Cho: Tik, tak! (4.49)
Amy mesaja baktı ve dişlerini sıktı. Uzun zamandır düzgün bir uyku alamamıştı ve bu onu son derece halsiz yapıyordu.
Emma'nın kolunu acıtmaya başlayacak şekilde sıktı ve etrafına baktı.
Acımasız sözlerinle bir ok gibi delmiştin kalbimi.
Evde yankılanmaya başlayan şarkı ile kaşlarını çattı ve Emma'yı bırakıp kapıya doğru ilerledi.
Ve özür yok, ben kendi kendimi avuttum.
Terkettin beni, geçmişte de olsa. Bu yüzden çok tedirginim.
Sadece kal, kal... Benimle kal.
Kapıyı açtı ve şarkıyı daha net duymaya çalıştı.
Gitgide donuklaştı zaten başta asık olan yüzün, önemli bir şey kaçırdım bu günü baştan alamaz mıyız?
Ellerindeyim sandın ama işte sen busun, yine de kal. Kal, benimle kal...
Bu şarkıyı hatırlıyordu. Cho ile dinledikleri son şarkıydı, bu... Onların şarkısıydı. On dokuz yaşlarında, birbirlerini son kez göreceklerinden eminken dinledikleri şarkı...
Seni anımsatıyor bu melodi...
Ağlatıyor gibi beni, eh. Eh...
Senin kokun tatlı bir cinayet gibi, senden nefret ediyorum. (seni seviyorum)
Emma'yı odada bırakıp yavaşça dar ve uzun koridorda yürüdü. Yürüdükçe şarkı daha da netleşiyordu.
Bu karanlık gece beni tuzağına düşürmeden önce, lütfen terketme beni.
Hala seviyor musun? Ve cevap evetse, ah hayır bugün gitme.
Sen olman gerekiyor, hayır hiçbir neden yok.
Sadece gitme... Kal... Kal benimle...
Merdivenlerden inmeye başladı ve müzik çaları görünce adımlarını hızlandırdı. Üstteki fosforlu sarı renklerinde olan not kağıdı dikkatini çoktan çekmişti.
Bu böyle gider gibi ha?
Lala lala la la, lala lala la la, lala lala la la
Lala lala la la, lala lala la la, lala lala la la
Sen olman gerekiyor, hayır hiçbir neden yok.
Dolan gözlerine aldırış etmemeyi tercih ederdi ama hızla gözyaşlarını sildi. Amy, ağlamayı sevmezdi.
Artık belli bir nedenim yok, kalbimin atıp atmadığından bile emin değilim. Diğerleri ile heyecanlı bir konuşmaya girmektense, seninle garip bir sessizliği tercih ederdim inan.
Şarkının bir anda kesilmesi ile notu eline aldı.
Bundan sonraki söz ne acabaaağ? Ops, bu arada... Emma üst katta ve ben çatıda bekliyorum.
Telefonuna gelen mesajla telefonu cebinden çıkardı.
Cho: 1 dakika! Bilemezsen, şah mat!
Amy titreyen elleri ve dolan gözleri ile etrafa baktı. Ardından onu arayan Cho'nun telefonunu direk açtı.
"Nerede ve nasıl olduğu önemsiz, bazen karanlık çöktüğünde senin ışığın ben olacağım. Her şey yalan olsa da tek gerçek sensin, bu da benden sana mektup."
"Şimdilik gidiyorum ama... Geri gelece- ananı sikim bunu buraya kim koydu!? Temizle bir ara şu çatıyı, helikopterim gelmiştirrrr!"
Önce bir cam kırılma sesi, sonra ise helikopter sesi ile uzaklaştı Cho.
Amy telefonu kapattı ve hızla üst kata koştu.
"Efendim! Efendim, iyi misiniz!?"
"E-evet, sakin ol..."
Amy hızla koştu ve Emma'ya sarıldı.
(TheViolinistArmy uyarmasaydı cümle 'Amy hızla koştu ve Amy'ye sarıldı' olacaktı kdlsjdlf)
"Sadece... Sizi yalnız bıraktığım için korktum efendim."
Cho: Hemen yavşayacak yer arama sende oç
Derin bir nefes alıp çerçevedeki kamerayı aldı ve kırdı.
"Uyuyun, efendim. Yarın yorucu bir gün olacak."
~~~
Evet...
Blackpink fanları çıldırıyor xojsosjpf
Şarkı: Blackpink - Stay
Vote vermeyi unutuvermeyin 💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Koruma (GxG Texting) (Tamamlandı)
Nouvelles*********05: Hanımefendi, kapıyı kitlemeyi unutmuşsunuz. Umarım pencerenizi dün gece yaptığınız gibi açık unutmazsınız, sizi uyandırmadan odaya girmek zor oldu. Emma: Tanrım, sen ürkünçsün!