Evet doğru gördünüz BÖLÜM YAZDIAĞAĞAĞM!!!!!
Bilmem kaç hafta sonra..
"Karla bir daha seslenmicem kalk artık! " annemin aşağıdan gelen bağırışıyla homurdanarak yatakta doğruldum. Bütün gece 'Friends' izlediğim için sadece 1 saat uyuyabilmiştim.
Yataktan kalkıp paytak adımlarla aynanın karşısına geçtiğimde bu kadar morarmış göz altları görmeyi beklemiyordum tabi ki. Hemen duşa girdim ve az da olsa ayılmaya çalıştım.Duştan çıktığımda Nutella'nın sesini duydum,Lauren gelmişti.Birazdan annem yine bağırırdı. Havluyu hızlıca üstümden atıp siyah bir pantolon ve Lauren'dan yürüttüğüm 'The 1975' tişörtünü üstüme geçirdim. Çoraplarımı merdivenden inerken giydim,evet ölüme kafa atmayı seviyorum, ve hızlıca salona giriş yaptım. Annem ve Lauren sohbet ediyorlardı ve beni görünce ikisi de hafif dehşete düşmüş surat ifadesiyle bana baktılar.
"Ne,o kadar mı kötü görünüyorum?"
"Eh,kaç saat uyudun ve bütün gece naptın?"
"Friends izledim. Galiba 1 saat uyudum."
"Annecim,manyak mısın sen. Ben bu çocukta neyi eksik ettim de her şeyi vakitsiz yapıyor ya?"
Annemin söyledikleriyle gülmeye başlayan Lauren gözlerimi devirdiğimi görünce kalkıp yanıma geldi ve burnumdan öpüp bana sarıldı.
"Napıyım Dinah yüzünden oldu. Hem onu geçmek istedim hem de dizi çok fena sardı yaa."
İkisi de güldü.
"Hadi artık gidelim zaten ilk derse geç kalıcaz ikinciye yetişelim bari."
"Hız yapmayın çocuklar,lütfen dikkatli, gidin sizi seviyorumm."
"Tamamdır Sinu sen merak etmee."
Ceketimi belime bağlarken annem bize havadan öpücükler gönderiyordu,Lauren'da gülüp ona karşılık verince ikisine bakıp gülümsedim,iyi anlaşmaları beni gerçekten çok mutlu ediyordu. En sevdiğim iki kadın...
/-/-/-/--/-//-/-/-/
Okula vardığımızda ilk dersin bitiş zili çalmıştı. İkinci derste Lauren'la ayrılıyorduk,o matematiğe gidicekti ben de fene. Dolaplarımıza doğru ilerleken sınıftan çıkan kızları gördüm. Gülerek bize doğru geliyorlardı.
"Bay Haring ikinize de çok kızdı. Dersini çok fazla ekmeye başlamışsınız."
"Ve sen bu senin hoşuna gitti?"
"Tabi ki gitti Canola manyak mısın,adam aşırı yakışıklı. Rakip eliyorum burda."
Dinah hepimizin kahkaha atmasına sebep olmuştu.
Normani ve Ally Bay Haring'in ne kadar yakışıklı olduğu hakkında konuşurlarken ben de Dinah'ya spoiler vermeye çalışıyordum.
Lauren'ın telefonu ardı ardına titreyince hepimiz ona döndük. Telefonunu eline alıp bakınca yüzü düşmüştü. Hızla etrafını kolaçan etti.
"Bebeğim?"
"H-hı"
"Noldu?"
"Annem mesaj atmış,şey ödevimi evde unutmuşum da. Baya uğraşmıştım,üzüldüm."
İnanasım gelmiyordu ama Laur bana neden yalan söylesin ki diye düşünüp omuz silktim.
Zil çalınca hepimiz ayağa kalkıp okulun içine girdik. Lauren'ın sınıfının önüne gelince onu öptüm ve kendi sınıfıma doğru ilerledim.
//Lolo
Bahçede otururken telefonum ardı ardına titreyince hemen açıp mesaja baktım.
Bilinmeyen Numara: Bir kere sadece bir kere o kokunu içime çekmek için neler vermezdim..
Bilinmeyen Numara: O masanın üstünde kulaklıkların kulağındayken ve tanrım mükemmel parmaklarınla ritim tutarken o kadar seksi görünüyorsun ki...
Bilinmeyen Numara: Üstüne atlamamak için kendimi zor tutuyorum.
Kulaklıklarımı kulağımdan çıkarıp doğruldum ve etrafıma baktım. Mesajlar beni oldukça tedirgin etmişti. Bu telefon sapıklarından gına gelmişti.
Dışarıya fazla yansıtmış olmalıyım ki Camila ne olduğunu sordu. Onu endişelendirmek istemiyordum o yüzden annemden geldiğini söyleyip geçiştirdim. Şanslıyım ki sorgulamamıştı.
Zil çalınca beni sınıfıma bıraktı ve ben de benim için yer tutan Oliver'ın yanına oturdum. Camila artık ona alışmıştı. Hala mesafelilerdi ama en azından birbirlerini öldürmeye çalışmıyorlardı.
Camila'nın Oli'yi öldürmemesinin bir sebebi de onun gay olduğunu açıklamasıydı. Bir gün biz dışarıdayken ağlayarak beni aramıştı Camila'da onu yanımıza çağırmamı söylemişti. İşte o gün bize bunları anlatmıştı,çok yalnızdı. O yüzden artık onu yalnız bırakmamaya özen gösteriyordum.
"Bebeğim nerelerdeydin? Sabah sınıfına geldim ama Dinahlar bana geç kaldığınızı söyledi. Ahh seni özlemişim."
"Ah, Camila uyuya kaldı ben de onu beklediğim için geç kaldık. Sen neden geldin ki?"
"Matematik ödevi vardı ve unutacağını biliyordum işte ondan geldim."
"Hassiktir ya, ben nasıl yine unuttum.Off Bayan Nardell ağzıma sıçıcak Oli."
Oliver çantasından çıkardığı kağıdı bana doğru uzatınca soru soran gözlerle ona baktım.
Omuzunu silkip konuştu
"İlk ders boştu ve ben de en sevdiğim Loloma iyilik yapıyım dedim."
Hızlıca kollarımı Oliver'a sardım ve onu öpücüklere boğdum.
"Aman tanrımm,seni ne kadar çok sevdiğimi söylemiş miydim he."
Biz sohbet edip gülüşürken Bayan Nardell içeri girdi.
Ödevleri masasına istediğini söyleyince hevesle kalkıp masasına ödevimi bıraktım bana şaşırmış bir şekilde bakıyordu,Oliver'a dönüp ona öpücük attım,bana göz kırpıp gülümsemişti.
Dersin geri kalanı her zamanki sıkıcılığında geçiyordu. Defterime bir şeyler karalarken telefonum titremişti.
Bilinmeyen numara: O çocukla bu kadar samimi olman hiç hoşuma gitmedi Lolo.
Hızla kafamı kaldırıp sınıfa baktım,kimsenin elinde telefon yoktu. Herkes ders dinliyor gibiydi.
Bir an önce bilinmeyenin kim olduğunu bulmam gerekiyordu,çünkü bu iş canımı sıkmaya başlamıştı.
LLELELEL yeni bölüm attım. Çok üzgünüm biraz bekletmiş bulundum ama aklıma fikirler gelmeye başladı yani artık devam edicem sizi seviyorum. Hadi şöyle güzel yorum ve vote gelsin de gaza gelip hemen yazam.
NOT: 27.bölüm süblamaynal IamGOLDBaby
