20.Bölüm

825 23 46
                                    

Sandalyede Sarp'ın üstüne çıkmış öpen Pelin'e baktım. Bu kızda bir bokluk olduğunu biliyordum. Hiç bir şey demden kapıyı yavaşça kapatıp odama girdim. Gözümden yaşlar akarken eşyalarımın geri kalanını da topladım. Toplarken Sarp aramıştı ve red etmiştim. Sonra da "bugün gelecektin, söz vermiştin." diye mesaj geldi. Ona "bana ihtiyacın yok gibi, Pelin'le yiyişmeye devam et!" diye mesaj atacaktım ama vazgeçtim. Bana mesaj attığına göre Pelin sürtüğü gitmiştir diye düşündüm ve göz yaşlarımı silip hızla odadan çıkıp Pelin'in odasına daldım. Bana ne olduğunu anlamamış gibi baktı ama az sonra bakamayacaktı.

Koltuğunun önündeki iki koltuğu tekmeleyerek iktirdim. Sonra masasında ki herşeyi yere atıp dibine gittim. Gözleri pörtlemiş bana bakıyordu. Dedim ya: az sonra bakamayacak.

"Sen ne tür bir sürtüksün?"

"Ne dediğinizi anla-"

Saçını tutup masaya bastırdım. Çığırmaya başladı. Daha çok çığıracak o.

"BANA MASAL ANLATMA! ULAN GÖZLERİMLE GÖRDÜM! ÜSTÜNE ÇÖKMÜŞSÜN SEVGİLİMİN, AZ DAHA YİYECEKTİN LAN!"

Sevgilim? Cidden kıskançlıktan gözüm dönmüştü. Böyle biri olduğumu biliyordum da, erkek için böyle biri olabileceğimi bilmiyordum.

"BAKIN SİZ YANLIŞ ANLADINIZ, LÜTFEN BIRAKIN!"

"NEYİ YANLIŞ ANLADIM LAN! NEYİ? YANLIŞLIKLA MI ÜSTÜNE ÇIKTIN? YANLIŞLIKLA MI YEDİN ONU!"

"AYRILDINIZ SANIYORDUM!"

"HER AYRILAN ERKEĞE YAPIŞIYOR MUSUN SEN? KAŞAR!"

"SARP BEY YAPTI, O BENİ ÜSTÜNE ÇEKTİ!"

Sarp'ın bizi bastığı gün yapmayı düşündüğüm şeyi yapmıştı. Ama ben yemem. (Ben kül yutmaaaam sjshhdh)

"HEE YEDİM BEN DE!"

"GERÇEKTEN!"

"ULAN SUS BE, KONUŞTUKÇA BATIYORSUN!"

O sırada içeri güvenlik girdi ve onlara öyle bir baktım ki daha fazla gelmeyip "Yağmur Hanım, lütfen." diyebildiler sadece. Bakışım da ne fenaymış be, herkesi durduruyor.

Pelin'i sandalyesiyle birlikte duvara yaslayıp kafasını duvara vurdum. Sonra da güvelikleri itip çıktım odadan. Kendi odama girip kutuyu elime aldım. Göz yaşlarımı tekrar silip çıktım. Yürürken arkamdan Sarp seslenmişti. Ben de Pelin'in odasına bakıyordum. Herkes oraya toplanmıştı. Kuyruğuma basmayacaktı! Sarp Arda'ya böyle yapmamıştı, sen neden yaptın ki sanki! Sarp tekrar seslenince adımlarımı hızlandırdım. Omuzlarımdan tutup döndürünce kutum yere düştü, bende oraya bakıyor gibi yapıp ağlıyordum.

"Yağmur, gördüğün şey için özür dilerim. Pelin bir anda üstüme gelince ne yapayım bi-"

"Sorun değil. Açıklama yapmak zorunda değilsin, nasıl olsa ben sana yapmadım. Ödeştik işte."

"Hayır Yağmur, öyle değil. Ben senden başkasını istemiyorum. Onu da bilerek yapmadım, daha doğrusu ben yapmadım."

"Dedim ya, açıklama yapma. Nasıl olsa benim için bir şey ifade etmiyor." Hâlâ onun yüzüne bakmak istemiyordum. Daha da hönkürmek de istemiyordum.(senin için bir şey ifade etmiyorsa kızı neden dövdün? Sjsjhd haydi bunu açıkla hshsj)

"Ediyor Yağmur, etmese buraya gelmezdin."

Sonunda kafamı kaldırıp yüzüne baktım.

"KEŞKE DE GELMESEYDİM! KEŞKE GELMESEYDİM DE SİZİ ÖYLE GÖRMESEYDİM! BURAYA NEDEN GELDİM BEN? İNSAN GİBİ, ADAM AKILLI, KONUŞALIM, BELKİ BİR ŞEYLERİ YOLUNA KOYARIZ DİYE! KEŞKE YOLUNA KOYMAYI HİÇ DÜŞÜNMESEYDİM DE GELMESEYDİM. TOPARLANMAYACAK BİR ŞEYLERİ TOPARLAMAYA ÇALIŞAN APTAL KAFAMDA SUÇ!"

KÖLE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin