- ☆ -
"Sizi öpmek istiyorum."
- ☆ -
Genç, hızla eline geçen kıyafetleri çantasına yerleştiriyordu.
Acele etmesi lazımdı.
Çünkü öğretmeni bir anda ona hiçbir sebep sunmadan, sadece birkaç kıyafet alıp arabaya gelmesini, özellikle de hızlı olmasını vurgulayarak söylemişti.
Büyüğünün ona dediği gibi abartmadan yanına birkaç parça kıyafet aldıktan sonra, nefes nefese; evinin önünde onu bekleyen arabaya kadar koştu. Ardından arabanın kapısını aralayıp ilk önce kendisi binmiş, sonraysa kucağına, aracın dışında kalan çantasını almıştı.
"Bu kadar fazla kıyafet almana gerek yoktu." dedi büyük olan arabayı kaldırımdan çıkarırken.
"Hâlâ bana nereye gideceğimizi söylemediniz Bay Kim."
Jungkook, öğretmenine soran gözlerle bakarken o sadece arabayı sürmekle ilgileniyordu. Onun dediklerini kâle almıyordu bile.
Küçük olan sorusunun cevabını alamamıştı. O, buna biraz olsun kırılmıştı.
Büyüğünün ona eskisi gibi davranacağından bihaber değildi, daha önce konuşmuşlardı zaten. Ama bu denli soğuk davranacağını hiç düşünmemişti.
Daha fazla dayanamadı, sormadan edemedi. "Bay Kim neden cevap vermiyorsunuz?"
Genç adam istediği yere ulaşana kadar bir şey söylememeye yeminliydi sanki, öyle olmalıydı ki öğrencisinin yüzüne bile bakmamıştı. Fakat küçüğünün sinirle yanaklarını şişirerek, "O kadar mı kötü öpüşüyorum..." diyişini elbet duymuştu.
Yüzüne fark edilmeyecek kadar dahi olsa hafif bir tebessüm yayıldığı vakit arabayı müsait bir alana park etmiş, derin bir nefes soluyarak öğrencisine dönmüştü NamJoon.
"Burası benim evim Jeon," dedi, ve başıyla beyaz duvarlarla kaplı, küçük, ama bir kişinin tek başına yaşayamayacağı kadar da büyük olan evi gösterdi. "Eşyalarını aldın çünkü birkaç gün benimle kalıp ders çalışacaksın. Uslu dur."
"Peki ya Hoseok?" diye sordu.
"Okulun tek İngilizce Öğretmeni ben değilim."
Küçük olan öğretmeninin onunla konuşmasına mı, yoksa öğretmeniyle beraber kalacağına mı sevinse karar verememişti.
Mutluydu nihâyetinde. Gerisini düşünmek lüzumsuz gözüküyordu.
- ☆ -
Genç adam, kendince önemli gördüğü dersi öğrencisine ciddi bir şekilde anlatıyordu.
İşini her zaman ciddiye alan birisiydi ve iş sırasında hiç olmadığı kadar disiplinli olurdu. Kızdığında kolaylıkla hata yapabilen bir yapısı vardı ve bu huyu başına bela açacaktı. Yaptığı hatalarsa genelde geri alamayacağı şeylerden oluşurdu. En azından kendini biliyordu...
Ders dışında her şeyle ilgilenen Jungkook ise onun bu tavırlarından, dersten sıkılmış, konuyu dinlemeyi de bırakmıştı.
Şimdiyse sadece öğretmeninin konuştuğunda şekilden şekile giren dolgun dudaklarını inceliyordu. O iki dolgun dudak, ders dinlemekten daha cazip gelmişti ona. Sürekli hareket eden bu dolgun yapıları saatlerce hiç sıkılmadan izleyebilirdi belki.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
°Love Me° ☆》Namkook + M °
FanficStajyer öğretmen olarak gelen Jeon Jungkook, sorumluluğundaki genç öğretmene bela olur.