Emma: Afedersin Amy (03:26)
Emma: Uyudun mu? (03:36)
Amy: Hayır efendim, bir sorun mu var (03:37)
Emma: Vaooov, uyumuyor muydun?
Emma: Neden uyumuyordun??
Amy: Bir sorun mu var Bayan Emma?
Emma: Hayır, neredesin?
Amy: Alt kattayım efendim.
Emma: Gelebilir miyim?
Amy: Efendim, bir sorun mu var???
Amy gıcırdayan tahta merdivenlere baktı. Emma bir kaç yavaş adımında salona geçti ve Amy'ye gülümsedi.
"Ben... Sadece bir kabus gördüm."
"Anlatın efendim."
"Babam..."
"Kötü rüyalar gördüğünüzde birisine anlatamadan rahatlayamadığınızı anlattı." dedi ve birkaç saniye durdu. "Efendim..."
"Rüyamda sarı tonlarında bir köpek bana saldırıyordu. Köpeklerden korkarım..."
"Bu kadar mı efendim?"
"Evet."
Amy soğuk bir ifade ile oturduğu kum torbası tarzındaki koltuktan kalktı ve masanın üzerinde duran suyu alıp Emma'nın oturduğu yeşil koltuğa ilerledi.
"Teşekkür ederim."
Emma suyu Amy'nin eline değmemeye özen göstererek aldı.
"Yanıma oturur musun?"
"Efendim... Ben..."
"Amy, yanıma oturur musun?"
Amy tek kaşını kaldırdı ve denileni yapıp Emma'nın yanına oturdu.
Emma başını Amy'nin omzuna yasladığında Amy çatılan kaşlarına engel olamadı.
"Efendim, ben si-"
"Sen benim korumamsın evet, bla bla bla."
Amy yutkundu ve derin bir nefes aldı.
"Diğer korumalarınıza da böyle davranıyor muydunuz?"
"Hayır, ilk kız korumam sensin."
"Cinsiyetim neyi değiştiriyor efendim?"
Emma cevap vermek yerine başını Amy'nin omzuna gömmeyi tercih etti ve gözlerini kapattı.
"Maskeni hiç çıkarmıyorsun, neden?"
"Bilmiyorum efendim."
"Yüzünü görmemi istemiyor musun?"
"Evet efendim."
"Neden? Yoksa... Kendini çirkin bir kız mı zannediyorsun? Dudaklarını ve yanağındaki beni gördüm. Çirkin bir kız olmana imkan yok."
Amy cevap vermek yerine Emma'nın omzuna koyduğu başına başını yasladı ve parmakları açık olan eldivenden gözlüğünü düzeltti.
"İyi uykular, efendim."
"İyi uykular, Amy."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Koruma (GxG Texting) (Tamamlandı)
Storie brevi*********05: Hanımefendi, kapıyı kitlemeyi unutmuşsunuz. Umarım pencerenizi dün gece yaptığınız gibi açık unutmazsınız, sizi uyandırmadan odaya girmek zor oldu. Emma: Tanrım, sen ürkünçsün!