zamaN 5 Vakittir 2 (BİTTİ)

BÖLÜM 36 (YOLCULUK)

  KUSURUMA BAKMAYIN ARKADAŞLAR, AKLIMA YAZACAK ŞEYLER GELMEDİ. GÜNLERDİR İLHAM BEKLİYORDUM. BELKİ DE BEKLEDİĞİNİZ GİBİ BİR BÖLÜM DEĞİLDİR. ÖYLEYSE EĞER ÖZÜR DİLİYORUM.

MEDYA, ÇOK HOŞUMA GİDEN BİR VİDEO OLDUĞU İÇİN SİZLERLE PAYLAŞMAK İSTEDİM.

         

               1 HAFTA SONRA

İçimde hem heyecan hem de geride bırakacaklarım için hüzün vardı. Sadece 2 haftaydı ama ben nasıl ayrı kalacaktım ki bu insanlardan?

Annemle babam, kutsal topraklar için dün yola çıkmışlardı. Onlar için mutluydum. Ama şimdiden özlemiştim. Keşke bende gidebilseydim ama nasip işte...

Belki ileride Kerem ile beraber giderdik bizde, kim bilir?

Bavulumu kontrol ettikten sonra güçlükle aşağı indirdim. Üzerimi değiştirip şalımı da bağladıktan sonra feracemi giyinip beklemeye başladım.

Kerem, otogara kadar bana eşlik edecekti. Her ne kadar onunla gitmek istemesem de, o istemişti işte. O isteyince, kıramıyordum.

Onunla gitmek istemiyordum çünkü daha kötü olacağımı biliyordum. En azından biraz daha birbirimizden uzak kalsaydık belki biraz alışırdım yokluğuna...

Allahtan teknoloji gelişti! Telefon var, görüntülü arama var. Ne zaman istesem, yanımda olmasa bile kanlı canlı görecektim.

Zil çaldığında kapıyı açtım. Karşımda, hiçbir zaman yüzünden eksik olmasını istemediğim gülümsemesiyle karşılamıştı beni. Bende ona bana nasıl gülümsüyorsa öyle karşılık verdim.

Evi tekrardan kontrol ettikten sonra aşağı inen Kerem'in peşinden koşa koşa indim.

O bavulu bagaja yerleştirirken, bende ön koltuğa oturdum. Bir iki dakika sonra şoför koltuğuna oturmuştu. Onu izlemekten başka bir şey yapamıyordum. Konuşmak istiyordum ama boğazımdaki yumru konuşmamı engelliyordu. Bu ne böyle Allah'ım? Sanki ölüme gidiyorum...

Yolu yarılamıştık ama ikimizde tek kelime etmemiştik.

   "Eee heyecanlı mısın?" diye sordu.

   "E haliyle. Şey, sen nasılsın?"

   "Yani...iyi gibiyim sanki ama değilim."

   "O nasıl oluyor?"

   "Bilmiyorum. Ben bugün hiçbir şey bilmiyorum." dedi.

Tam birkaç kelime ediyor oluşumuza seviniyordum ki, cevap verecek bir şey bulamadım. Birkaç kelime konuşmamız, birkaç kelimeyle sınırlı kaldı, daha ilerisine gidemedik...