#10

305 10 5
                                        

KIVIRCIK
Gözlerimi kesmek istiyordum.

Annabeth ve Percy'yi öyle görmeyi beklemiyordum. Yani olacağını biliyordum ama göreceğimi tahmin etmiyordum. Görmemeliydim de.

Önümde duran kola tenekesini alıp yemeğe başladım. Sonra kafamı çevirince diğerlerinin geldiğini gördüm. Leo kıpkırmızı olmuştu ama ben bunun Annabeth ve Percy'yi öyle gördüğünden olduğunu sanmıyorum. Çünkü Calypso Leo'ya bakıp hınzırca sırıtıyordu.

Jason kızarmış ve gülümsüyordu. Piper ise donup kalmıştı.

"Bu anı unutup dans edelim!" Dedi Jason. Ona hayır diyemezdim. Çünkü gördüklerimi unutmam gerekiyordu.

O sırada Thalia'yı görür gibi oldum. Partiye o da mı gelmişti? Vay be! Tekrar bakındım ama bulamadım. Belki de o değildir diye düşünürken omzumda bir el hissettim. Arkamı döndüm.

Ardıç bana gülümsüyordu. Ben de ona gülümseyip elini tuttum. Dans etmeye başladık.

Her şey mükemmeldi. Ta ki Ardıç arkamdaki kişiye bağırana kadar, "Aaa Thalia! Gelsene!" Thalia bize doğru geldi. Sırıtıyordu. "Selam, Percy ve Annabeth'i gördünüz mü?" "Üst kattalar ama gitmeni tavsiye etmem." Dedim. "Nedenmiş o?" Bu sefer Ardıç da bana merakla bakıyordu. Bunu nasıl açıklayacağımı düşünürken Ardıç'ın gözleri büyüdü.

Doğru şeyi anladığını sandınız değil mi? Hayır. Yanlış şeyi anladı.

"Ne yani Percy Annabeth'i başka biriyle aldatıyor ve sen bunu Annabeth'ten saklamak için onu üst katta başka bir odaya mı kilitledin?!"
"Ne? Hayır! Onlar sadece- sadece, ımm. Şey yapıyorlar. Şey..."
Thalia daha bekleyemedi, "Ağzında geveleyip durmasana!"
"Seks işte! Seks yapıyorlardı! Mutlu musun?" O sırada 'niyeyse' müzik kesilmişti.

Hep de bu zamanlara denk gelir zaten!

İtfaiye arabasına benzediğime bahse girebilirdim. İki saniyelik garip bakışlardan sonra DJ olacak zeki müziği başlattı ve herkes dans etmeye devam etti. O sırada insanları eze eze geçen ve onun arkasından gelirken insanlardan özür dileyen Hazel ve Frank bize yaklaştı. "Ne dedin?!" Hazel'ın gözleri faltaşı gibi açıktı. Frank de fena kızarmıştı. "Tanrı'lara şükür bu sefer onları yakalayan ben değildim."

Herkes Frank'e baktı.

"Ne? Aaa doğru! Hazel dışında burda olayı bilen yok. Gaia'yı yenmek için Argo 2'deyken Percy ve Annabeth ahırlıkta konuşurken uyuyakalmış. Kamaralarında olmadıkları için ve her yere de baktığımız için -neredeyse her yer- kaçırıldıklarını falan düşündük. Sonra ben ahıra bakınca onları buldum. Percy'nin eli Annabeth'in omzundaydı ve Annabeth de ona sarılıyordu. Ben de sandım ki, yani, işte. Anladınız siz!"

"Aman Tanrı'larım! Bu çok komik ve de tatlı!" Ardıç söylemişti bunu. Thalia ise, "İğrenç, sanırım kusacağım." Kusar gibi midesini tutup eliyle ağzının içini gösterdi.

"Onlar aşağı gelene kadar yanlarına gitmemeye karar verdim." "Aynı fikirdeyim!" Ona katıldım.

Hazel'ın kafası karışıktı. "Bir dakika yani Kıvırcık, sen onları şey yaparken mi gördün?" "Evet ama hemen kafamı çevirdim ve özür dileyip gittim. Detayları isterseniz Jason, Leo, Piper ve Calypso'ya sorabilirsiniz. Onlar çok daha uzun kaldılar." Diye cevap verdim.

Hazel gözlerime 'eww iğrenç' der gibi bakıp, "Detayları isteyeceğimi sanmam." Dedi.

Melezlerle günlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin