Annemin dürtüklemeleri sonucunda yarım açılan yumuk gözlerim,annemin üzerindeki aşırı şık elibise ve makyajı görünce tamamen açılmıştı."Hadi kızım karşı komşularımıza yemege gidiyoruz hazırlan ""İyide anne adamlar daha bugün taşındı bi rahat bırakın yaaa.""Mira doğru düzgün konuş kızım hem su borularımızı patlattıkları için özür mayetli çağırıyorlar gitmessek ayıp olur hadi kalk.""Off anne ben sıkılırım orda ya siz gidin valla bak uslu uslu uyurum ben nolur ? ""Kızım oğulları var senin yaşlarında sıkılırsan dışarı çıkarsınız beraber hem yakışıklı çocuk bak. " Heyy allam ya sen nası annesinn anneggg yapma eylemee ben nası görem o cocugu bidaaaa diye düşünürkene verdigim cevap"iyi bari tamam gidelim açım saten" dedim ve kafamı yastığın altından çıkardım garip bir huyumdur bu benim millet yastıga kafasını koyar ben altına girerim.Yataktan kendimi kaldırdıktan sonra dolabımı açtım ve aşağıdan gelen sese kulak verdim."kızım biz çıkıyoruz hemen giyin gel hadi."" Tamam" diye götümü yırttıktan sonra mini etek askılı body kombini yapıp üzerime geçirdim hafif makyaj yapıp şaçlarımı saldıktan sonra çantamın içine telefonumu koyup kapıya doğru yol aldım.Kapıdan çıkarken son kez eşyalarımı kontrol edip anahtarı aldım yaklaşık 10-20 metre yürüdükten sonra derin bir nefes alıp zili çaldım.Kapıyı açan Rüzgar oldu bütün olanlar hiç yaşanmamış gibi bozuntuya vermeden"Hoşgeldin dedi oha la çocuga bak ben burda domates gibi oluyorum çocugun münasip bi taraflarında değilim belkide ben büyütüyorum diye düşünürkene rüzgar"İçeriye girmiceksen kapatıyorum kapıyı dedi içimde ana avrat dalarken içerden yabancı bir kadının geldiğini farkettim büyük ihtimalle annemin yeni arkadaşı bay sapığında annesi oluyordu bu bakımlı kadın."Ayıp oğlum nasıl konuşuyosun eve gelen misafirlerimizle deyip kapı kolunda olan eline vurdu mal mal etrafa bakınırken kadın tekrar başladı"Hoşgeldin kızım içeriye gir bizimkinin kusuruna bakma o biraz şey öyledir işte deyip beni kolumdan tuttu ve içeri çekti.Evleri iyi dekore edilmişti ve çok şıktı kapıdan girdigim koridor direk annem ve babamın oturdugu ve orta yaşlı bir adamında servis tabaklarını masaya yerleştirdiği sanıyorum misafir odasıydı kocaman odaya girdim o gün eve girdiğimde bu kadar güzel olduğunu heralde bornozla ortaklıklarda deli gibi gezdiğim için farkedememiştim.Annemlerin yanına gittiğimde arkadaşım mervenin beni aradığını ögrendim odanın biraz ilerisindeki cam kapıdan çıkıp havuzun ve şezlongların bulundugu masmavi bahçeye çıktım çantamı açıp telefonumu çıkardığımda yine kafayı yiyip kapandığını görünce mervenin neden beni değilde annemi aradığı konusundaki sorumun cevabını almış oldum.Telefonumu açıp son arananlara girdim.Mavişim yazısını görünce hemen yeşil yere basıp açmasını bekledim bu kadar geç açmazdı o banyoya bile telefonla giren bi gerizekalıydı sonuçta.Sürekli meşgule atıyorduki bu onun hiç mi hiç huyu değildir.Oturduğum şezlongdan kalkıp başımı endişeli bi şekilde ellerimin arasında şıkıştırırken kafamı yukarı kaldırdım ve karşımda sadece pantolonu olan bi rüzgar gördüm hala yukarıya mal mal bakıyordum ve hayretlerimi gizli tutamadım."Oha lan bu yaşta bu kadar kasmı yapılır amınakoyim"diye sessiz düşündüğümü sanarken rüzgarın cevabı karşısında sessiz değil gayet sesli düşündüğümü anlamış oldum."Basketbolcuyum ve bunun yaşla bi alakası yok" dedimişti ben tam olarak olayı idrak edememiş bulunurken telefonumun çalmasıyla kendime geldim arayan merveydi ve yukarıda ki kas yığını hala beni dikizlerken merveye bagırıp ana avrat giriyordum "amına kodumun malı sen beyinsizmisin siktimin salağı" diye bağırıyordum ta ki telefonun suratıma kapanması gibi bi şoku yaşadıktan sonra kendime geldim ve kafamı yukarı kaldırıp "Daha ne kadar ordan buraya bakıcaksın insene aşşagı salak"diye bu seferde rüzgara bagırmaya başladım gelen tepkiye verebilecek bir cevap bulamayıp içeri girmiştim tahmin edin nasıl bi tepki almıştım "güzelim sakin ol olmayan şeyini ona buna sokup durmaktan vazgeç" demişti.İçeri geçtiğimde annemlerin tam bana seslenecek olduklarını farkettim ve hemen aralarına katıldım.Masaya geçtiğimizde ben girdiğimde masa hazırlayan adamın yüksek sesle "rüzgarr oğlum hadi yemekk" diyerek götünü yırttığını fakat rüzgarın onu pek siklemediğine şayit olmuştum.Bu sırada tabi benim sakar ve bir o kadar zeytinyağı tipli annem iş başındaydı portakal suyunun olduğu bardaga bir deprem etkisi yaratmıştı üzerimdeki elbisenin saniyeler içerisinde nasıl anasının sikildigini izlemek benim için hiçte iyi olmamıştı."Naptın annegggg" diye götümü yırtarken zeytin yağı tüpli annem demiştim "Mira kızım o bardak orda napıyo annem ya"diye götünü yıtmaya başlamıştı annemi siklemez bir tavırla "lavobo ne tarafta acaba "dedim en sakin ve cici kız ifademle "üst katta sağdan 2.kapı hayatım"dedi rüzgarın anası sandalyemi geri çektim ve "siz devam edin pliss"diye resmen anırarak üst kata çıktım."lan sagmı solmuydu diye düşünürken tuvalet la bu sağdamı olur soldadır o "düşüncesiyle soldaki ikinci kapıyı açıp içeri daldım resmen ve gördüklerim karşısında verebildigim tek cevap "aha sıçtık sağdaymış ya la"olabildi tahmininiz dogru arkadaşlar burası sapıgın odası suratıma bön bön bakarken tekrarladım "sagdaymış kusura bakma"dedim "üstüne noldu lan"dedi "annemin işleri dedim ve karşımda sırıtan bi rüzgar gördüm "neyse ya ödeştik "dedim gayet sakin bir biçimde ama bu fırtına öncesi sessizlik ben söyliyim.Arkamı döndüm ve karşı kapıyı açtım kapımı kapatmaya gerek duymadım elime aldığım peçetelerle üzerimdeki meyva suyunu sılıyordum ama bunun sadece filmlerde çıkan bi leke olduğunu anlayıp aşagı kata inen merdivenlere yöneldim annemlere dönüp ben eve geçiyim size başka zaman katılırım dedim ve annemin çantasına attıgım evin anahtarlarını aramaya koyuldum içimden "ya bi git amına koyum böyle çantamı olur arama kurtarma gelse bulamaz o anahtarları" diye içimden geçirdim.Annemin anahtarları çantanın gazabından kurtulup cebine attığımı uzun uğraşlar sonunda annemin anahtarları şıngırdatmasıyla anlamış bulundum hızlıca eve gidip kendimi banyoya attıp ve ardından kendimi uykunun kollarına bıraktım.
