°Love Me° ☆》Namkook + M °

' ☆ ▪ ° Bölüm nee ° ▪ ☆ '

- ♡ -

"Bol şans, ufaklık."

- ☆ -

Genç öğretmen, yaklaşık iki saattir kendisini büyük bir merakla dinleyen küçük öğrencisine konu anlatıyordu.

Ama anlattığı kişi Jungkook değil, Jungkook'un küçük kardeşi Hoseok idi. Daha doğrusu şimdilik böyleydi.

Beraber çalışmaya başlayalı neredeyse bir hafta oluyordu ve Hoseok, öğretmeni sayesinde şimdiye kadar oldukça yol katetmişti.

Açıkcası Namjoon da oldukça şaşkındı. Bu kadar çabuk derse alışacağını tahmin edememişti fakat her şey bir anda gelişmişti. Bilmiyordu ki tüm çabalarının hyungu yüzünden olduğunu...

Jungkook ise artık öğretmeni dışında kimseyle konuşmuyordu. Diğer herkes dışarı çıkıp gezerken, o, her şey normalmiş gibi hiçbir şeyi sorun etmeyip gün boyu İngilizcesini geliştirmeye çalışıyordu. Ama kardeşinin aksine, tek başına...

İşin özünde bu durum Jungkook'a pek sıkıntı yaratmıyordu. Elbette öğretmeninin ona yardım etmemesi canını sıkıyor, kardeşiyle öğretmenini her gördüğünde kıskanıyor, dvd karşılığı öğretmenini Hoseok'tan çalmak istiyordu... yine de umudunu kesmeyip kendisini herkese kanıtlamak istediğinden dolayı elinden geldiği kadar fazla çalışıyordu.

Üstelik artık birileriyle beraber olmayı da kesmişti, zaten bunun yüzünden oldukça pişmandı ve yaptıklarını unutmaya çalışıyordu. Kendisini değiştirmek istediği için Yoongi'ye açıklama bile yapmadan onunla konuşmayı kesmişti. Bu yüzden okulda Yoongi hyungunu ne zaman görse ya yolunu değiştiriyor, ya da görmezden geliyordu.

Bu durum her ne kadar Yoongi'nin canını sıktığından küçüğüyle konuşmak istese de, küçüğü her zaman öğretmeninin dibinde bitiyordu ve bu durum artık gerçekten onun canını sıkmaya başlamıştı.

Genç öğretmen ise bulunduğu durumdan oldukça memnundu.

Her okul çıkışı öğrencisi Hoseok'un evine gidip ona ders anlatıyor, okulda ise zamanının neredeyse çoğunu istemeden Jungkook'la geçiriyordu. Hatta zaman zaman güveni kırıldığında da motive etmek için, "Sana güveniyorum Kook. Başarabileceğine eminim." temalı cümleler kurup onu tekrardan mesleğine bağlıyordu.

Küçük çocuğun azmine hayran kalmıştı adeta. Yüz vermediği için vazgeçeceğini düşünüp alay etmeye hazırlanmıştı bile. Ama şu an ki hevesini, sonradan kaybetmesinden korkuyordu. Çünkü eğer böyle olursa üzüleceğinden emindi.

Artık ona öğrencim dese olumlu cevap alacak kadar değişmişlerdi. Hatta arada Namjoon'un ağzından kaçsa da, Jungkook bunu yadırgamıyordu. Bir nevi Joon zaten onun öğretmeniydi.

Her ne kadar dışarıdan öyle gözükmese de...

Ama Namjoon, öğrencisine bir söz vermişti. Bundan sonra hep yanında olacak, birlikte her türlü engelin üstesinden beraber geleceklerdi.

- ♡ -

"Bugünlük bu kadardı." dedi Namjoon elindeki kalemi bırakırken. "Aferin Hoseok, yarın ki yazılıdan tam puan alacağından şüphem yok. Güzel çalışıyorsun." ardından moral verircesine elini omzuna koydu.

"Teşekkür ederim Bay Kim. Sizi mahçup etmeyeceğime emin olabilirsiniz."

Hoseok ön dişlerini çıkarırcasına gülümsedi. Çok çalıştığını kendisi de biliyordu ve yarın için kendisini oldukça hazır hissediyordu. "Güzel." diyerek gülümseyişine karşılık verdi Namjoon.