HER ŞEY GÜZEL OLACAK

MURAT'IN AĞZINDAN

"_Eliif hadi ama nerede kaldın?"
"_Geliyorum abiciğim."

Dışarı çıktığımda, bahçenin mis gibi kokusu, kuşların cıvıltısı ve güneşin gözleri kamaştıran rengi...
Adeta doğa şefkatiyle kollarını açmış ve beni kucaklıyordu. Dertler, hüzünler güzellikler karşısında buhar olup uçmuştu,. Mis gibi oksijeni içime derin bir şekilde çekiyor ve usul usul tekrar bırakıyorum, kendime çeki düzen verip, doğanın güzelliğinin tadını çıkartırken aniden telefonuma mesaj geldi.
"_Yeni eviniz güzelmiş." Buda kimdi şimdi? Şaşkınlıkla mesajı incelerken
Elif, okul kıyafetini giymiş, siyah saçlarını arkadan bağlamış, yüzündeki masum gülümsemesi ile annemle vedalaşıp, elimi tutmak için bana doğru ilerledi. Doğanın güzelliği Elif'i de büyülemişti adeta...
✍️
✍️
✍️

İki kardeş hayallerimize bir adım daha yaklaşmak için okulun yolunu tuttuk Elif'in okulu otobüs durağına yakın olduğu için benim açımdan sorun olmuyordu. İlk önce Elif'i okuluna bırakıyor, daha sonra kendi okuluma gitmek için durağa gidip otobüse biniyordum. Neyse ki bugünde derse geç kalmamıştım. Okula girdiğimde ders zili daha yenice çalmaya başlamıştı.
_Birden sabah Elif'i beklerken telefonuma gelen mesajı hatırladım ve merakımı gidermek için
"_Kimsin?" diye gelen mesaja cevap verdim.
Telefonumu pantolonumun cebine koymak için elimi uzattım ve telefonun titremesi ile tekrar gözlerimi telefona yönelttiğimde biri benimle alay ediyor olmalı diye düşündüm çünkü gelen mesajda şu yazıyordu :
"_Göz rengini babandan mı aldın?"
Babamı tanıyan biri olmalı ama kim??
Merakım yenik düşerek ;
"_Evet öyle söylerler." dedim.
"_Zil çaldı derse girmeyecek misin?"
"_Seni ilgilendirdiğini sanmıyorum!"
"_Hadi ama derse girme, bugün okulu kıralım ne dersin?"
Bu kız beni ne sanıyor? Ama bu kız mı? Erkek mi? Onu dahi bilmiyorum ki😕
Ama her kimse bulucam onu. Şu an geleceğim için derse girmem gerektiğinin bilincinde olmanın rahatlığıyla gelen mesaja cevap vermeden koşar adımlarla sınıfıma doğru ilerlemeye başladım.
Okuldaki öğrencilerin bir çoğunun gözü benim üzerindeydi. Yeni öğrenci olduğum için bakıyorlardır diye düşünüyorum vee onlarla ilgilenmiyordum. Henüz ilk derse yeni başlamıştık ki kapının çalmasıyla bütün dikkatimizi kapıya yönelttik. Gelen nöbetçi öğrenciydi ve;
"_Murat Teksöz'ü müdür bey çağırıyor." öğretmenden izin alıp nöbetçi öğrenci olduğunu boynunda asılı karttan anladığım, sarı saçlı, uzun boylu ve yeşil gözlü kızın peşinden gitmeye başladım. Müdür beyin odasını gösterdiğinde ona teşekkür manasında göz kırptım ve kapıyı tıklatarak içeriden gelecek olan sesi dinledim. İçerideki sesten onay alınca odaya girdim.
"_Ama bu nasıl olur, gözlerime inanamıyorum, ama o başka okulun müdürü idi,bize öyle söylemişti .şu anki ruh halimi anlatmakta güçlük çekiyorum. Hem sevinçliyim hemde bize şaka yaptığı için ona çok kırgınım. Öyleyse bana mesaj atan kişi de bu okulda olmalı ve babamın öğrencisi olmalı. Düşüncelerim ile vakit geçirirken babamın sesi ile gerçek dünyaya döndüm.
"_Demek yeni öğrenci sensin, Murat Teksöz ismin ve gözlerin ne kadar güzel."
Babamın benimle uğraşmayı ve espiri yapmayı çok sevdiğini biliyorum bu yüzden bende ona şu cevabı vermeliyim diye düşünürken ağzımdan şu sözler çıktı ;
"_Evet müdür bey yeni öğrenciyim, ismimi babam koymuş ve gözlerimde babama benzer."
Bu cevabım karşısında babam Tekin bey kendine hakim olamayarak sonunda kahkahalarını oldukça sert bir şekilde bana doğru gönderdi. Bu durum karşısında bende kahkaha atmaya başladım. Babamın bu hallerini gerçekten seviyorum ve onda kendimi görüyorum. Sonra babamla bir ders saati boyunca konuşmuşuz. Babam artık derse girmem gerektiğini söyleyince bayadır burada olduğumun farkına yenice vardım. Ayaklanıp kapıya doğru yöneldiğimde babam birşeyi unutmuş gibi
"_Ha Murat okulda öğretmen-öğrenci gibi davranacağız, arabam arka bahçede çıkışta görüşürüz." dedi ve güzel gözlerini kırptı.
"_Tamam müdür bey." diyerek bende göz kırptım ve odadan çıkıp sınıfıma ulaşmak için adımlamaya başladım.