarda ilginç gerçi benimde burda olmamda pekte normal değil ama bir kaç dakkika boyunca öğlece denize baktım hiçbirşeyi düşünmeden hayattan uzak bir şekilde.
Çorbamı kaşıkladıktan sonra restoranın sahile inen kapısından dışarıya çıktım burnuma gelen o nefis kokuyla kendimden geçtim deniz kokusunu çocukluğumdan beri sevmişimdir aslında benim burda yaşamam lazım bence Ankara benim için yanlış bi seçim.
Büyük ve rahat gözüken kayıklardan birini gözüme kestirdim ve üzerine oturup yayıldım evet Damla şimdi çıktığın o dünyana geri dön ve düşün Can böyle bişeyi yapmış olabilirmi?
Sen buna inanıyomusun?
O yaştaki bi kızın canına kıymış olabilirmi?
Peki ya böyle bişey yapmışsa senin onunla birlikte olman mantıklımı???
Ahhh kafayı yiticem bunları kanıtlamam lazım bunları Can yapmadı böyle bişey yapmış olamaz bunlar doğru olamaz Allah sen bana yardım et..
Yarım saattir burdayım ve birazdan düşünmekten kafayı yiyicem ve bide şu aptal göz yaşları var her düşüncemde bi tane aktı of offf
Telefonumun sesiyle kendime geldim dar kotumun cebinden zorla çıkarıp arayana baktım annem ah anne sanada neler çektirdim eminim şuan benim için feci şekilde endişeleniyorsundur ama emin ol şuan bu kafayla seni daha çok kırabilirdim telefonu sessize alıp cebime yeniden yerleştirdim.
Boğaz köprüsünün ışıklarının sudaki yansımasını izlemeye başladım acaba ne zaman çıkıcam bu hayattan.
Görüş alanımın kapanmasıyla birden şoka girdim ama arkamdan duyum o yumuşak sesle rahatladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SENDE KALDIM
RomanceBelkide hayat bizleri iyi yerlere sürükler. Umudunu kaybetme Sadece melodiyi dinle onlar seni götürecekler.